Yeni bir araştırmada, odun bitinin nadir görülen akrabası "süper dev" bir kabuklunun aslında deniz tabanında yaygın bir şekilde yaşadığı bulundu.

Boyu 34 santimetreye kadar uzayabilen Alicella gigantea adlı derin deniz canlısı, bilinen en büyük amphipod türü.

Amphipod; odun bitleri, karidesler ve ıstakozlar da dahil hâlâ yaşayan 10 binden fazla türüyle en çeşitli kabuklular grubu arasında yer alıyor. Amphipodların dünya çapındaki tüm su ortamlarında yaşadığı biliniyor.

Geniş çapta "süper dev amphipod" diye bilinen Alicella gigantea, devasa boyutları nedeniyle uzun zamandır dikkat çekiyor. İlk kez 1970'lerde Kuzey Pasifik'te 5 bin 300 metrenin üzerinde bir derinlikte görüntülenmişti ancak daha sonra yaklaşık 20 yıl boyunca türe dair bir kayıt yapılmaması düşük nüfus yoğunluğuna işaret ediyordu.

Arada bir görülmesi, bu dev kabuklunun nadir olduğu inancını pekiştirmişti.

Bugüne kadar türün DNA dizilimi verilerini detaylandıran sadece 7 çalışma yapıldı.

Hakemli dergi Royal Society Open Science'ta yayımlanan son çalışma, Pasifik, Atlantik ve Hint okyanuslarını yayılan deniz tabanındaki 75 noktadan elde edilen yaklaşık 200 Alicella gigantea kaydını analiz ediyor.

Batı Avustralya Üniversitesi'nden araştırmacılar, bu türün dünyanın derin okyanuslarının yarısından fazlasında yaşıyor olabileceğini öne sürüyor.

Çalışmada, bu kabukluların dünya okyanuslarının yüzde 59'unda aşırı derinliklerde yaşadığı ve bu durumun, türün daha önce düşünülenden çok daha yaygın olduğunu gösterdiği belirtiliyor.

Araştırma dünya çapında 75 lokasyondan elde edilen, mitokondriyal ve nükleer DNA'dan alınan genetik veriler de dahil olmak üzere bu süper dev türün 195 kaydını inceleyerek türün dağılımını ve evrimsel tarihini haritalandırıyor.

Çalışma, bu canlının nadiren yakalanmasına rağmen "olağanüstü derecede yaygın" olduğu sonucuna varıyor.

Araştırmada şu ifadelere yer alıyor: 

A. gigantea'nın nadir bir tür olarak değerlendirilmemesi gerektiğini gösteren kanıtlar giderek artıyor.

Araştırmacılar, kabuklu hayvanın popülasyon yoğunluğu diğer derin deniz amphipodlarına kıyasla nispeten düşük olsa da olağanüstü seviyede geniş bir coğrafyada yaşadığını belirtiyor.

"Sonuçlarımız, bu türün dünya okyanuslarının yaklaşık yüzde 59'unu kaplayabileceğini gösteriyor. Bu da nadiren yakalanan bu süper devin 'ender' değil, aksine son derece geniş bir küresel alana yayılmış, yaygın bir derin deniz amphipodu olduğuna işaret ediyor" diye yazıyorlar.

Bulgular ayrıca okyanusların 5 bin metreden daha derin kısmında yaşayan canlılar hakkında yeterli araştırma yapılmadığına da dikkat çekiyor. Sonuçlar, insanların derin deniz tabanının yüzde 0,001'inden daha azını gözlemlediğini ortaya koyan yakın tarihli başka bir araştırmayla da uyumlu.

Araştırmanın baş yazarı ve deniz kaşifi Katy Croff Bell şöyle diyor:

Kaynak yönetimi ve korumaya dair bilinçli kararlar alabilmek için derin okyanus ekosistemlerini ve süreçlerini çok daha iyi anlamamız gerekiyor.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç