Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kültüründen habersiz bir neslin hayata tutunması mümkün değildir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'un fethinin 567. yıl dönümü etkinliklerinde konuştu

Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'un fethinin 567. yıl dönümü etkinliklerinde konuştu.

Erdoğan, “Kökleri ile bağı kopmuş bir ağaç nasıl ayakta kalamazsa kültüründen habersiz bir neslin de hayata tutunması mümkün değildir” dedi.

“Evlatlarımızı okçuluğa, biniciliğe, atıcılığa yönlendirirken aynı zamanda onları kendi kültürel kodlarımızla da tanıştırıyoruz" diyen Erdoğan, “Devlet olarak ana önceliğimiz, kendini bilen, tarihini, medeniyetini bilen, öz güveni yüksek, ahlaklı, erdemli ve sağlıklı gençler yetiştirmektir” ifadelerini kullandı.

Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:

Sporcularımıza 'Ya Hak' diyerek ok atan tüm okçularımıza sevgilerimizi sunuyorum. Ülkemizle beraber tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını sebebiyle buruk Ramazan ve bayram geçirdik. İstanbul'un fethini de daha mütevazı etkinliklerle idrak etmeye çalışıyoruz. Ata sporlarımızdan olan okçuluk ve atıcılık salgına karşı en az riskli sporlar arasında yer alıyor. 8. Fetih Kupası ise salgın sonrasında yapılan ilk spor müsabakası özelliği taşıyor. Ülkemizle beraber dünyayla da ilgiyle takip edilen bu etkinliğin yeni dönemin müjdecisi olmasını temenni ediyorum.

"Ok meydanına abdestsiz ve sarhoş girilmesi yasaklanmıştır"

“Kültürümüzde ok ve yay savaş ve avlanmanın ötesinde siyasetten spora birçok manayı bünyesinde barındırır” diyen Erdoğan, “Ok ile yay devlet idaresinde hakimiyet nişanesi olarak sembolik değere sahiptir. Ok gönderilen kişinin gönderenden emin olması anlamına gelir. Ecdat için okçuluk sosyal ve beşeri hayatı tanzim eden değerler manzumesidir. Bunun için ok meydanına abdestsiz ve sarhoş girilmesi yasaklanmıştır” ifadelerini kullandı.

Programın gerçekleştiği mekanda çocukluk ve gençlik yıllarının geçtiğini belirten Erdoğan, “Bu mekanı gerçekten gençlik yıllarımda çok önemli hatıraları var” diye konuştu.

Erdoğan şöyle devam etti:

Sporcuların her birine kin gütmesi asla hoş karşılanmazdı. Müsabakalar öncesinde muhakkak besmele çekilir, peygamber efendimize selavat gönderilirdi. Pehlivanların özel hayatlarında tıpkı er meydanındaki gibi yiğit, civanmert olmaları beklenirdi. Özellikle spor alanında hırsın, bencilliğin, maddiyatın, haksız rekabetin arttığı dönemde gençlerimizin yeni bir spor ahlakıyla ahlaklanmasını istiyoruz. Evlatlarımızı okçuluğa, biniciliğe, atıcılığa yönlendirirken onları kültürel kodlarımızla tanıştırıyoruz.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU