İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, avukat Rezan Epözdemir sabah saatlerinde gözaltına alındı. "Rüşvet vermek, siyasi-askeri casusluk ve FETÖ’ye yardım" suçlamalarıyla evine baskın düzenlenen Epözdemir’in dijital materyallerine el konuldu. Ayrıca, hakkında dört ayrı suçtan pasaportuna tahdit getirildi.
Epözdemir’in gözaltına alınmadan önce sabah saatlerinde Londra’ya gitmeye hazırlandığı öğrenildi.
Kamuoyunun yakından tanıdığı isimlerden olan Rezan Epözdemir, bugüne kadar Münevver Karabulut cinayeti, Pınar Gültekin davası ve 6 Şubat depremlerinde yakınlarını kaybeden ailelerin avukatlığını üstlendi. Son olarak, Türkiye ve uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandıran Mattia Ahmet Minguzzi ailesinin dava avukatlığını yürütüyordu.
İstanbul Barosu'ndan Rezan Epözdemir açıklaması: Peşinen suçlu ilan etmek, masumiyet karinesinin ihlali niteliğindedir
İstanbul Barosu, "kısıtlılık kararı bulunan bir dosyada olan bilgi ve belgelerin bazı basın yayın organlarında paylaşılıp, baro üyesi avukat Rezan Epözdemir’i peşinen suçlu ilan etmenin masumiyet karinesinin ihlali niteliğinde olduğuna" dikkati çekti.
İstanbul Barosundan yapılan açıklamada, baro üyesi avukat Rezan Epözdemir'in gözaltına alındığı, arama işlemi tedbirleri uygulandığı anımsatıldı.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
"CMK'nın 130. maddesi gereği İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine meslektaşımızın bürosunun arama işleminde hazır bulunulmuş, hukuki süreç merkezimizce takip edilmiştir. CMK'nın 145. maddesi gereği, ifadesi alınacak kişilerin bir davetiye ile çağrılması usulü atlanılarak, doğrudan gözaltı tedbiri uygulanması hukuken kabul edilebilir bir uygulama değildir.
"Peşinen suçlu ilan etmek, masumiyet karinesinin ihlali niteliğindedir"
Yine, kısıtlılık kararı bulunan bir dosyada olan bilgi ve belgelerin bazı basın yayın organlarında paylaşılıp, baromuz üyesi avukat Rezan Epözdemir'i peşinen suçlu ilan etmek, masumiyet karinesinin ihlali niteliğindedir.
İstanbul Barosu, tüm soruşturmalarda olduğu gibi avukatlar hakkında yürütülen soruşturmalarda da adil yargılanma hakkı, savunma hakkı ve mesleki bağımsızlık başta olmak üzere tüm hukuki güvencelerin eksiksiz biçimde korunmasını, hukuk devleti ilkesinin vazgeçilmez bir gereği olarak görmekte ve sürecin yakından takipçisi olmaya devam etmektedir."
Independent Türkçe