Darfur soykırımdan 20 yıl sonra yeni bir şiddet dalgasıyla karşı karşıya

Bölgedeki Masalit kasaba ve köyleri kundaklanıyor

Sudan'dan çatışmaların başlamasından sonra 2,2 milyon kişi iç göçe zorlandı, 700 bin kişiyse ülkeyi terk etti (Reuters)

Darfur'daki soykırımdan kurtulanların çocukları 20 yıl sonra bir kez daha bölgede artan şiddet dalgasından kaçmaya çalışıyor.

Sudan'da orduyla paramiliter Hızlı Destek Güçleri (RSF) arasında yaşanan çatışmalar Darfur'u da etkilerken, bölgedeki birçok kasabanın ateşe verildiği ifade edildi.

Bölge sakinleriyse 20 yıl önce olduğu gibi Darfur kasabalarını terk ediyor ve öldürülen akrabalarını geride bırakıyor.

Darfur'dan kaçmayı başaranlar Arap olmayan kişilerin etnik kökenleri nedeniyle Arap paramiliter gruplar taraflar hedef alındıklarını söyledi. Görgü tanıkları bazı erkeklerin ve erkek çocuklarının Masalit etnik grubuna mensup olduklarını kabul etmelerinin ardından vurulduklarını aktardı.

Komşu Çad'daki bir mülteci kampına giden ABD merkezli Washington Post gazetesi Darfur'dan kaçan göçmenlerle görüştü.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

13 aylık kız kardeşiyle birlikte kampta bulunan 11 yaşındaki Essam Muhammed, annesinin sınıra birkaç kilometre mesafede keskin nişancı ateşiyle öldürüldüğünü ve ölmeden önce kendisine son olarak, "Bundan sonra küçük kardeşinden sen sorumlusun" dediğini söyledi.

Gazete kampta görüştükleri 20'ye yakın mültecinin aktardıklarından yola çıkarak, Darfur'un bir kez daha etnik temizlik operasyonlarına sahne olduğunu yazdı.

Bölgede 2019'dan bu yana RSF'nin sorumlu olduğu cinayet ve göçe zorlama vakaları artış gösteriyordu. Ancak o dönem Masalit liderleri provokasyonla suçlanmıştı.

Nisanda Sudan ordusuyla RSF arasında çatışmalar patlak verince, Darfur'daki Masalit mahallelerini de yeni bir şiddet dalgası vurdu. Bölgeden kaçmayı başaranlar RSF savaşçılarının bu mahallelerde birçok kişiyi öldürdüğünü söyledi.

Babasının bir keskin nişancı ateşiyle öldürülmesini kapı aralığından izlediğini aktaran 18 yaşındaki Randa Abdullah, "Son nefeslerini alışını gördük ama ona yardım edemedik. Her yerde insanlar öldürüldü" diye konuştu.

Darfur'dan 100 kadar mülteciyle birlikte kaçtıklarını söyleyen Abdullah, yol boyunca her yerde cesetler olduğunu ve birlikte hareket ettiği gruptan yaklaşık 20 kişinin keskin nişancılar tarafından öldürüldüğünü söyledi.

Darfur'daki kasaba ve köyler kundaklanıyor

Yale Kamu Sağlığı Okulu'nda insani araştırmalar laboratuvarı yöneticisi olarak görev yapan Nathaniel Raymond, RSF'nin insanlığa karşı suçlar işliyor olabileceğini belirtirken, "Kimse onları durdurmuyor" ifadelerini kullandı.

Raymond, bölgeden çıkmayı başaran insan sayısının çok az olduğuna dikkat çekti ve bu sayı arttıkça tanıklıkların da artacağını söyledi. 

ABD'li araştırmacı son haftalarda elde edilen uydu görüntülerinin birçok mahalle ve köyün tamamen yakıldığını ortaya koyduğunu belirtti.


Sudan Çatışması Gözlemevi ise Murnei kasabasında 280 futbol sahası büyüklüğünde bir alanın üç hafta önce tamamen yandığını açıklamıştı.

Kundaklama saldırılarının RSF'nin bölgenin etnik yapısını değiştirme politikasının bir parçası olduğu düşünülüyor. RSF ise suçlamaları reddediyor.

2003'te Darfur'da gerçekleşen soykırım nedeniyle dönemin Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından suçlu bulunmuştu. 

2019'da sokak gösterileriyle sona eren Beşir döneminin ardından yarı askeri yarı sivil bir hükümet kurulmuş ancak bu hükümete darbe yapan iki general yönetimi devralmıştı.

Yönetimi ele geçiren Sudan ordusu lideri General Abdülfettah Burhan ve RSF lideri General Hemedti, nisandan itibarense birbirleriyle çatışmaya başlamışlardı.


Independent Türkçe, Washington Post, BBC

DAHA FAZLA HABER OKU