Dilipak: Kıyamet alametleri

"Yeşim Salkım’ın bu fevri beyanı da bir 'kıyamet alameti' olarak not edilebilir"

Fotoğraflar: AA, Show TV

Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, şarkıcı Yeşim Salkım’ın “müzik aletlerinin kullanımının artmasını kıyamet alameti olarak değerlendirilmesine” yönelik eleştirisine tepki gösterdi.

Salkım, ramazan ayında ilahiyatçı Nihat Hatipoğlu’nun ”Çalgılar, enstrüman çeşitlerinin çoğalması kıyamet alametidir” şeklindeki ifadesini eleştirmiş ve “İlahi okumak da bir müziktir, müzik türüdür. O da mı günah o zaman? Yani onda da sesinizle çıkartıyorsunuz” demişti.

Dilipak, bugünkü köşe yazısında Salkım’ın ifadelerine tepki gösterdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Bir media, banka patronun eşi, Müslüman bir toplumda yaşayan yaşını başını almış bir kişi içinde yaşadığı toplumun inanç değerlerinden bu kadar habersiz olabilir mi?” diyen Dilipak’ın yazısının bir kısmı şöyle:

Yeşim Salkım bu konuda konuştu diye, sanki tek suçlu ve bu işin sorumlusu bu kişiymiş gibi bu işin faturasını ona kesmeye gerek yok. Bizim içimizde de, hem de başörtülü, hem de sakallı, tuzu kuru bir sürü insan var. Az zamanda büyük işler başardık. Son “on yılda 15 milyon genç yarattık her yaştan”! Onları siyaset, sermaye media piyasasında görebilirsiniz. Dün lüks jipiyle bugün kripto parası ile. Bunlar bizim çocuklar. Artık İlahiyatçıları da var, İmam Hatiplileri de. Onun için Yeşim Salkım üzerinden değil, kendi üzerimizden de bu işin bir muhasebesini yapmamız gerek.

Savunan neyi, niçin savunduğunu, karşı çıkanın neye niçin karşı çıktığını bilmediği, ölenin niçin öldüğü, öldürenin niçin öldürüldüğünü bilmediği bir dünyada yaşıyoruz. Bu büyük bir kıyamet alametidir. CoVID’de, CoVID vesilesi ile “Prof.” unvanlı birilerinin topluma dayattığı, insanların üzerine hüküm koyup, onları terbiye etmeye çalıştıkları, “ıslah edici rolü” üstlenen “bozguncular”ın köşe başlarını tuttuğu bugünlerde yaşadıklarımız da kıyamet alameti aslında. Ve Yeşim Salkım’ın bu fevri beyanı da bir “kıyamet alameti” olarak not edilebilir.

Müzikten ibaret değil bu iş, “Cemaatini kaybetmiş büyük camiler” de kıyamet alameti. Akaid’siz, ibadetsiz, şekilden ibaret seremoni, ritüel ve ikonalara indirgenmiş bir “Müslümanlık” da kıyamet alametidir. Tabii dini, ekonomik, sosyal, siyasal hayattan tecrid edip, BİREYSEL planda vijdanlara, toplumsal planda mabetlere hapsedilmiş bir dini hayat da kıyamet alametidir.

 

Akit, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU