HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu: Türkiye'deki ABD üsleri kapatılmalıdır

Yapıcıoğlu, "Sivil bir anayasanın yapılması çağrısını bir kez daha yeniliyoruz. Mutlaka Türkiye askeri cunta anayasasından kurtulmalıdır" dedi

Fotoğraf: AA

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Antalya'da basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Konuşmasında sivil bir anayasa yapılması gerektiğini vurgulayan Yapıcıoğlu, "40 yıldır memleket 12 Eylül askeri cuntasının anayasasıyla idare ediliyor. Sadece askeri anayasa değil o dönemin pek çok kanunu halen yürürlüktedir. Daha sonra bu darbeyi yapanlar yargılandı, mahkûm edildi. Her ne kadar bazıları o tarihte hayatta olmadığı için hakkında karar verilememiş olsa da ya da haklarında mahkûmiyet kararı verilenler yaşlılıktan dolayı cezaevine girmemiş olsa da bu darbenin mahkûm edilmesi önemlidir fakat maalesef o dönemin ürünü olan anayasayla idare ediliyor. Bu büyük bir ayıptır. Bu ayıp Meclis'indir, Meclis'teki partilerindir. Bu vesileyle yeni ve sivil bir anayasanın yapılması çağrısını bir kez daha yeniliyoruz. Mutlaka Türkiye askeri cunta anayasasından kurtulmalıdır" dedi.

"Türkiye'deki ABD üsleri kapatılmalıdır"

ABD'nin, başta Yunanistan olmak üzere Suriye'de kurduğu askeri üslere değinen Yapıcıoğlu, "Türkiye bundan rahatsızlığını dile getirmektedir. Bizler farklı bir boyuta dikkat çekmek istiyoruz. Bu üsler sınırlar dışında ama unutulmamalıdır ki ABD'nin askeri üsleri başta İncirlik olmak üzere Türkiye sınırları dahilinde de vardır. 'Bu üsler bir an önce kapatılmalıdır' şeklinde daha önce yaptığımız çağrıları bir kez daha tekrar etmiş olalım" diye konuştu.

"Fakir ülkelerin tahıl ürünlerine ulaşması sağlanmalıdır"

Rusya ile Ukrayna arasında Türkiye'nin aracılığıyla "tahıl koridoru" anlaşması imzalanmasına da değinen Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:

Dünyanın en büyük tahıl üretici ve ihracatçısı olan iki ülke arasında başlayan savaş, küresel manada tahıl ve yağ konusunda arz sıkıntısını gündeme getirdi. Bundan dolayı da çok hızlı bir şekilde fiyatlar yükseldi. Daha sonra BM ve Türkiye'nin arabuluculuğunda tahıl koridoru anlaşması imzalandı. Bu belki dünya yüzünde yaşayan fakir-fukaranın ekmek yemesi adına çok sevindirici, diplomatik büyük bir başarıydı ve biz bunu takdir ettiğimizi belirttik. Ancak bu anlaşma belki özellikle dar gelirli insanların daha ucuza ekmek yiyebilmeleri ve tahıl bulabilmeleri için çok önemliyken Putin'in açıklamalarıyla gündem birdenbire değişerek bu tahılın büyük bir kısmının Avrupa ülkelerine doğru yol aldığını tüm dünya öğrenmiş oldu. Bu anlaşmadan sonra 2,5 milyon ton tahılı taşıyan 105 gemi Ukrayna limanlarından ayrılmış. Gemilerden 2'si dışında tümü zengin batı ülkelerine gitmiş. Bu adil ve kabul edilebilir bir durum değildir. İmzalanan tahıl anlaşmasının temel amacı yalnızca bir bölgenin değil tüm dünyanın gıda ürünlerine ucuz bir şekilde ulaşmasını sağlamaktır. Fakir ülkeler gıda ürünlerine diğer ülkelerden çok fazla muhtaçtır.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU