Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde Filistinlilerin Yahudi yerleşimciler tarafından zorla evlerinden çıkarılma girişimiyle başlayan gerginlik 10 Mayıs gününden itibaren silahlı çatışmaya dönüştü.
Dördüncü gününe giren çatışmalar sürüyor. İsrail, Filistin yerleşim birimlerindeki kimi noktalara hava ve karadan topçu saldırıları düzenleniyor. Filistinli direniş grupları da İsrail saldırısına roketlerle karşılık veriyor.
Filistinli grupların, ATGM olarak bilinen tanksavar füzelerini ve kamikaze İHA'larını (insansız hava araçları) geçmişe göre daha fazla kullanmaya başladığı görüldü.
İki tarafın da keskin nişancıları birbirlerine karşı devrede. Nüfusun karışık olduğu kimi yerlerde siviller arasında da gerginlikler yaşanıyor.
Filistinlilerin yoğun roket atışlarına karşın İsrail’in Demir Kubbe adlı hava savunma sistemi de dünyanın gündeminde.
Servis edilen görüntülerde Filistinlilerce atılan roketlerin bir kısmının Demir Kubbe tarafından etkisiz hale getirildi görüldü.
Kimi çevreler sistemi başarılı bulurken, kimileri de başarısız olarak nitelendiriyor.
Filistinli direniş grupları ile İsrail güçleri geçmişten günümüze pek çok kereler karşı karşıya geldi.
Ancak son çatışmalarda Filistinli direniş grupların en azından şu ana kadar geçmişe oranla daha organize oldukları dikkat çekiyor.
Çatışmaları ve tarafların durumlarını değerlendirmesini istediğimiz uzmanlar da Filistinlilerin geçmişe göre daha etkin olduğu fikrine katılıyor.
"Filistinlilerin füzeleri artık daha modern ve tahrip gücü yüksek"
Bunlardan biri de Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkanı olan Eski Özel Kuvvetler Alay Komutanı Emekli Albay Mithat Işık.
Olana bitene bakıldığında Filistinlilerin üç noktada geçmişe göre daha iyi olduklarının görüldüğünü öne süren Işık, birincisini şöyle anlattı:
Filistinli grupların geçmişe oranla füze sistemlerinde daha ileri gittiklerini görüyoruz. Daha modern, daha uzun menzilli ve tahrip gücü yüksek füzeler kullanıyorlar. 230 kilogramlık tahrip başlıklı füzeler atabiliyorlar. Üstelik attıkları füze miktarında artış var. Eskiden daha az sayıda füze atarken şimdi aynı anda, daha yoğun sayıda füzeyi istedikleri noktalara doğru ateşledikleri görülüyor. İsrail'in hava savunma sistemi Demir Kubbe'nin de bu yoğun atışlar karşılığında çok işe yaramadığı görülüyor.
"Sosyal medyayı artık daha iyi kullanıyorlar"
Işık, ikinci noktayı ise şöyle açıkladı:
İkinci olarak Filistinlilerin sosyal medyayı çok daha aktif ve organize kullandıklarını görüyoruz. Bunu da yeni bir gelişme olarak söyleyebiliriz. İsrail'in vurduğu yerleri hemen paylaşarak dünya kamuoyunun dikkatini çekmede şu ana kadar başarılılar. Tanınmış insanlar bu sayede İsrail'e karşı mesajlar atmaya başladılar.
"Filistinliler, topyekün direnişe geçti, bu İsrail için büyük tehlike"
Filistin halkının İsraillilere göre direniş azminin daha yüksek göründüğünü de söyleyen Işık, "Üçüncü bir noktada eskiden direnişte daha çok gençler ön plandayken şimdi Filistin'de topyekün bir direnişin olduğu ve her kesimden insanın yani halkın kitlesel olarak direnişe katıldığı görülüyor. Bu İsrail için büyük tehlike" ifadelerini kullandı.
"İran dışında örtülü destek veren ülkeler de olabilir"
"Filistin'deki bu değişimi neye bağlıyorsunuz?" sorusuna cevaben de Işık, füzelerin büyük bir kısmının İran tarafından Hizbullah kanalıyla verilmiş olabileceğini ancak bunun yanında Filistin'e örtülü destekler veren başka ülkelerin de olabileceğini düşündüğünü öne sürdü.
"Örgütlerin eline geçen modern silahları da temin etmiş olabilirler"
Işık, bunun yanında Filistinlilerin silah gücünün artmasıyla alakalı şu iddiada bulundu:
2003 yılından beri Ortadoğu'da yaşanan karmaşadan dolayı bölgeye farklı kanallarla çok miktarda modern silah geldi ve bu silahların bir kısmı örgütlerin eline geçti. Şayet Filistinlilerin paraları varsa örgütlerin elinde olan bu silahları da onlardan temin etmeleri ve öğrenmeleri de mümkün. Görüldüğü kadarıyla bu sistemlerin bir kısmı Filistinli grupların eline de geçti.
"İsrail zırhlıları, eskisi gibi meskun mahallerde rahat hareket edemeyecek"
Filistinli direniş gruplarının son saldırılarında ATGM olarak bilinen tanksavar füzelerini de aktif olarak kullandığına dikkat çeken Işık, "Filistinlilerin modern tanksavar silahlarını de ele geçirmiş olmalarıyla İsrail’in zırhlı birlikleri eskisi gibi meskun mahallerde rahat hareket edemeyecek" iddiasında da bulundu.
"Filistin, ilk defa İsrail’in canını acıtmaya başladı"
İsrail'in şu ana kadar klasik taktiğini uyguladığını dile getiren Işık, sözlerini şöyle tamamladı:
Havadan füzelerin tespit edildiği alanları belirleyip vurmaya, lider pozisyonunda olan kişilere suikast düzenlemeye çalışıyorlar. Ancak İsrail'in bu mücadelede eskisi kadar etkili olacağını düşünmüyorum. Filistin, ilk defa İsrail'in canını acıtmaya başladı. Bu da İsrail, açısından tehlikeli bir durum.
"Vuruş güçleri artan füzeler yeraltı atölyelerinde üretiliyorlar"
21. Yüzyıl Enstitüsü Terörizmle Mücadele Araştırmaları Merkezi Başkanı Emekli Kurmay Albay Ünal Atabay, Filistin füzelerinin vuruş gücü, menzil açısından geçmişe göre daha da geliştirildiğinin görüldüğünü söyledi.
"Tabii ki bunlar fabrikalarda üretilmiyor. El yapımı füzeler" diyen Atabay, "Özellikle İran'ın desteklediğini söyleyebiliriz. Dışarıdan getirilen parçalar, Gazze'deki yer altı atölyelerinde üretiliyor. İyileştirme yapılsa dahi bir kısmının hedeften sapıp farklı yerleri vurdukları görülüyor" diye konuştu.
"Yoğun atış yapılarak Demir Kubbe deliniyor"
Atabay, Fililstinlilerin çok yoğun füze atışı yaparak Demir Kubbe'yi delmeyi başardığını hatırlatarak, "Kısa zamanda çok yoğun atış yarak geçişkenlik yaratıyorlar. Ancak bir harekatı sadece füze ve roket atarak kazanamazsınız. Bir harekatı kazanmak için birçok faktör var. Füze bunun sadece bir parçası. Psikolojik bir etki oluşturur karşı tarafta ama geçici bir etki yaratır" ifadelerini kullandı.
"Demir Kubbe başarısız denemez"
Demir Kubbe sisteminin başarısız olduğu yönündeki iddiaların da gerçeği yansıtmadığını ifade eden Atabay, şunları kaydetti:
Örneğin Tel Aviv'e 230 füze atıldı. Bunların 222'si imha ediliyor. Geri kalan da üçü kırsala düşüyor. Ancak beşi zarar veriyor. İsrailli yetkililer, Demir Kubbe'nin füzeleri karşılama oranını yüzde 90 olarak açıkladı. Saha gerçeğine bakıldığında bu oranın yüzde 80 olduğu ancak bazı füze tiplerinde ise bu oranın yüzde 90’nın üzerine çıktığı görülüyor. Şu ana kadar 2 bin füze atılmasına karşın İsrail'in füzelerden kaynaklı ölü sayısının 8-10 civarı olması füzelerin çok da etki yarattığı söylenemez. Demir Kubbe bir şekilde füzelerin çoğunu önlüyor.
"Şu kadar füze atıldı demek İsrail’in propagandasına yarar"
Atabay, Demir Kubbe hava savunma sisteminin bazı füzeleri de bilerek vurmadığını, kırsal alana düşeceği anlaşılan füzeler için ayrıca karşı atış yapılmadığını da öne sürerek, bir uyarıda da bulundu: "Sürekli Filistin, şu kadar füze attı demek de İsrail’in işine yarar. İsrail bunu işte rastgele sivillere de füze atıyorlar diye kullanabilir."
"Demek ki İranlılar son dönemde epeyce takviye yaptılar"
Başkent Üniversitesi Stratejik Araştırma Merkezi Danışmanı Ercan Çitlioğlu ise Filistinlilerin füzelerinin geçmişe oranla daha fazla ve daha etkili olduğunun görüldüğünü belirterek, "Demek ki İranlılar son zamanlarda epeyce takviye yaptılar. Çünkü kullandıkları füzeler İran yapımı" iddiasında bulundu.
"Filistinlilerin gerçek gücünü ancak kara harekatında anlayabileceğiz"
Çitlioğlu, buna karşın Filistinli direniş gruplarının geçmişe oranla daha organize olup olmadıklarını anlamak için henüz erken olduğunu öne sürerek, "Ancak İsrail kara saldırısı olduğunda Filistinlilerin taktiklerinde gelişme olup olmadığını anlayabileceğiz" diye konuştu.
"Taktiklerini değiştirmişler, atışlarını tespiti zor mevzilerden yapıyorlar"
Konuyla ilgili görüşünü aldığımız ancak halen görevde olduğu için adını veremediğimiz bir askeri yetkili de Filistinlilerin füze konusunda ilerleme kaydettiğini belirterek, şunları söyledi:
Filistinliler stoklarını, taktiklerini ve kullanım yöntemlerini değiştirip, geliştirmiş. Daha tedbirli olmuşlar. Roket atışlarını tespiti zor mevzilerden yapıyorlar. Roket tipleri ve menzilleri artmış, hatta kendileri üretmeye başlamış. Aynı anda ve peş peşe örneğin 100 füze birden atarak Demir Kubbe’nin etkinliğini düşürmeye çalışıyorlar. Sanırım çatışma devam ederse daha büyük ve uzun menzilli roket atışlarını da göreceğiz
"İsrail Ordusu, beklenenden pasif görünüyor"
İsrail ordusunun şu ana kadar beklenenden pasif göründüğünü de iddia eden askeri yetkili şu iddiada bulundu:
İsrail, istese havada 7/24 esaslı 10-20 SİHA/İHA hava devriyesi planlayıp atışları yapılmadan önlemeye çalışabilirdi. Biz sınırlı kapasitemizle bile bunu Suriye'de başardık. Karabağ savaşında da Türkiye'nin desteğiyle Azerbaycan SİHA'ları etkin kullandı. İsrail ordusu sanki beklemede ve hükümetin adımlarını desteklemiyor, bilerek geride duruyor.
© The Independentturkish
