ABD’nin Irak ve Suriye'deki İran destekli milislere yönelik saldırılarının ne gibi yansımaları oldu?

Pentagon, İHA’lar konusunda endişeli. Irak’ta Ekim ayında yapılması planlanan seçimler için bir anlaşma yapılması gerekiyor

ABD Savunma Bakanlığı, Irak-Suriye sınırında İran destekli milislerin kullandığı tesislere askeri operasyon başlattığını duyurdu (AFP)

ABD, 27 Haziran Pazar günü Irak-Suriye sınırının her iki tarafında İran yanlısı milisleri hedef aldı. Böylece İran’a, Washington’ın yanıt verebileceğine ve eğer Amerikan askerleri bir tehditle karşı karşıya kalırsa Viyana’daki nükleer anlaşmanın canlandırılmasına ilişkin müzakereleri dikkate almayacağına dair açık bir mesaj gönderdi. Böyle bir askeri operasyon, Başkan Joe Biden yönetimi sırasında ikinci kez gerçekleşirken bu gelişme, ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) İran destekli milislerin Irak’ta Amerikan güçlerine yönelik artan tehdidiyle ve İran’ın yeni insansız hava araçları (İHA) geliştirme yetenekleriyle ilgili endişelerinin boyutunu da ortaya koydu. Öte yandan Irak hükümeti, ABD’nin düzenlediği hava saldırılarına karşı sert tepkisi gösterdi. Bu da ABD’nin düzenlediği saldırıların yansımaları ve bunların Irak'ta kesişen hesaplar üzerindeki etkisi hakkında bir takım soru işaretlerini gündeme getirdi.

Eşit karşılık

ABD’nin F-15 ve F-16 savaş uçaklarıyla Irak ve Suriye arasındaki sınır bölgesinde İran destekli milislere ait lojistik merkezler, silah depoları ve İHA operasyonlarının komuta merkezini hassas güdümlü füzelerle vurması, Başkan Biden’ın, nükleer anlaşmayı canlandırmak amacıyla Viyana'da ağır-aksak yürütülen müzakerelere aldırmadan, Irak'ta Amerikan askerlerinin tehlikede olduğu her durumda eşit şekilde karşılık vereceğinin kanıtıydı. İran, Biden yönetiminin bazı konulardaki toleransının sınırlarını daha önce birkaç kez test etmişti. İran destekli gruplar, sonuncusu 26 Haziran'da Erbil şehri dışında olmak üzere Irak'ta İHA’larla ABD varlıklarına yönelik çeşitli saldırılar düzenledi. Aynı gün, ABD'nin Irak'taki varlığına karşı çıkan İran destekli paramiliter grup Haşdi Şabi, Başbakan Mustafa el-Kazımi de dahil olmak üzere üst düzey yetkililerin katıldığı Bağdat yakınlarında bir askeri geçit töreni düzenledi.

Pentagon’un endişesi

Biden'ın anayasal yetkisi çerçevesinde Amerikan askerlerini korumak için emrini verdiği hava saldırıları, yalnızca Irak ve Suriye'deki İran destekli milislerin ABD kuvvetlerine ve onların bölgedeki müttefiklerine yönelik artan tehdidini ve Tahran'ın bölgede artan nüfuzunu hedef almakla kalmıyor, aynı zamanda, İran'ın yeni yetenekleriyle ilgili artan endişeyi de yansıtıyor.

ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Kenneth F. McKenzie geçtiğimiz Şubat ayında, İHA’ların neden olduğu artan tehdidi, Irak'ta el yapımı patlayıcıların ortaya çıkmasından bu yana en endişe verici taktik gelişme olarak nitelendirdi. Orgeneral McKenzie ucuz maliyetli bu uçakların çoğalmasının ABD’nin hava gözetleme ve hedeflemedeki üstünlüğünü baltalayabileceğine dair endişelerini dile getirdi.

Savunma alanı analistleri, İHA teknolojisinin ABD güçlerinin kendilerini savunabileceğinden daha hızlı ilerlediğine dikkati çektiler. Bu nedenle, Pentagon'un Irak savaşı sırasında ve sonrasında yol kenarlarında tuzaklanan bombalarla başa çıkmak için özel bir görev gücü kurduğu Irak'ta el yapımı patlayıcı tehdidiyle mücadelesinde olduğu gibi İHA tehdidine de odaklanması gerektiğini belirten analistler, o tarihten bu yana görev güçlerinin, İHA’lar da dahil olmak üzere daha kapsamlı bir uzman kadroyu içerecek şekilde genişletildiğini söylediler.

İHA karşıtı strateji

ABD’li askeri yetkililer, düşük maliyetli ve hazır İHA’ların her yere yayılmasının, geleneksel bir hava kuvveti inşa etmeye gücü yetmeyen ülkeler için alternatif bir hava kuvveti sağladığını fark ettiler. Geçtiğimiz yıl Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ Savaşı’nda bu yolla Ermeni savunmasını yerle bir etmesi bunun en iyi örneğiydi. Bazı eski yetkililer, Pentagon şuan Çin ile olası bir savaş için yüksek teknolojili silahlara odaklansa da ABD'nin bu sorunla mücadeleye daha fazla yönelmesi gerektiğine inanıyorlar.

Füze savunma uzmanlarına göre Pentagon geçtiğimiz Ocak ayında dikkatini bu küçük, kısa menzilli İHA’ları yakabilecek silahlara vererek İHA’larla mücadele için yeni bir strateji geliştirdi. Irak’taki ABD üsleri, gelecekte İHA’larla başa çıkmak için kullanılabilecek olan füze saldırılarıyla mücadele için gelişmiş izleme ve algılama cihazlarına sahip.

Zorlu zamanlama

İran İHA’larının oluşturduğu tehdidin Pentagon için özellikle Biden’ın dikkatini Asya'ya çevirmeye çalıştığı ve bunun da bölgeden daha fazla asker ve askeri kaynağın taşınmasına yol açabileceği zor bir zamanda ortaya çıktığına şüphe yok. Ayrıca ABD, Irak'taki 2 bin 500 ABD askerinin sayısını azaltmaya çalışıyor. Diğer yandan ABD'nin İran ile yeni bir nükleer anlaşma başlatmaya yönelik diplomatik çabasını da, muhafazakar çizgideki İbrahim Reisi'nin Ağustos ayında cumhurbaşkanlığı görevini üstlenerek Tahran'da iktidara gelmesiyle belirsiz bir gelecek bekliyor.

ABD’nin düzenlediği son hava saldırıları, Biden yönetimi için Washington'da zorlu bir siyasi savaşın fitilini de ateşleyebilir. ABD Kongresi’nde hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi temsilcilerin yer aldığı bir grup, yıllar boyu ABD Başkanı’nın Kongre’nin onayını almadan askeri operasyon gerçekleştirme yetkisini iptal etmek için kampanya yürüttü. ABD Temsilciler Meclisi, özellikle Irak'ta yirmi yıldır devam eden askeri operasyonların başlangıcı olan 2002 yılında Irak'a karşı askeri güç kullanımına ilişkin yetkiyi yürürlükten kaldırmak için oy kullandı.

Irak’ın ABD bombardımanlarını kınama nedeni

Şarku’l AvsatIrak hükümeti ABD’nin düzenlediği hava saldırılarına sert bir şekilde tepki göstererek bu saldırıları Irak devletinin egemenliğinin açık bir ihlali olduğu gerekçesiyle kınadı. Ancak, ABD’li bazı siyasi analistlerin bakış açısına göre Irak hükümetinin bu tutumu, kısmen, önümüzdeki Ekim ayında yapılması planlanan milletvekili seçimlerinin yaklaşmasıyla İran’ın nüfuzunun artmasından kaynaklanıyor. Bu da Mustafa el-Kazımi hükümetini, ABD güçlerinin geri çekilmesini ve Irak ordusunu eğitmek için az sayıda askeri personelin göreve devam etmesini tartışan ABD ile ikili stratejik diyalog çerçevesinde utanç verici bir duruma sokuyor.

Belirsizlik

Irak’ta ne Başbakan Kazımi ne de ona yakın isimler, henüz seçimlerde aday olma konusunda bir açıklamada bulunmazken, özellikle seçimler eskisi gibi net bir kazananla sonuçlanmayacağından,  Washington ile ilişkinin geleceği de nispeten belirsiz görünüyor. Irak’ta seçim süreçleri genellikle ana partilerin ittifaklara katılarak rekabet ettiği ve sonuçlar açıklandığında, birçoğunun dahil olduğu uzun süren bir müzakere dönemine girildiği, daha sonra siyasi bölünmeler ve yolsuzluk şüpheleriyle etrafı kuşatılmış kırılgan bir hükümet koalisyonu kurulmasıyla sonuçlanır. Öte yandan Başbakan Kazımi, mevcut durumu değiştirebilecek ve ülkeyi yeni bir yolda ilerlemeye zorlayabilecek tek kişi olarak görülmeye devam ediyor.  

Ancak bu durum, Irak'ın tüm yabancı ortaklarıyla büyük bir pazarlık yapmsını ve mevcut ekonomik gerileme, güvensizlik ve toplumsal huzursuzluk ortamında Irak'ın çıkarlarına hizmet eden tavizler karşılığında her iki tarafın endişelerinin ele alınmasını gerektiriyor.

Olası veya imkansız anlaşmalar neler?

Irak'taki en güçlü ve etkili aktör olduğu düşünüldüğünde ve Irak ardı ardına göreve gelen başbakanlarının Tahran'ın lehine net bir şekilde değişen ikili ilişkileri yeniden dengelemedeki başarısızlığına rağmen, devletin her kademesine sızmış olan silahlı grupları ve bu gruplarla ilişkili siyasi partileri desteklediği göz önüne alındığında belki de yapılması gereken en önemli anlaşma İran'la olacaktır. Bu yüzden Irak hükümetinin sadece yeni İran hükümetiyle değil, aynı zamanda İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) ve İran’ın savunma ve dış politika dosyalarındaki karar mercii olan Dini Lideri Ali Hamaney'in makamı ile de bir mutabakata varması gerekiyor.

İran’ın yeni Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin de DMO ve Ali Hamaney ile yakın olması nedeniyle Irak, İran'daki tüm iktidar kurumlarıyla anlaşmaya varması ve iki önemli taviz koparması için nadir bir fırsat yakalamış durumdadır. Bu fırsat, Tahran'ın İran yanlısı silahlı grupların Irak’taki yabancı güçlere ve tesislere yönelik saldırılarına son vermesi ve ülkenin barış ve güvenliğini tehdit eden İran yanlısı milisleri dizginleyip lağvetmek için iş birliği yapması karşılığında ABD güçlerinin Irak'tan çıkarılması ve buna paralel olarak Irak'ın ABD ve diğer ülkelerden ithal edilen askeri olmayan ürünleri İran’a ithal etmesine izin verilmesidir.

Önemli kazanımlar

Bu anlaşma, İran’ın halen ABD yaptırımlarına tabi olduğu ve en azından bir süre daha böyle kalabileceği bir dönemde ekonomik olarak fayda sağlayacağı için her iki tarafın da önemli kazanımları olacaktır. Irak, siyasi bağımsızlığını bir ölçüde geri kazanacaktır.

İkili stratejik diyalogun halihazırda sürmekte olduğu ve Başkan Biden ile anlaşmanın seleflerinden daha kolay olduğu göz önüne alındığında ABD ile anlaşmaya varmak daha kolay olabilir. Burada Irak'taki yeni yönetiminin, ABD’nin ithal edilen ürünleri İran'a yönlendirmesine izin vermesini sağlarken Amerikan güçlerinin Irak'tan çekilmesi ve ABD’nin ülkede başka bir hava saldırısı düzenlememesi için Biden yönetiminin onayına ihtiyacı olacaktır.

İki rakibin Irak’a desteği

Öte yandan Bağdat, İran'a, Irak topraklarını, ülkedeki ABD varlıklarına ve müttefiklerine saldırmak için bir sıçrama tahtası veya geçiş noktası olarak kullanmaya bir son vermesini ve DMO’nun hükümeti ve devletin ana tesisleri ve kaynakları üzerindeki nüfuzunu azalmasını teklif etmelidir.

Böylece Ekim ayındaki seçimlerden sonra İran ve ABD, Irak hükümetine ve onu yöneten başbakana tam destek verecektir. Bununla birlikte, ülkenin siyasi seçkinlerinin aşırılıklarını dizginlemek, devletin önceliğini yeniden tesis etmek ve yasa dışı grupların demokratik yönetimi baltalamasına engel olmak için daha özgür olacaktır.

Bu, fazla iyimser veya imkansız bir tablo gibi görünebilir. Fakat birçok gözlemciye göre ABD'nin İran'ın yayılmacı hırsları ve hileli yöntemlerinin farkında olması ve Irak arenasını rakibinin (İran) lehine tamamen terk etmeyi istememesinden ötürü bu tablonun gerçekleşmesi mümkün.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Şarku'l Avsat

https://www.independentarabia.com/node/236866

DAHA FAZLA HABER OKU