Norveçli firmadan uçan bina projesi: Havadan hafif yapılar, sokakların metrelerce üzerinde duracak

"Bulut manzarası yeni bir tür kamusal alan olarak hizmet edecek"

Zeplin modüller, yüksek binalar arasındaki boşlukları kapatabilir (Framlab / Futurism)

Norveç merkezli araştırma ve tasarım stüdyosu Framlab’in geliştirdiği yeni proje, şehilerdeki caddelerin metrelerce yukarısındaki boşluğun uçan binalara doldurulması amaçlanıyor.

Girişim, metropollerde binalar arasındaki boşlukların zeplinlerle aynı teknolojiye dayanan, yüzen binalarla kapatmayı planlıyor.

Güdümlü balonlar diye de nitelenen zeplinler, ilk zamanlarda hidrojen gazıyla şişirilerek uçuruluyordu. Ancak 1937’de New Jersey’de Hindenburg zeplininin hidrojen gazı yüzünden alev alması ve 36 kişinin ölmesinin ardından bu hava araçlarında helyum gazı kullanılmaya başlanmıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Framlab’in Oversky adını verdiği yeni projede de binaların helyum gazıyla havada durması öngörülüyor.

Firma yetkilileri, yüzen binaların havadan hafif ve atıl helyumdan oluşan kapalı karbon fiber hücrelerle inşa edileceğini ve bunların etkisi kanıtlanmış teknolojilere dayandığını söylüyor.

Framlab yetkilisi Andreas Tjeldflaat "Oluşan 'bulut manzarası' yeni bir tür kamusal alan olarak hizmet edecek" diye konuştu.

 

GHI_CastleInTheSky__Select2 (1).jpg
Bulutların üzerinde bir yaşam alanı fikri usta yönetmen Hayao Miyazaki'nin 1986 yapımı Gökteki Kale (Castle in the Sky) filminde işlenmişti (Studio Ghibli)


Bilimkurgu filmlerini aratmayan bu binaların, ofis veya bireysel oda görevi görecek çeşitli modüllerin Tetris gibi birleştirilmesiyle inşa edileceği belirtildi.

Gökdelen gibi yüksek binalar arasında inşa edilmesi planlanan bu uçan yapılar, çevrelerindeki sabit yapılara bağlanacak. Tjeldflaat bunu şöyle açıkladı:

Asma yürüyüş yolları olacak. Bunlar modüllerin bitişikteki binalara bağlanmasını sağlayacak.

 

fbdbaf_b2455895993344f3b2cf9d1197cda84a_mv2.jpeg
Proje, İsveç'teki Bildmuseet sanat müzesinde iklim değişikliği konulu bir sergide görücüye çıktı (Framlab)


Firma bu projeyi iklim krizine karşı kentsel mücadelede yeni bir araç olarak görüyor. Bu uçan yapıların kentsel ısı adalarının sayısını azaltacağı öne sürülüyor.

Yoğun binalar ve asfalt sokaklar, gelişmemiş veya doğal araziden daha fazla ısıyı daha fazla emdiği için metropol alanları, çevresindeki kırsal alanlardan önemli ölçüde daha sıcak oluyor. O yüzden bu metropollere "kentsel ısı adası" adı veriliyor.

Oversky’ın önerdiği uçan modüller ise Güneş ışığını ve radyasyonu yansıtarak, aşağıda gölgeli mikro alanlar yaratacak.

Tjeldflaat'ın "nanofotonik mühendislik" diye nitelediği teknoloji sayesinde modüller, "nano ölçekli hava ceplerine sahip, köpük benzeri bir malzeme yapısına" sahip olacak.

Böylece aksi takdirde yüzeyin emeceği ısı gökyüzüne geri sıçrayacak ve modüllerin aşağısındaki bölge soğuk kalacak.

 

Independent Türkçe, Futurism, Fast Company

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU