Türkiye Büyük Millet Meclisi, 28'inci dönem için yeni başkanını seçti. Oturumu MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli yönetti. AKP ve MHP'nin adayı Numan Kurtulmuş, ilk turda 317, ikinci turda 321, üçüncü turda ise 321 oy alarak TBMM'nin 31. başkanı seçildi.
Meclis Başkanlığı seçiminde, AKP İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş, CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl, YSP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Cihan Paçacı, DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ve Gelecek Partisi Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun ve TİP Hatay Milletvekili Can Atalay yarıştı.
İlk iki oylamada çoğunluğa ulaşılamadı
Gizli oyla yapılacak seçimin birinci ve ikinci üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu sağlanamadı ve ikinci tura geçildi.
İkinci turun ardından Serap Yazıcı Özbudun ve Mustafa Yeneroğlu adaylıktan çekildi.
Üçüncü tur ile birlikte bir adayın seçilebilmesi için salt 301 oyun yeterli olmasıyla başkanlığı kesin gözüyle bakılan Kurtulmuş, TBMM'nin 31. başkanı seçildi.
Kurtulmuş: Meclis Başkanlığı görevini bütün siyasi partilerle diyalog içerisinde sürdüreceğim
Meclis Başkanı seçilen Numan Kurtulmuş, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
TBMM'nin 1 . Meclisi'nden bize kalan iki temel hedef. Birincisi tam bağımsızlık, ikincisi Türkiye'yi muasır medeniyetlerin üstüne çıkarmaktır. Bizim gibi ülkelere yerinde durmak yakışmaz, bizim gibi büyük milletlere gündelik hesapların üzerinde durmak hiç yakışmaz. Türkiye yüzyılı olarak adlandırdığımız sözü güçlü oluşturmak üzere hep beraber destek vereceğiz, omuz vereceğiz Allah'ın izniyle. Nasıl hemen Divan'ın arkasında yer alan egemenlik kayıtsızlık şartsız milletindir sözü nasıl sadece motto ve slogandan ibaret değilse, demokratik anlayış manzumesi ise aynı şekilde Türkiye yüzyılı ortak bir hedef ve amaçtır.
Biliyoruz ki, insanlar fani, kurumlar ve kurallar kalıcıdır. Şu anda bu salonu dolduran 600 milletvekilimizin tamamı geçiciyiz, faniyiz. Bu millet bize imkan tanımıştır. Bu imkanı Allah'ın verdiği kudret ve güç sayesinde sonuna kadar kullanacağız. Bizden sonraki nesiller de dünyada sözü güçlü, tesirli Türkiye için önüne hedefler koyacak, yoluna devam edecektir. Bir seçim geride kaldı. Bazen maksadını aşan sözler söylenmiş olabilir. Bazen birbirimize karşı tahammülsüzlükler sözler ortaya çıkmış olabilir. Farklı partilerin yer aldığı Meclis demokrasimiz bakımından zenginliktir. TBMM'nin bir kavga, tartışma, hatta yüksek sesle birbirini rencide ederek, ötekileştirilerek sözlerin kullanıldığı mekan olmaktan kurtarmak bizim amacımızdır. Her alanda sözlerimizi dile getireceğiz, yumruk sıkmadan el sıkışacağız.
Başkanlık seçiminden önce burada bakan arkadaşlarımız yeminlerini yaptılar. Bir önceki hükümette görev alan, başarıyla görevlerini yerine getiren arkadaşlarımıza milletvekili olarak TBMM'ye hoş geldiniz diliyorum. Bugün burada yeminlerini yapan değerli bakan arkadaşlarımıza üstün başarılar diliyorum. Bu seçimler dolayısıyla bir şeyin daha altını çizme isterim. Milletimiz 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde cumhurbaşkanlığı sistemine bir kez daha onay vermiştir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı yeniden seçmiş ve Türkiye'nin lideri olarak belirlemiştir. Şimdi hep beraber Türkiye yüzyılının güçlü bir şekilde mücadele etmesi için mücadele edeceğiz. Bu süre içerisinde bendeniz sizlerin teveccühleriyle Meclis Başkanlığına tensip ettiğiniz kardeşiniz olarak, Meclis Başkanlığı görevini bütün siyasi partilerle diyalog içerisinde sürdüreceğimi bir kere daha altını çizerek ifade etmek istiyorum. Önümüzde bizi bekleyen son derece çetin ve önemli meseleler olduğunu biliyorum.
Tartışmayı en yüksek perdeden yaparak, farklılıklarımızı net bir şekilde ortaya koyarak ama asla ve asla bir diğerimizi ötekileştirmeden fikirlerimizi söyleyebileceğimizi ifade ediyorum. Bir büyük sorunluluğu başta şahsım olmak üzere her milletvekili arkadaşıma hatırlatmak istiyorum. Türkiye'nin darbe izlerini taşıyan anayasadan Türkiye'nin kurtulması gerekmektedir. Milletimizin bizden beklentisi yeni bir anayasa ile Türkiye'nin önünün açılmasıdır. Burada tabii ki esas teşekkül bizleri oylarıyla Meclis'e gönderen milletin bizatihi kendisidir. Yeri geldiğinde parmağını sallayanlara inat aziz milletimiz demokratik olgunlukla mükemmel bir seçim kampanyasını geride bırakmış, bütün süreçleri de anayasal ve yasal süreçleri fevkalade güzel tamamlamış ve TBMM'yi oluşturmuştur.
Dünyadaki birçok ülkeye örnek teşkil edecek katılım oranı ise Türkiye demokrasisinin olgunluğunu gösteren, demokrasiye sahip çıktığını gösteren en önemli göstergelerden birisidir. İnşallah hep beraber huzur, neşe içerisinde milletin dertleriyle zaman zaman dertlenerek, milletin meselelerini ihmal etmeyerek yolumuza devam edeceğiz. Türkiye 6 Şubat'ta dünya tarihinin ender yazdığı büyük yıkımlardan birisine şahit oldu. 50 binin üstündeki kardeşimiz vefat etti, şehit oldu. Bu süreçte depremin yıkıntılarıyla karşı karşıya kalmalarına rağmen demokrasiye sahip çıkmaktan vazgeçmeyen bölgedeki depremzede vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bir konu sürekli gündemimizin maddesi olacak, inşallah depremin yaralarını kalıcı şekilde sarabilmek için TBMM için seferber olacağız depremzede kardeşlerimizin, 85 milyonun emrinde olacağız.
AA
