İsmail Saymaz: Hilvan’dan Fransa’ya kaçakçılık köprüsü

"Türkiye Cumhuriyeti'nin en kıymetli evrakından biri olan pasaportunu paçavraya çevirenlerden hesap sorulmayacak mı?"

Fotoğraf: AA

Sözcü gazetesi yazarı İsmail Saymaz, belediyelerin verdiği gri pasaportla yurtdışına giden ve dönmeyenlerle ilgili bir köşe yazısı kaleme aldı. Saymaz’ın aktardığına göre Hilvan Belediyesi’nin Fransa’ya gönderdiği 45 kişiden ne kadarının döndüğü bilinmiyor.

Saymaz, bugünkü köşe yazısında şunları yazdı:

Belediyeler üzerinden hizmet damgalı pasaport çıkartarak, Türkiye-Almanya arasında insan kaçakçılığı yapılmasına ilişkin skandal her geçen gün büyüyor ve derinleşiyor. Bu kez de şebekenin Fransa'ya insan kaçırdığına ilişkin belgeye ulaştım. Elimdeki belgeye göre Şanlıurfa'ya bağlı Hilvan Belediye Meclisi, 23 Eylül 2019'da Fransa'ya bir gezi grubu göndermeyi kararlaştırdı.

Gerekçede şu ifadeler yer alıyor:

“Belediye hizmetleri kapsamında incelemeler yapmak ve karşılıklı fikir alışverişinde bulunmak, spor etkinlikleri kapsamında Şanlıurfa'nın kültür ve değerlerini tanıtma amacıyla…”

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dernek yok, kulüp var

Kararda, belediyeyi ‘Turcs de Greoble Derneği'nin davet ettiği vurgulanıyor. Yaptığım araştırmaya göre Fransa'da bu isimde bir dernek bulunmuyor.

Doğrusu ‘Grenoble' olsa gerek.

Fransa'nın güneydoğusundaki Grenoble şehrinde, 2014 yılında kurulan ‘Turcs de Grenoble' adlı amatör bir futbol takımı var. Kendi liginde ikinci sırada olan takımın 24 Nisan 2021'de bir maçı görünüyor. İnsan kaçakçılarının kastettiği ve adını yanlış yazdığı davetçi kuruluş budur diye düşünüyorum.

Fransa'ya 45 kişi gitti

Hilvan Belediyesi, Başkan Aslan Ali Bayık ile meclis üyeleri, kamu personeli ve STK temsilcilerinden oluşan 45 kişiye gri pasaport çıkarılması için başvurdu.

Valilik 25 Eylül 2019'da isteğe olur verdi.

Topluluk 30 Eylül-5 Ekim 2019 arasında Fransa'ya gitti.

Ne kadarının döndüğü bilinmiyor.

AK Partili Başkanı Bayık, sorum üzerine “Müsait değilim kardeşim” diye karşılık verdi ve telefonu kapattı. Vali Abdullah Erin ise “Şu an İçişleri Bakanlığınca soruşturuluyor” demekle yetindi.

Kaçakçılığın belediye başkanının bilgisi dahilinde ve nezaretinde gerçekleşmiş olabileceği ihtimali akla geliyor.

Bayık susuyor.

Vali konuşmuyor.

İçişleri Bakanlığı, kaçakçılık suçunu muhalif belediyelere yıkarak, iktidarın ellerini yıkamaya çabalıyor. Adı geçen belediyelerden biri CHP'li olsa çoktan kayyum atanmıştı. Türkiye Cumhuriyeti'nin en kıymetli evrakından biri olan pasaportunu paçavraya çevirenlerden hesap sorulmayacak mı?

 

Sözcü, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU