Trump, Pakistan-Hindistan kriziyle ilgili neden adım atmıyor?

ABD artık dünyanın polisi olmak istemiyor mu?

Hindistan'ın füze saldırısında, Pakistan'ın kontrolündeki Azad Keşmir'de yer alan bir cami de hasar gördü (AP)

İhtilaflı Keşmir bölgesindeki saldırının ardından Hindistan ve Pakistan arasında tırmanan gerginlik, Donald Trump için yeni bir sınava dönüşebilir.

CNN'in analizinde, şu ana kadar ABD'nin uluslararası çapta arabuluculuk ya da kriz yönetimini koordine etmeye yönelik bir çaba göstermediğine işaret ediliyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkenin "alışıldık dış politika çizgisini terk ettiğine" dikkat çekilerek, Washington'un çatışmalara  verdiği tepkinin yakından takip edildiği belirtiliyor.

Trump'ın barış vaatleriyle göreve gelmiş olmasına rağmen Ukrayna ve Gazze'deki savaşları sonlandırmakta yol katedemediği de anımsatılıyor.  

Londra'daki Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü'nden Tim Willasey-Wilsey, ABD'nin 2000, 2008 ve 2019'da Keşmir'de yaşanan krizlerin yatıştırılmasında öncü bir rol oynadığını belirtirken, Trump yönetiminin bu çizgiden uzaklaşabileceğini söylüyor: 

Artık Beyaz Saray'da dünyanın polisi olmak istemediğini söyleyen bir başkan var. Ayrıca muhtemelen Hindistan Başbakanı Narendra Modi'ye Pakistanlılara kıyasla daha sempatik yaklaşıyor.

Bunlara ek olarak analizde, ABD'nin Afganistan'dan çekilmesi sebebiyle Pakistan üzerinde baskı kurma kapasitesinin zayıfladığı ifade ediliyor. İslamabad yönetiminin son dönemde Çin'le ilişkilerini daha da derinleştirdiğine dikkat çekiliyor.

Washington merkezli düşünce kuruluşu Carnegie Uluslararası Barış Vakfı'ndan Milan Vaishnav, şu yorumları paylaşıyor:

Hindistan, ABD için en önemli stratejik ortaklardan biriyken Pakistan'ın önemi belirgin şekilde azaldı. Bence Amerika'nın beklentisi Pakistan'ın misilleme yapacağı yönünde. Öyle bir durumda her iki tarafın da işin içinden bir çıkış yolu bulabileceğini umuyorlar.

Haberde, Washington'un yokluğunda Pakistan-Hindistan krizinin çözümü için Katar'ın devreye girebileceği belirtiliyor. İsrail-Hamas arasında da arabuluculuk yapan Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ve Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar'la ayrı ayrı telefonda görüşmüştü. Al Sani, sorunun barışçıl yollarla çözülmesini istediklerini bildirmişti.
 


Hindistan-Pakistan çatışmaları

Hindistan'ın idaresindeki Cammu Keşmir'in Pahalgam bölgesinde 22 Nisan'da düzenlenen saldırıda 26 turist öldürülmüş, olayı Pakistan'da yasaklı Leşker-i Tayyibe (LET) örgütünün uzantısı olan Direniş Cephesi (TRF) üstlenmişti. Keşmir Direnişi diye de bilinen radikal İslamcı örgütten yapılan açıklamada, bölgedeki "demografik değişime" karşı çıkıldığı belirtilmişti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bunun ardından Yeni Delihi yönetimi, saldırıyı düzenleyenlerin Pakistan'dan geldiği suçlamasında bulunmuş, İslamabad ise iddiaları reddetmişti.

Hindistan ordusu, 6 Mayıs'ta Pakistan'a ve İslamabad yönetimi kontrolündeki Azad Keşmir bölgesine füze saldırıları düzenlemişti. Hint ordusundan yapılan açıklamada, "terör yapılanması" diye nitelenen 9 hedefin başarıyla vurulduğu bildirilmişti. Pakistan ise saldırılarda sivillere ait 6 noktanın hedef alındığını ve can kaybının 31'e yükseldiğini duyurmuştu.

Ayrıca Pakistan ordusu, Hindistan'a ait 5 savaş uçağı düşürdüğünü savunmuş, Yeni Delhi yönetimi bunu teyit etmemişti.


Independent Türkçe, CNN, AA

Derleyen: Yasin Sofuoğlu

DAHA FAZLA HABER OKU