Uranüs'ün küçük bir uydusunda gizlenen bir su okyanusu olabileceğine dair bulgular edinen bilim insanları şaşkına döndü.
Güneş'e en yakın 7. gezegen olan Uranüs'ün 5'i büyük 28 uydusu biliniyor. Yaklaşık 500 kilometre çapıyla Miranda ise büyük uyduların en küçüğü konumunda.
Minik boyutuna karşın Güneş Sistemi'ndeki en çarpıcı yüzeylerinden birine sahip olan Miranda, devasa kanyonlar, sırt ve kraterler gibi yüzey şekilleri barındırıyor.
Uranüs'ün çoğu uydusu gibi büyük ölçüde kaya ve su buzundan oluşan gökcismini ziyaret eden tek uzay aracı Voyager 2. 1986'da Miranda'nın yakınından geçen NASA aracı, etkileyici yüzeyin görüntülerini almıştı.
Bilim insanları bu şekillere, uydunun Uranüs'le arasındaki kütleçekimsel etkileşimin yarattığı iç ısınmanın yol açtığını düşünüyordu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ancak hakemli dergi The Planetary Science Journal'da yayımlanan çalışmaya göre, Miranda'nın buzdan yüzeyinin altındaki su okyanusu bu yapıların asıl sorumlusu olabilir.
Bilim insanları tersine mühendislik yaparak bu yüzeye neyin yol açtığını geriye doğru takip etmeye çalıştı.
Uydunun yüzey şekillerinin haritasını çıkararak daha sonra bunları çeşitli basınç örüntüleriyle kıyaslayan bir bilgisayar modeli oluşturdular.
Miranda'nın bugünkü haliyle en çok uyum gösteren modelin, buzun altında yaklaşık 100 milyon ila 500 milyon yıl önce geniş bir okyanusun varlığını gerektirdiği sonucuna vardılar.
ABD'deki Johns Hopkins Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Tom Nordheim "Miranda gibi küçük bir cismin içinde bir okyanus olduğuna dair kanıt bulmak son derece şaşırtıcı" diyerek ekliyor:
Uranüs'ün bazı uydularının gerçekten ilginç olabileceği hikayesini ilerletiyor... Güneş Sistemi'ndeki en uzak gezegenlerden birinin etrafında birkaç okyanus dünyası olabilir ki bu hem heyecan verici hem de tuhaf bir durum.
Araştırmacılar okyanusun, buzdan kabuğun en fazla 30 kilometre altında başladığını ve 100 kilometre derinliğinde olduğunu tahmin ediyor.
Bilim insanları bu varsayımsal okyanusun daha küçük de olsa hâlâ varlığını sürdürme ihtimali olduğunu da düşünüyor.
Miranda ve diğer uydular çok yüksek ihtimalle bir zamanlar yörüngesel rezonansa sahipti. Yani örneğin bir uydu Uranüs'ün etrafında bir tur atarken, bir diğeri aynı sürede iki tur tamamlıyordu.
Bu durum kütleçekimsel kuvvetin etkisini artıracağı için uydunun içini ısıtarak sıvı suyu meydana getirmiş olabilir.
Uydular arasında artık böyle bir senkronizasyon olmadığı için cisimlerin iç kısmı donup katılaşıyor. Ancak Miranda'nın yüzeyindeki işaretler, uydunun iç kısmının tamamen donmadığı izlenimi verdiği için yüzeyin alında hâlâ sıvı su olabilir.
Makalenin başyazarı Caleb Strom "Güneş Sistemi'ndeki en uzak uydulardan birinin içinde bir okyanus olduğu düşüncesi olağanüstü bir şey" diyor.
Miranda'da bugün veya bir zamanlar su okyanusu olduğunun kanıtlanması, evrendeki yaşam arayışında büyük bir adım anlamına gelecektir.
Halihazırda Jüpiter'in uydusu Europa ve Satürn'ün uydusu Enceladus, yüzeyin altında büyük bir su kütlesine ve belki de mikrobiyal yaşama ev sahipliği yapma potansiyeli en yüksek gökcisimleri.
NASA, 14 Ekim'de fırlattığı Europa Clipper aracıyla bu ihtimali inceleme yolunda önemli bir adım atarken Avrupa Uzay Ajansı da gelecek yıllarda Enceladus'a bir araç göndermeyi planlıyor.
Independent Türkçe, EarthSky, Newsweek, The Planetary Science Journal
Derleyen: Büşra Ağaç