Kovid-19 salgınında karantinada olmanın gerçekliğini başarıyla gösteren film arayışı içindeki korku türü hayranlarının, dışarıda felaket seviyesinde bir olay vuku bulurken klostrofobik bir alanda sıkışıp kalma deneyimini konu alan 2016 tarihli psikolojik gerilim Cloverfield Yolu No:10’dan (10 Cloverfield Lane) öteye bakmalarına gerek yok.

Screen Rant’ta yer alan habere göre güçlü bir senaryoyu yıldızlar geçidi bir oyuncu kadrosuyla buluşturan Cloverfield Yolu No:10, Dan Trachtenberg’ün ilk yönetmenlik deneyimi oldu. Baş karakter Michelle’i canlandıran Mary Elizabeth Winstead’in performansı; yeraltı barınaklarının baş döndüren dünyasını ve artık insan bünyesinin kaldıramayacağı hale gelen dışarıdaki dünyayı keşfetmek için izleyicilerin rehberi oluyor.

Yanındaysa barınağın ürkütücü sahibi Howard’ı canlandıran John Goodman ve bir başka sığınmacı Emmett’i canlandıran John Gallagher yer alıyor.

Cloverfield Yolu No:10’un serüveni, The Cellar adında bağımsız bir senaryo olarak başladı. Senaryoyla 2008 tarihli Canavar (Cloverfield) arasındaki benzerlikler arttıkça film neticede değişime uğradı ve yeni adını alarak Cloverfield evreninde yerini aldı.

J.J. Abrams, 2008 tarihli buluntu filmin kaos havasını benimserken kendi üslubunu yakalayan Cloverfield Yolu No:10’un bir devam filminden ziyade bir “manevi devamcı” olduğunu bizzat açıkladı. Küçük bir kadro ve sınırlı bir setle gergin alanına özgü korkuyu yerleştiren Cloverfield Yolu No:10, temasına uygun bir baskı atmosferi geliştirmeyi başardı.

*Uyarıyoruz, yazının devamı spoiler içeriyor*

Oryantasyon bozukluğunun derinine iniyor

İzleyici çevreye dair bilgiyi baş karakter Michelle’le paralel şekilde ediniyor. Dolayısıyla Michelle’in kafası karıştığında izleyicinin de kafası karışıyor. Filmin hiçbir yerinde izleyici Michelle’in sahip olmadığı bilgiye sahip değil. Bu da filmin oryantasyon bozukluğunu etkili şekilde yaratabiliyor. Filmin başında Michelle kendini kaotik bir durumun içinde buluyor. Kişisel hayatı yerle bir olmakla kalmıyor ayrıca kendini bir yeraltı sığınağında hapsedilmiş buluyor. Filmin ilk perdesindeki gerilimin büyük çoğunluğu, dünyanın geri kalanında neler olup bittiğini tam olarak bilmemesinden geliyor. O ve izleyici, güvenlik ve bilginin kesinliğinin oluşturduğu iki ucun arasında sürekli itilip kakılırken gerçeği bulmak için aldıkları taraflı haberleri sürekli elemeye zorlanıyor.

Kapanma bunalımı deneyimini mutlak bir isabetlilikle veriyor

(IMDb)

Cloverfield Yolu No:10’un cebindeki temel korku araçlarından biri gerilim. Her biri farklı bilgilere erişimde olan karakterlerini tecrit ederek film, herkesin evinden aşina olacağı durumları veren sahneleri bile gergin kılmayı başarıyor. Howard’ın niyetinden emin olamama hali, arka fona yerleştirilmiş bir dizi kutu oyunu ve mega boy konserve kolileriyle yansıtılıyor. Akşam yemeği yemek gibi basit bir şey bile kaygı dolu ve klostrofobik bir durum haline geliyor. Michelle ve Emmett gizlice kaçışlarını planlamak için buluştuklarında film karantinanın bir başka gerçeğini gözler önüne seriyor: Sınırlı alanla beraber gelen sınırlı mahremiyet. Sığınak aynı zamanda hem barınacak bir liman, hem de bir hapishane.

Tehlikeli bir dış dünyaya özlemi mercek altına alıyor

Cloverfield Yolu No:10’un betimlediklerinin bir kısmı korona günleriyle paralellik gösteriyor. Nihayet dışarı çıkabilmek için Emmett ve Michelle’in, yüz maskesi de içeren özel koruyucu giysiler hazırlaması gerekiyor. Duvarlar yavaş yavaş daralırken film yoğun bir atmosfer yaratıyor. Dışarısının tehlikeli olduğu biliniyor ama içerisinin de bir o kadar tehlikeli olduğu giderek daha çok ortaya çıkıyor. Michelle’in ilk hamlesinden nihai başarısına kadar her deneme, dışarıdaki dünyadaki tehlikeye dair bir hatırlatmayla karşılaşıyor. Öte yandan film tamamen umutsuz değil. En sonda nispeten iyimser bir hava veriyor. Cloverfield Yolu No:10 Michelle’in diğer felaketzedelere doğru arabayla yola çıkmasıyla bitiyor; film izleyenlere bir kaçış ihtimali olduğunu göstermekle kalmıyor ayrıca kriz anlarında dayanışmanın değerinin de altını çiziyor.

Screen Rant

Independent Türkçe için çeviren: Şafak Küçüksezer