Açlık grevindeki Leyla Güven'in avukatı: Durumu kritik evrede

HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 55 gündür açlık grevinde

Fotoğraf: Artı Gerçek

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven’in avukatı Cemile Turhallı Balsak müvekkilinin baş ağrıları, yürümekte ve konuşmakta zorluk, halsizlik, tansiyon ve ciddi mide krampları yaşadığını söyledi.

Leyla Güven’in durumu ile ilgili Diyarbakır Tabip Odası’nın (DTO) da açıklama yaptığını belirten Balsak, “Özellikle tansiyon durumu müvekkilim açısından bu aşamada daha çok zorlayıcı. Tansiyonun düşük olduğu anlarda görüşe çıkamıyor” dedi.

“Yaşamsal bütünlüğü zarar görmeden talebi karşılansın”

Güven’in milletvekili olduğunu, kendisini seçen halk adına parlamentoda dile getirmesi gereken düşüncelerinden dolayı tutuklu olduğunu kaydeden Balsak, “Kendisinin özgürlüğüne ilişkin bir talebi bugüne kadar olmadı. Talebi tecridin (Abdullah Öcalan kastediliyor) mutlaka kaldırılmasıdır" ifadelerini kullandı.

Zeydan da Güven’e destek için açlık grevine başladı

Yerine kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Eş Başkanı Gültan Kışanak, HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, DBP Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel, ESP Genel Başkanı Çiçek Otlu, eski Tunceli Belediyesi Eş Başkanı Nurhayat Altun’dan sonra dün de HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan 55 gündür açlık grevinde olan Leyla Güven’e destek için 10 günlük açlık grevine başladığını duyurmuştu.

TTB'nin açlık grevi raporu 

Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) Ağustos 2017 raporunda “Her tür açlık grevinin sağlık ile ilgili kısa ve uzun vadede geriye dönüşü olan ya da olmayan sorunlara yol açacağını biliyoruz” deniliyor.

TTB raporuna göre “bazal metabolizma” denen günlük yaşam için gerekli enerji miktarı günde 1-1,5 litre su, 4 çorba kaşığı şeker, 2 çay kaşığı tuz, 1 çay kaşığı karbonat ve 100-500 miligram arası B1 vitamini. Açlık grevindeki kişiler doku yapımında kullanılacak proteinleri, mineralleri, vitaminleri, yağları ve enerji maddelerini reddediyorlar. Vücut kendini yenileyemediği için ve hareket ettikçe enerji harcadıkları için, çok hızlı doku kaybına yol açıyor. Vücutta bu ilk olarak kilo kaybı şeklinde gözlemleniyor denilen raporda şöyle devam ediliyor: 

“İlk 30 gün içerisinde yaklaşık yüzde 5-10 arası kilo kaybı oluyor. Daha sonra bu kilo kaybı bu kadar hızlı olmasa da, çünkü hareketleri de azalıyor bu arada, kilo kaybı devam ediyor. 40'ıncı günden sonra hem doku kaybı, hem organ yetmezliklerine yol açabilecek kayıplar, daha sonra da hayatın kaybolmasına yol açabilecek hasarlar oluşuyor. 60.ıncı günden sonra hayati organlar etkilenmeye başlıyor, kalp ve böbrek yetmezliği gibi sonuçları olabildiği gibi aşırı zayıflamaya bağlı olarak kalp kasının zayıflaması ani ölümlere yol açabiliyor.”

DAHA FAZLA HABER OKU