“Sexting”in akıl sağlığına zararlı olduğu ortaya çıktı

Araştırmacılar, bunun uyuşturucu ve alkol bağımlılığı gibi başka sorunlu davranışlarla da ilişkilendirilebileceğini söyledi

Fotoğraf: The Independent

Sarah Young - The Independent

13 ila 19 yaşındaki gençlerde sextingin zihinsel problem oluşturma ihtimalinin daha fazla olduğu ortaya çıktı. Buna göre, birden fazla cinsel partneri olanların da, partneri olmayanlara nazaran zihinsel problem yaşama ihtimali daha yüksek.

18 yaşından küçük 41 bin 7 yüz 23 katılımcının yer aldığı 23 araştırma sonucunda sextingin, yüksek cinsel aktivitenin, birden fazla cinsel partnerin ve korunmamanın, kaygı bozukluğu ve depresyonla ilişkili olduğu görüldü.

Araştırmacılar, cinsel içerikli mesaj, fotoğraf veya video paylaşımı anlamına gelen sextingin uyuşturucu ve alkol bağımlılığı gibi başka sorunlu davranışlarla da ilişkilendirilebileceğinin altı çizdi.

Calgary Üniversitesi, Alberta Children’s Hastanesi Araştırma Enstitüsü ve Texas Üniversitesi’nin derlediği çalışma, bu ilişkinin ergenlik çağındaki gençlerde daha kuvvetli olduğunu ortaya koydu.

Öte yandan araştırmacılar, sextingin doğrudan olumsuz sonuçlara yol açıp açmadığını ya da ergenlik çağındaki gençlerin yatkın olduğu riskli bir davranış olup olmadığının belirlemenin zor olduğunu söyledi.

Çalışmanın yazarlarına göre cinsel keşif, yetişkinliğe geçmede normal bir süreç olsa da, ergenlik çağındaki gençlerin yetişkinlere kıyasla sextingle ilintili risklerden etkilenmeleri toylukları nedeniyle daha olası. Ama erken eğitim, ileri yaşlarda oluşabilecek riskleri önlemede rol oynayabilir.
 


Ancak bir grup araştırmacı, JAMA Pediatrics adlı bilimsel yayında yer verilen çalışmanın  zayıf bir korelasyon oluşturduğuna vurgu yaparak, konuya dikkatle yaklaşılması gerektiğini belirtti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

King’s College London’da psikoloji bölümünde ders veren Dr. Qazi Rahman, “Bu ilişki bana çok zayıf geldi ve çalışmalar arasında da pek çok çeşitlilik bulunuyor. İncelenen çalışmaların bilimsel kalitesi de sorgulanmalı. Ayrıca sexting, cinsel aktivite ve zihinsel problemlerle ilişkilendirilebilecek başka yaygın etkenler de bulunabilir. Bunlar kişilik, çevresel değişkenler ve hatta biyolojik özellikler gibi pek çok şeyi içerebilir” dedi.

İlişki uzmanı James Preece ise, pek çok genç için sextingin diğer “riskli” davranışlara açılan bir kapı olduğunu söyledi.

The Independent’a konuşan Preece konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:

Bir zamanlar tabu olarak görülen şey, şimdi normal kabul ediliyor. Çalışma kaygı verici ama şaşırtıcı değil. Gençlerin pek çoğu denetlenmeden konuşma ve mesajlaşma imkanı veren telefonların nasıl kullanılacağını biliyor.

Bir kez çıplak fotoğraf gönderdikten sonra “bir sonraki aşamayı konuşmanın” gençler için daha kolay olduğunu belirten Preece, ebeveynlerin kontrolü yeniden ele geçirmek için çocuklarının ne yaptığını düzenli olarak takip etmeleri gerektiğini ifade etti.

2018’de Calgary Üniversitesi’nin yürüttüğü ayrı bir çalışmada, her 7 gençten birinin cinsel içerikli mesaj gönderdiği ve her 4’ünden birinin de cinsel içerikli mesaj aldığı açıklanmıştı.

Çocuklara Yönelik İşkenceyi Önleme Derneği (NSPCC), sextingin risklerini internet sitesinde ana hatlarıyla açıklayarak, gençlerin kendilerinin veya bir arkadaşının fotoğrafını ya da videosunu çekmesinin kanunlara aykırı olduğunu söylüyor.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/life-style

Independent Türkçe için çeviren: Esra Güngör

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU