Mavi yakalı işgücü nasıl dönüşüyor?

Canan Duman Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Jason Richard/Unsplash

Yüksek teknoloji, otomasyon ve robotik hakkında ne kadar konuşursak konuşalım, ekonomimiz emek yoğun ticaretle büyüyor.

Mavi yakalı çalışanlar sistemin ayrılmaz bir parçası olmaya devam ediyor.

Şirketler mavi yakalı çalışanları bulma ve etkin bir şekilde yönetme konusunda sayısız zorlukla karşı karşıya.

Z Kuşağı da imalat sektöründe çalışmaya isteksiz. İstekli olanlar da güçlü istikrar, yüksek güvenlik ve iyi bir gelecek gelişimi olan pozisyonları seçmeye daha meyilli.

Emeğin kolay ve ucuza elde edilebildiği bir ülke olarak görülmektense teknolojiyle güçlendirilmiş bir mavi yaka işgücünü teşvik etmek, genç nüfusumuzun potansiyelini imalatta büyük ölçüde kullanabilmek gerekiyor. Kaldı ki bunu yapabilmek ekonomimizde büyük bir dönüşüme zemin hazırlayabilecek. 
 


Mavi yakalı işleri anlamak

Mavi yakalı işler, fiziksel emek gerektiren meslekler kapsamına giriyor.

Mavi yaka yoğun çalışılan sektörlerde şirketlerin değişen çalışma hayatına hızlı adaptasyonu için mavi yaka işgücünü hazırlaması gerekiyor.

Bu, işçilere daha iyi eğitim ve beceri geliştirme fırsatlarına erişim imkânı sağlamak anlamına geliyor.

Mavi yakalılara yatırım yapan, onları üretkenliklerini artıracak araçları tanıyan, yeni teknolojileri anlayan ve kullanan bilgi birikimiyle donatan bir yaklaşımı gerektiriyor. 


İnovasyonu yönlendiren teknoloji

Endüstri 4.0 bağlamında dijital teknolojilerin uygulanması, üretim yöntemlerini ve dolayısıyla mavi yakalı çalışanların işlerini kökten değiştiriyor.

Teknoloji, ekipmanı operatörler için daha gelişmiş hale getiriyor, ancak hala eski yöntemlere güveniliyor ve bu da ön saflardaki personelin dijitalleşmeye ayak uydurmasını zorlaştırıyor.

Ön cephe çalışanlarına fabrika genelinde işlerini yapmaları ve becerilerini geliştirmeleri için yeterli ekipman verilmiyor. Üreticilerin çalışan performansını ve üretkenliğini artırmak için teknolojiden ve yenilikten yararlanması gerekiyor.  


Dijitalleşme

Şirketler artık, potansiyellerini geleceğin teknolojisi, değişen müşteri ihtiyaçları ve pazar hareketleriyle her düzeyde geliştirerek, çalışanlarının teknolojiyle uyum sağlamasına odaklanmak zorunda.

Mavi yakalı çalışanları teknoloji ihtiyacı konusunda eğitmek ve işlerinin dönüşerek nasıl devam edeceğini de anlatmak durumunda. 

Robotlar ve makineler, sıkıcı ve tekrarlayan görevleri yerine getirirken, işçilere bunları güvenli ve verimli bir şekilde kullanma sorumluluğu atanıyor.

Robotların her şeyi devralmayacağı, bunun yerine çalışanların yeteneklerini geliştirmemiz gerektiği ortada.  


Eğitime yatırım

Kapıcılar, temizlikçiler, teknisyenler, güvenlikçiler, bahçıvanlar vb. gibi işler genellikle işin yalnızca temel düzeyde anlaşılmasını gerektiriyor.

Ancak bu, temel seviyedeki çalışanların mümkün olduğunca yetkin olmasını sağlamak için, yeterliliklerini belgeleyen ve sektördeki yeni gelişmelere uyum sağlamalarına yardımcı olan eğitim programlarına ve tesislere yatırım yapmak gerekiyor.

Bu sayede çalışanların güçlenmiş hissetmelerine yardımcı olacak, işlerini sürdürme motivasyonlarını artıracak, elde tutma ve sadakati artırmaya katkı sağlayacağız.  


Beceri boşluğunun haritasını çıkarın 

Şirketler, mavi yakalı yeteneklerinin sektöre özgü beceri setleri açısından nerede durduğunu, rakiplerle nasıl karşılaştırıldıklarını ve dönüşümleri için hangi yetkinliklerin gerekli olduğunu bulmak için bir beceri boşlukları haritası oluşturmalı.

Şirketler, beceri boşluklarıyla ilgili istatistikleri ve içgörüleri kullanarak, beceri boşluğunun etkilerini hafifletmek için geliştirme programları planlamalı. 


Beceri geliştirme

Otomasyon ve teknolojilerin artan etkisi, çalışanların sorumlulukları ve yetkinliklerindeki değişimin hızını da artırarak işyeri zorunluluklarında bir değişikliğe neden oluyor.

Bununla birlikte, beceri geliştirme, çok önemli bir unsur haline geliyor. Elde tutma oranlarını iyileştiriyor.

Aslında pek çok şirket, personelinin becerilerini artırmanın gerekliliğini kabul etti. Yönetici, yönetsel ve işlevler arası beceriler gerektiren daha yüksek seviyelerde personel yetiştirmeye çoktan başladı.

Mavi yakalı işçiler iş zenginleştirme ve gelişmiş dijital teknolojilerin yeteneklerini artırması nedeniyle yavaş yavaş beyaz yakalı çalışanlara mı dönüşürler bilemeyiz ancak bir operatörün sürekli iyileştirme ve geliştirme ile mühendislik görevleri olarak kabul edilen işleri üstlenmesi artık hiçbirimizi şaşırtmamalı.  


Kişiselleştirilmiş öğrenme

Robotik dünyası sürekli gelişiyor. Bu, mavi yakalı işgücünün sorunsuz ve verimli operasyonlar sağlamak için en yeni makineleri çalıştırmak üzere sürekli olarak eğitilmesi gerektiği anlamına geliyor.

Her çalışanın benzersiz bir öğrenme stili varken daha iyi sonuçlar almak için işçilere kişiselleştirilmiş öğrenme fırsatları sunmak gerekiyor. 

Dijital çağa geçiş göz önüne alındığında, işe alım uzmanları, makine öğrenimi, robotik, 3D baskı ve yapay zeka gibi analitik ve dijital becerilerde uzmanlığa sahip mavi yaka çalışanlar istiyor.

Şirketler, işin geleceğinde varlıklarını sürdürmek için çalışanlarına hizmet etmeye ve endüstriler arasında gelişmelerine yardımcı olmaya odaklanmalılar.

Yeni nesil mavi yakalı grupların istihdam motivasyonunun, geçmişteki gibi hayatta kalma arayışından gelişme arayışına dönüştüğünü de hatırlamalılar.

Bunu yapabilirlerse yararlanabilecekleri daha yetenekli bir işgücüne ve onları hızlı bir şekilde eğitecek araçlara sahip olacaklar. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU