Dünya Sağlık Örgütü’nden uyarı: İklim değişikliği 21'inci yüzyılın en büyük sağlık tehdidi olabilir

Yeni bir rapor yayımlayan Dünya Sağlık Örgütü yetkilileri, iklim değişikliğine yönelik plan ve stratejileri hayata geçirebilmek için ülkelerin gerekli finansmanın sadece yüzde 38'ini tedarik edebildiğini söyledi

Fotoğraf: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşırı sıcaklıklar, stres, sıtma ve kolera gibi hastalıklarla insan sağlığına doğrudan zarar veren iklim değişikliğinin, 21'inci yüzyılda en büyük sağlık tehdidi olabileceği uyarısında bulundu. 

İspanya'nın başkenti Madrid'de pazartesi günü başlayan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Taraflar Konferansı'ndan (COP25) bir gün sonra, DSÖ iklim değişikliğine yönelik yeni raporunu açıkladı.

BM'nin alt kuruluşlarından DSÖ'nün 101 ülkede yaptığı araştırma sonuçlarına göre hazırlanan raporda, pek çok ülkenin iklim değişikliğine karşı hazırladıkları planları hayata geçirmediklerinin altı çizildi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"İklim değişikliğinin etkilerinden insan sağlığını korumak her zamankinden daha acildir." ifadesine yer verilen raporda, ülkelerin gittikçe artan bir şekilde iklim değişikliğine önem vermesinin yeterli olmadığına vurgu yapıldı.

Raporda, iklim değişikliğine yönelik plan ve stratejileri hayata geçirebilmesi için ülkelerin gerekli finansmanın sadece yüzde 38'ini tedarik edebildiği, bu durumun da endişe verici olduğuna işaret edildi.

İklim değişikliğinin, aşırı sıcaklıklar, stres, kolera ile sıtma dahil sivrisinek kaynaklı hastalıklarla insan sağlığına doğrudan zarar verdiği ifade edilen raporda, bu sorunun potansiyel olarak "21'inci yüzyılda en büyük sağlık tehdidi olabileceği" uyarısı yapıldı.

DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom, rapora ilişkin yaptığı açıklamada, "İklim değişikliği sadece gelecek nesillerin ödemesi gereken bir fatura değil, aynı zamanda insanların günümüzde sağlıklarıyla ödedikleri bir bedeldir." ifadesini kullandı.

Adhanom, ülkelerin "iklim değişikliğine karşı harekete geçmek ve insan sağlığının günümüzde ve gelecekte korunması için ihtiyaç duydukları kaynaklara sahip olmalarının ahlaki bir zorunluluk" olduğu değerlendirmesinde bulundu.

Independent Türkçe, AA

DAHA FAZLA HABER OKU