Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde görev yapan Çinli general Hong Kong'a atandı

Çin Halk Cumhuriyeti'nin Uygurlara yönelik kötü muamelesinin soykırıma vardığı iddia ediliyor

Hong Kong, Çin'e bağlı olmasına rağmen kendine ait para birimi, dil, hukuk sistemi ve kimlik kullanıyor (Reuters)

Pekin yönetimi, Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun Hong Kong'daki garnizonuna yeni komutan atadı. Devlet kanalı CCTV, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in imzasıyla, ordunun Hong Kong'daki en üst düzey yetkilisinin artık Peng Jingtang olacağını pazar günü açıkladı. Peng'in ulusal egemenlik ve güvenlik çıkarlarını koruma vurgusu yaptığı bildirildi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Tümgeneral rütbesine sahip olan Jingtang, daha önce Halkın Silahlı Polis Gücü'nde başkan yardımcılığı yapıyordu. 

Çin Komünist Partisi'nin yayın organlarından Global Times, Peng'in eskiden Halkın Silahlı Polis Gücü'nün Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki bir numaralı ismi olduğunu bildirdi. 

ABD, Uygurlarla birlikte diğer Müslüman topluluklarına da soykırım uygulandığı iddiasını taşırken Çin buradaki insan hakları ihlallerini yalanlıyor. 

Hong Kong
10 Ocak'ta çekilen fotoğraf, Hong Kong Özel İdari Bölge Baş Yöneticisi Carrie Lam'la (sağdaki) Peng Jingtang'ın bir araya geldiğini gösterdi (AFP)​​​​​


Hong Kong, 1898'de imzalanan "kira sözleşmesi" ile uzun yıllar Birleşik Krallık hakimiyetinde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredilmişti.

İmzalanan ortak deklarasyon çerçevesinde Hong Kong'a 2047'ye kadar basın, ifade, toplanma, inanç ve serbest akademik çalışma gibi özgürlükleriyle bağımsız idari ve hukuki yapısını koruma hakkı tanınmıştı.

Özerk yapılı bölgenin yönetim modeli, "bir ülke, iki sistem" olarak adlandırılıyor.

Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun Hong Kong'da garnizonu bulunsa da burası düşük profilli bir yer. Hong Kong'un savunması ve dış ilişkileriyle ilgili kararlar, Pekin'deki Komünist Parti yöneticileri tarafından alınıyor.

Bu durumun yanı sıra iç yönetime dair kararlar, kişisel haklar ve özgürlüklerin korunacağı vaadiyle bölgeyi kontrol altına alan Pekin yönetiminin eleştirilerle karşı karşıya kalmasına neden oluyor. 

Bölgedeki özgürlüklerin eridiğini savunan pek çok aktivist ve insan hakları eylemcisi, özellikle 2019'daki muhalif gösterilerin ardından kabul edilen yeni ulusal güvenlik yasasını yerden yere vuruyor. 

Çinli yetkililerse uzun süren çalkantıyı dindirmek için bu kanunu çıkarmak zorunda kaldıklarını öne sürüyor.


Independent Türkçe, CNN International, Reuters, AA

DAHA FAZLA HABER OKU