Futbolda yabancı oyuncu kuralı yeniden gündemde... Dizer: Türkiye, miadını doldurmuş yabancı futbolcuların hayat bulma yeri olmamalı

Süper Lig'de sezonun tamamlanmasının ardından gündem yabancı oyuncu kuralı oldu. Spor yazarı Oğuz Dizer, Türkiye'de sık sık değiştirilen ve tartışmaların odağı haline gelen yabancı kuralını Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Türkiye'de yabancı oyuncu kuralı birçok kez değişime uğrasa da tartışmaları sık sık gündeme geliyor / Fotoğraf: Pixabay

Süper Lig'de 2020-21 sezonu geride kalırken yabancı futbolcuların sayısı tartışmaları gündemdeki yerini koruyor.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Nihat Özdemir'in katıldığı canlı yayında Kulüpler Birliği Vakfı'ndan gelen "mevcut yabancı kuralının değiştirilmeyerek gelecek sezon da aynı şekilde uygulanması" talebinin olduğunu ve bununla ilgili kararın önümüzdeki günlerde verileceğini açıklaması, yabancı oyuncu kuralıyla ilgili tartışmaları yeniden başlattı.

Hemen herkesin yorum yaptığı konuyla ilgili bir eleştiri de A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Şenol Güneş'ten geldi.

TRT Spor'da katıldığı canlı yayında futbola farklı açıdan bakılması gerektiğini söyleyen Güneş, Lille ile Fransa'da şampiyonluğa uzanan Burak Yılmaz, Yusuf Yazıcı ve Zeki Çelik'i örneklendirerek şu yorumu yaptı:

Yabancı oyuncuları aldık. Bizimkiler sığmadı, yurt dışına çıktı. Biz şampiyon yapsın diye oyuncu transfer ediyoruz, bizimkiler yabancı takımları şampiyon yapıyor. Uluslararası alanda futbolcuları olan takımlarla oynuyoruz. Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası çok önemli. Yeni oyuncularla şimdiki oyuncuları rekabete sokarsak çok büyük iş olur.

Süper Lig'de 2020-21 sezonunda 358 yabancı, 336 Türk forma giydi

Süper Lig'de Beşiktaş'ın şampiyonluğuyla tamamlanan 2020-21 sezonunda mücadele eden 21 takımda boy gösteren yabancı oyuncuların yerli olanlara rakamsal üstünlüğü görüldü. 

Söz konusu süreçte toplam 694 futbolcu sahada yer alırken, bu isimlerden 358'i yabancı, 336'sı da Türk oldu.

Süper Lig'de en çok yerli oyuncuya süre veren takım Göztepe (21 bin 338 dakika), en çok yabancı futbolcuya oynama şansı tanıyan takımın ise 32 bin 765 dakika ile Hatayspor olduğu görüldü.

Türkiye'de birçok kez değiştirilen yabancı kuralı matematik formüllerini anımsatıyor

1951'de Adalet Kulübü'nün Arjantinli futbolcu Oscar Garo'yu kadrosuna katmasıyla başlayan ve o tarihten sonra yabancı oyuncuların uğrak yeri olan Türkiye, bu konuda birçok farklı uygulamaya gitti.

Bugüne kadar 100'den fazla ülkeden oyuncunun boy gösterdiği Türk futbolunda özellikle son 20 yılda "yabancı oyuncu kuralı"nda yapılan sık değişiklikler, kafalarda soru işaretleri bıraktı.

1951'de kulüplere sadece 1 yabancı oyuncu bulundurma hakkı tanıyan kural, 2000'li yıllarla birlikte farklı bir çehreye büründü.

2005-06 sezonunda 6, 2007-08'de 6+1 ve 6+2, 2010-11'de 6+2+2, 2011-12'de 6+2, 2013-14'te 6+0+4, 2014-15'te ise 5+0+3 ve ardından 5+3 olarak değiştirildi.

2015-16'da mevcut 14+14 sistemi geldi, pandemiyle değişime uğradı

Türkiye Futbol Direktörü olarak görev yapan Fatih Terim'in öncülüğünde yabancı sınırı 2015-16 sezonunda tümden bir değişim içine girdi.

Yeniden dizayn edilen kuralla birlikte kulüpler, 28 kişilik maç kadrolarında 14 yerli, 14 yabancı futbolcu bulundurabilecek ve bu yabancıların tamamını aynı anda sahada beraber oynatabilecekti. 

2020-21 sezonunda ise pandemi gerekçe gösterilerek ligin ikinci yarısında bu kural geçici olarak 14+16 olarak değiştirildi.

Yabancı oyuncu kuralı sıkça tartışılıyor ancak buna karşılık Türk futboluna kazandırdıkları ve kaybettirdiklerinin olduğu örneklerle ortaya seriliyor.

Yapılan son değişikliğe ağır eleştiriler yapılsa da söz konusu kuralla birlikte Türk futbolu, yurtdışına transfer edilen oyuncuların zirve yaptığı dönemi yaşadı.

Rekabet ortamının arttığı futbolda kendisini daha çok geliştirme ihtiyacı hisseden yerli futbolcular, gelişimlerini artırarak Avrupa sahnesinde boy gösterme fırsatı buldu.

Cenk Tosun, Cengiz Ünder, Ozan Kabak, Çağlar Söyüncü, Merih Demiral, Mert Müldür, Yusuf Yazıcı, Mustafa Kapı, Ömer Faruk Beyaz ve Ali Akman, yurtdışına transfer olan ve kariyerini sürdüren oyuncuların en başında geliyor.

Geçmişten günümüze değiştirilen yabancı oyuncu kuralıyla tartışmaların bitmediği Türk futbolunda bu sezon TFF'nin alacağı karar ise merakla bekleniyor. 

Spor yazarı Oğuz Dizer, Türkiye'de sıkça gündeme gelen yabancı oyuncu kuralını, eksi ve artılarını Independent Türkçe için yorumladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dizer: Türkiye, miadını doldurmuş futbolcuların hayat bulma yeri olmamalı

Spor yazarı Dizer, yabancı futbolcuların Türkiye'ye gelmesini doğru bulduğunu buna karşılık kariyerli futbolcuların transfer edilmesi gerektiğini dile getirerek, "Türkiye, elbette yabancı sporcu getirilmeli fakat bu doğru kriterlerle belirlenmeli. Ancak artık öyle bir hale geldi ki Afrika'da köylerden oyuncu toplayıp alt liglere futbolcular getiriliyor. Futbolculukla alakası olmayan adamlar maalesef Türkiye liglerine getirilerek futbolcu yapılıyor, kulüp ve forma bulabiliyor" değerlendirmesinde bulundu.

Bu durumun Türkiye'de U19, U18 yaş kategorilerinin kaybedilmesinin en büyük nedenlerinden biri sayılabileceğini belirten Dizer, şöyle konuştu:

Doğru yapılanma ve doğru kriterlerin belirlenmesi gerekiyor. Süper Lig ve TFF 1. Lig'de futbolcu standartlarının belirlenip, bu durumu karşılayabilecek oyunculara şans verilmeli. Bununla ilgili kural koyucuların yasa çıkarıp eksiksizce uygulanması gerekiyor. Nasıl ki Premier Lig'de her yabancı oyuncu oynayamıyorsa burada da benzer uygulamalar hayata geçirilmeli. Türkiye, miadını doldurmuş futbolcuların hayat bulma yeri olmamalı.

Türkiye'de kulüp yönetimleri, teknik direktörler ve menajerler arasında iş ilişkisi olduğunu öne süren Dizer, şunları kaydetti:

Bunlar maalesef kendi aralarında şirketleşmişler ve maalesef futbolcu ithalatıyla göz göre göre Türk futbolunun çökme nedeni oluyorlar. Ayrıca altyapıdan yetişecek oyuncuların maddi manevi önünü kesiyorlar. Çok çirkin bir çıkar yapısı var. Bu çıkar yapısının önlenmemesi, buna mani olacak yasaların çıkmaması Türk futbolunun en büyük sorunudur. Esas sorun bir kısım sözde yönteci, kulüp başkanı, teknik direktör ile bir takım etik, ahlak dışı davranışlardan kaçınmayan menajerlerin bir arada kurduğu şirketlerin ortadan yok edilmesi gerekmektedir. Türkiye bunu yapmak zorunda.

Türkiye'de futbolu yönetenlerin bu durumu düzeltmede bugüne kadar eksik kaldığına değinen Dizer, "Bu konuda maalesef bu işe emek vermiş, eğitimci, yönetici olarak görev almış, namuslu kalmış insanlardan bilgi almayı düşünmüyorlar. Hatta sesimizin de çıkmaması için özel gayret içindeler. Ben çünkü 1976'da henüz 24 yaşındayken Sakaryaspor'da yöneticilik yaptım. O dönemde altyapı sorumlusuydum. Oğuz Çetin, Reçep Çetin, Turan Sofuoğlu gibi birçok milli oyuncuyu çıkarttık. Bunlar Sakaryaspor'un altyapısında toz toprak içinde dürüst insanlarla emekle yetiştirilmiş çocuklardı. Fakat Türk futboluna menajerlerin burnunu sokmasıyla her türlü ahlak dışı çirkinlik yayıldı. Ve Türkiye'de istenilen düzeyde çok az oyuncu yetişmeye başladı. Oysa Türkiye'de birçok Burak Yılmaz, Yusuf Yazıcı olduğunu görebilirdik" şeklinde eleştirilerde bulundu.

"Yabancı sayesinde Türk oyuncusu da gelişecek ama vasıfsızlarla değil"

Türk futbolunun mevcuttaki menajerlik sistemini düzeltmediği taktirde büyük tehlikelerle karşılaşacağını ileri süren Dizer, "Türkiye kalitesiz yabancı futbolcu çiftliği olur ve her geçen gün daha da kötüye gider" yorumunu yaptı.

Mevutta uygulanan 14+14 oyuncu kuralının yapılan futbolcu ihracatına rağmen çok da yararlı olmadığı görüşünü savunan Dizer, "Bu durumu düzeltmek için geniş katılımlı panellerin düzenlenmesi lazım. Herkesin orada eteğindeki taşları dökmesi lazım. Hatta Fatih Terim'in de oraya katılıp getirdiği bu kuralın neler getirdiğini-götürdüğünü anlatması lazım. Fatih Terim Türkiye Futbol Direktörü oldu da ne yaptı? Çıksın anlatsın. Terim 20 sene önceki jenerasyonu çok iyi değerlendiren biri. Ve o yapıyla pastayı yediğini ve bunu tamamen kendine mal ettiğine şahit olmuş biriyim. Peki o jenerasyonla dünya üçüncüsü olan Şenol Güneş'i nereye koyacağız?" değerlendirmesinde bulundu.

Dünya üçüncülüğü kazanan jenerasyonun bir kişiye mal edilmemesi gerektiğini savunan Dizer, yabancı kuralında doğruyu bulabilmek için şu öneriyi yaptı:

Türkiye, zaten bu bir kişiye mal edilen başarıların ne kadar sıkıntısı varsa hepsini yaşıyor. Bunu inkar edebilir miyiz? Bu işler doğru değerlendirilmek isteniyorsa açık oturumlar yapılmalı. 'Ben yaptım' diyen ne yaptığını söylesin. Türk futbolcusu yeteneklidir. Yabancıya açık olsun Türkiye. Nasıl ki yabancı otomobil gelince yerli sanayiyi de teşvik ediyorsa bu da öyle. Yabancı sayesinde kaliteli futbolcu da yetişecek. Ama vasıfsız çocukları getirerek forma verip, kendi gençlerinin önünü kapatmak bana doğru gelmiyor.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU