Akif Beki: ‘Yetmez Ama Evet’çilere kızanlara bak!

“Vaktiyle arka çıktıkları, çanak tuttukları haksızlıklar AK Parti'yi büyütmemiş, seçim ve referandumlar kazandırmamış, bugünün haksızlık ve yanlışlarına yakıt sağlamamış gibi yapmazlar mı! Gına geldi”

Fotoğraf: P24

Karar gazetesi yazarı Akif Beki, Türkiye’de yaşanan olumsuz durumlara dair bir grubun, 2010 yılında yapılan referandumda “Yetmez ama evet” diyen kişileri suçlamasına tepki gösterdi.

Beki, bugünkü köşe yazısında bahsettiği grup için şunları söyledi:

HDP'ye kapatma davası mı açıldı, İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı mı alındı, hak savunucusu Gergerlioğlu'nun milletvekilliği mi düşürüldü, AİHM ve AYM kararlarına mı uyulmadı, belediyelere kayyum mu atandı, yetkileri tek elde toplayan bir 'kişi hükümeti sistemi'ne mi geçildi!...  Kabahati hep 'Yetmez Ama Evet'çilere bulan bir muhalif kesim var. Ne yapıp ne edip mevzuyu onlara getiriyorlar.   Hak, özgürlük ve demokrasi standartlarındaki her gerilemeden, 2010'daki Anayasa reformuna 'Yetmez Ama Evet' diyenleri sorumlu tutuyorlar. İktidar ve FETÖ tarafından kötüye kullanılmasının faturası, onlara kesiliyor.  Bilmeyen de o reform, parti kapatmayı kolaylaştıran düzenlemeler getirdi sanacak.   Hatırlamayan da o reform, milletvekili dokunulmazlığını kaldırdı zannedecek.  Yaşı yetmeyenler, İstanbul Sözleşmesi önceden vardı da 'Yetmez Ama Evet'çilerin desteği sayesinde, 2011'de AK Parti tarafından iptal edildi diye düşünecek.  Her olumsuzlukta kabağı 'Yetmez Ama Evet'çilerin başına patlatanlar, sanırsınız hep demokratikleşme taraftarıydı.  Onlar savunurken 'Yetmez Ama Evet'çiler karşı çıktığı için, mesela yerel yönetimleri güçlendirecek reform yapılamadı sanki.  

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Vaktiyle arka çıktıkları, çanak tuttukları haksızlıklar AK Parti'yi büyütmemiş, seçim ve referandumlar kazandırmamış, bugünün haksızlık ve yanlışlarına yakıt sağlamamış gibi yapmazlar mı! Gına geldi” ifadesini kullanan Beki, şöyle devam etti:

En baştan AK Parti'nin gerçek yüzünü görmüşler de göremeyenler bugünlere sebep olmuş; kendilerinin zinhar payı, sorumluluğu yok zannedersiniz.  Onun için bugün siyasi çoğulculuğu ezen tekçi dayatmalara, Türkiye'ye dar gelen aşırı merkezileşmeye, tek başlılık sistemine, kapatma davası ve kayyumlara, dokunulmazlıklar kaldırılarak seçilmişlerin atanmışlara oyuncak edilmesine söylenme hakkını sadece kendilerinde görüyorlar. Geçmişte AK Parti'ye oy ve destek vermiş hiç kimseye  böyle bir hak tanımıyorlar.  'Yetmez Ama Evet'çilere laf sokuşturma fırsatlarını kaçırdıkları da vaki değil. 

İki eski siyasetçinin Twitter'da bu yönde paylaşımlar yaptığını ifade eden Beki, şunları yazdı:

Şöyle laf atıyorlardı: "Son kararlardan sonra, Yetmez ama Evetçiler, nasılsınız, İyi misiniz???" 

İstanbul Sözleşmesi'ni kaldıran AK Parti'yi eleştirenleri, getirirken destekledikleri için suçluyorlar. Ama absürtlüklerinin farkında bile değiller.   Ayrımcılık yapan, parti kapattırmaya ve liderlerine siyaset yasağı koydurmaya çalışan, seçilmişleri alıp kayyum atayan, milli iradeyi hiçe sayan AK Parti'yi yerdikleri halde, 'Yetmez Ama Evet'çilere hınçları bitmiyor.  Ayrımcılığa uğradığı, kapatılmak ve liderleri siyasetten yasaklanmak istendiği, parti kapatmaya son vermek için mücadele ettiği, dokunulmazlıkları ve özgürlükleri savunduğu günlerde AK Parti'yi destekledikleri için bu öfke.  AİHM ve AYM kararlarına uymuyor diye bugün iktidara ateş püskürmek doğru da... 2004'te AİHM'in bağlayıcılığı ile 2010'da AYM'ye bireysel başvuru hakkı getiren Anayasa reformlarına 'Evet' demek mi yanlıştı? 

Yahu, bir kere de kendinize şunu sorun; bugün AK Parti yaparken yanlış ve haksız olan, dün AK Parti'ye karşı yapıldığında doğru ve haklı mıydı?  Bugünkü kızgınlığınız, dünkü kavgadan kalma. Peki siz niye dün, onlar gibi doğru yerde durmadınız? Dursaydınız, siyaset bu kadar zıvanadan çıkar mıydı? AK Parti'ye bunca istismar imkanını kim verdi, sayenizde değil mi?

2010’da Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Yargıtay ve Danıştay’ın yapısında büyük değişiklikler meydana getiren bir referandum yapılmıştı. O dönem yazar, gazeteci, akademisyen ve farklı meslek gruplarından birçok kişi “yetmez ama evet” kampanyası başlatarak bu değişikliğe destek vermişti. Ancak bu gruptan birçok kişi daha sonra bu kampanyaya katıldığı için pişmanlıklarını dile getirmişti.

 

Karar, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU