Futbolda yoğun maç takvimine eleştiriler artıyor... Gülhan: Yayıncı kuruluşlara futbolcuların da insan olduğu hatırlatılmalı

Futbolda maç sayısı fazlalığından şikayet edenler kervanına Machester City'de oynayan İlkay Gündoğan da katıldı. Maç sayısının fazla olmasının futbola etkilerini spor yazarı ve teknik direktör Müslüm Gülhan, Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Futboldaki yoğun maç takvimi, oyuncuların fiziksel ve mental açıdan yıpranmasına neden olarak sakatlık riskini artırıyor / Fotoğraf: Pixabay 

Dünyanın en popüler sporları arasında yer alan futbolda son dönemlerde fazla sayıda maç oynanmasına tepkiler sürüyor.

Geçen hafta UEFA'nın yeniden düzenlediği ve 2024'ten itibaren yürürlüğe girecek formatında katılımcılar 32'den 36'ya, gruplardaki maç sayısının ise 6'dan 10'a yükseltileceği duyurulmuştu.

Manchester City'de forma giyen Türk asıllı Alman futbolcu İlkay Gündoğan, Avrupa Süper Ligi nedeniyle bu konunun gündeme gelmediğini belirterek, maç sayılarında yaşanacak artışa dikkati çekti:

Hep daha fazla maç isteniyor. Oyuncuları düşünen kimse yok mu? 

 

 

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola da daha önce benzer tepkiyi vermişti.

Sezon içerisinde çok fazla maç oynadıklarını ve bu nedenle FIFA ve UEFA'yı "futbolcuları öldürüyor" sözleriyle eleştiren Guardiola, şunları kaydetmişti:

Çok fazla maç var. 1 hafta ortası bile dinlenemedik, 1 hafta ortasını bile maçsız geçmedik. Bunu kaldıracak bir oyuncu yok. Sadece fiziksel olarak değil mental olarak da her gün rekabet edemezsiniz. Bu imkansız.

İtalyan yıldız futbolcu Giorgio Chiellini de çok sayıda maç oynanmasını eleştirenlerden olmuştu.

"Tüm oyuncular için çalışma yükünü çok iyi idare etmeliyiz" diyen İtalyan futbolcu, sözlerini şöyle sürdürmüştü:

Oyuncu, kulüp ve ülkenin ihtiyaçlarını dengelemeliyiz. Oyuncunun sürekli en üst düzeyinde oynayabilmesi ve performansını düzeltmesi için aşırı yoğun maç programından korunması gerekir.

FIFPro, "zihinsel ve fiziksel gerilim"e dikkati çekti

Uluslararası Profesyonel Futbolcular Derneği, 2019'da yayımladığı raporunda sıkışık maç takvimlerine karşı uyarıda bulundu.

Futbolcuların yıl içerisinde 80 maç oynamak, milli maçlar ve deplasmanlar için binlerce kilometre kat etmek zorunda kaldıklarını belirten raporda, oyuncuların kırılma noktasına geldiği vurgulandı.

FIFPRO Genel Sekreteri Theo van Seggelen, maç takviminin taleplerinin karşılanabilmesi için oyunculardan yeterli dinlenme olmadan üst limitlerine kadar oynamalarının istendiğini söyleyerek, şunları aktardı:

Bu durum en iyi performanslarını sergileyememeleri anlamına geliyor, daha da kötüsü, bazısı sürekli zihinsel ve fiziksel gerilimle mücadele ediyor. Bilimsel araştırmalar, günümüzün maç takviminin aşırı yoğunluğundan ötürü en iyi futbolcuların sağlığının tehlikede olduğunu teyit ediyor.

 

 

Benzer şikayetler Avrupa'da birçok ülkede olduğu gibi Türkiye'de de zaman zaman gündeme getirildi.

Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın, sezonun ilk yarısında Göztepe ile oynadıkları maçın ardından Şampiyonlar Ligi ön elemesi, UEFA Avrupa Ligi, Süper Lig, Türkiye Kupası ve milli maçların üst üste gelmesine dikkat çekerek, "Bugünkü maçta takımın yorgun olduğunu gördük. Bu maç rotasyonun önemini gösterdi. Geniş bir kadromuz var. Kazanmak çok önemliydi... Zor bir ikinci yarı bizi bekliyor. Sıkışık bir fikstür var, kolay olmayacak. Tüm oyuncularımızı hazır tutmak zorundayız. Oyuncularımız camia için savaşıyorlar, onlara saygı duymalıyız" ifadelerini kullanmıştı.

Sezon içerisindeki maç sayısının fazlalığına bakıldığında şikayetçi olan takımlardan Manchester City, bu sezon 33 Premier Lig, 5 FA Cup, 10 Şampiyonlar Ligi olmak üzere toplam 48 maça çıktı. 

Türkiye'de ise Beşiktaş, Süper Lig'de 34, Şampiyonlar Ligi'nde 1, Avrupa Ligi'nde 1 ve Türkiye Kupası'nda 4 olmak üzere toplam 40 müsabakayı geride bıraktı. Siyah-beyazlıların Süper Lig'de şampiyonluk yarışı verdiği rakipleri için de benzer durum söz konusu.

Fenerbahçe 4'ü Türkiye Kupası olmak üzere toplam 38, Galatasaray ise 3 Avrupa Ligi, 3 Türkiye Kupası ve 34 Süper Lig maçı olmak üzere toplam 40 maçı geride bıraktı.

Futbolda son yıllarda turnuva sayılarının ve oynanılan maçların fazla olmasının nedenlerini, oyuna ve futbolcuya olan yansımalarını spor yazarı ve teknik direktör Müslüm Gülhan, Independent Türkçe için yorumladı.

 

Müslüm Gülhan.jpg
Müslüm Gülhan / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Gülhan: Yayıncı kuruluşlara futbolcuların da bir insan olduğu hatırlatılmalı 

Futbolda çok fazla sayıdaki maçların eleştirilerine katıldığını ve burada bir insan profilinden bahsedildiğini söyleyen Gülhan, "Bir robottan değil. Duyguları ve psikolojik dünyası olan, her insan gibi özel yaşantısı bulunan. Sevdikleriyle vakit geçirmeye ya da hobilerine vakit ayırmaya çalışan bir insandan bahsediyoruz. Sırf bir 'show bussiness' uğruna veya UEFA ile FIFA'nın kendi çıkarları doğrultusunda uyguladıkları düzenlemeler uğruna bu insanlara bu kadar yüklenmenin bir anlamı yok" değerlendirmesinde bulundu. 

Futbolcuların çok kısa süreli para kazandıklarını ve bunun ortalama 20-35 yaş arasında gerçekleştiğini dile getiren Gülhan, şunları kaydetti:

Çok yüksek meblağlar kazanıyorlar evet ama baktığınız zaman 15 senelik bir süreleri var. Ve bu süreleri de sağlıklı geçirmek zorundalar. Bu nedenle burada bir koruyucu önlem olması lazım. Bu konuda FIFPro'ya biraz daha iş düşüyor. Sendikalarla ortak karar alıp uygulamaları gerekiyor. Eskiden bu konularda daha duyarlılardı ve greve çıkacakları yönünde beyanları bulunuyordu. Örneğin televizyon yayın haklarından gelir sağlamak için grev kararı alıyorlarsa bu tip insani davranışlar için de aynısını yapmaları gerekir. Bunun bir standardının olması ve bir düzeye oturtulması lazım. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Futbol, sürekli rotasyon oyunu içerisinde hareket edecek bir özelliğe sahip değil"

Futbolda takımların 25 kişilik bir kadroya sahip olduklarını ve burada bir rotasyon oyunu ile yola devam edilebileceğini belirten Gülhan, şu noktaya dikkat çekti:

Futbol, sürekli rotasyon oyunu içerisinde hareket edecek bir özelliğe sahip değil. Bir sistem kuruyorsunuz ve o sistemi meydana getirecek oyuncuları merkeze yerleştiriyorsunuz. Bu sistemin işlemesi için oyunculara ihtiyacınız var. Çünkü o futbolcular bu sistemi en iyi şekliyle uygulayacaktır. 25 kişiyle aynı anda ve aynı yapıda sisteminizi uygulayamazsınız. Hem mali yönden hem de sistematik kurgu yönünden mümkün değil. O yüzden mutlak surette maç sayılarının belirli bir seviyede tutulması lazım. 

"Tamamen ekonomik kaygıdan kaynaklanıyor"

Maç sayısının fazla olma nedenlerinin yüzde 90-99 oranında ekonomik olduğunu, yüzde 1'lik kısmında ise farklı bir gerekçe bulunabileceğini aktaran Gülhan, "Bu kadar maç oynatmanın karşılığında televizyon yayın gelirleri var. Bu futbolun gelirlerinin yüzde 60-70'ini oluşturuyor. Yayıncı kuruluşlar futbolda çok fazla söz sahibi. Türkiye'de de görüyoruz bunu. Onların istekleri ve arzularına göre her şey organize edilebiliyor çünkü çok büyük bir para sirkülasyonu söz konusu. Böyle bir güç varken insani ve teknik yönlerin araştırılması çok doğru değil, tamamen ekonomik kaygıdan kaynaklanıyor" şeklinde görüş belirtti. 

"Sendikalar ve FIFPro, mutlak surette çok baskın olmalı"

"Her insanın bir dayanma gücü vardır ve insanların yaptıkları mesleklerinde mutlu oldukarı sürece o işi yaparlar" diyen Gülhan, sözlerini şöyle noktaladı:

Futbolcuların vücutlarına bu kadar yüklenmek, onların yaptıkları işte bir kaygıya neden olur. Özellikle de sağlık sorunlarıyla karşılaşır ki bunlarla başa çıkamadığı sürece futbolu bırakma ile karşı karşıya gelir. Muhakkak surette sendikaların ve FIFPro'nun burada çok baskın olması lazım. Yayıncı kuruluşlara karşı futbolcuların bir insan olduğunu hatırlatarak bir insanın gücünün kaldırabileceğine eş değerde maç sayısını ortaya çıkarmaları gerekiyor.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU