İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun popülaritesi, seçim tarihlerinin açıklanmasından bu yana, son beş ay içinde ilk kez artış gösterdi. Son anketlere göre seçimler bugün yapılsa Netanyahu bir kez daha hükümette yer alabilecek ve hakkındaki davanın askıya alınmasını, belki de düşmesini sağlayacak bir düzenleme yapabileceği tamamen sağcı bir hükümet kurabilecek konumda bulunuyor.
Bağımsız Maagar Mohot Enstitüsü tarafından yapılan ve pazartesi akşamı İsrailli sağcı yerleşimcilere yakın olarak bilinen Kanal 20 tarafından yayınlanan anket sonuçları, küçük partilerden bazılarının barajın altında kalacağı ve gücün, büyük ve orta ölçekli partilerin elinde toplanacağını ortaya koydu. Anket sonuçlarına göre Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi, 31 sandalye ile parlamentoda çoğunluğu sağlayacak. Bu da Cumhurbaşkanı’nın Netanyahu’yu hükümeti kurmakla görevlendirmek zorunda bırakması anlamına geliyor. Aşırı sağcı partiler ise seçimlere birlikte katılırlarsa 6 ya da 7 sandalye elde edecekler. Buna karşın Arap partilerin tek çatı altında toplandığı Ortak Arap Listesi Bloku dağılırsa sadece 9 sandalyeye sahip olabilecekler. Böylece Netanyahu, sağcı partiler ve Yahudi dindarlar 63 sandalyeye kazanacaklar.
İsrail Merkez Seçim Komisyonu bugün seçim listeleri için aday gösterme başvurularının başlayacağını ve sürecin yarın gece saat 22.00’da biteceğini duyurdu. Seçim listelerine ilişkin son tarihin açıklanmasıyla Arap kesimde Ortak Arap Listesi Bloku ile yola devam edilmesine yönelşk girişimler hız kazandı. Buna karşın Netanyahu aşırı sağ eğilimli partileri birleştirmeye çalışıyor. Netanyahu’ya yakın bir kaynak dün, Arap bir kadın adayın Netanyahu’nun seçim listesinde güvenli bir konumda yer alacağını aktardı. Diğer yandan Netanyahu sosyal medyada Arapça yayın yapan resmi bir kişisel sayfa açtı.
İsrail merkezli Ma'rib gazetesi tarafından yayımlanan ankete göre Likud Partisi, Netanyahu’nun Arapların yoğun olduğu bölgelerde yürüttüğü son seçim kampanyasında Araplardan (60 binden fazla oyla) iki sandalye alacak. Netanyahu’ya yakın bir kaynak, İsrail Başbakanı’nın Araplardan partisine 5 sandalye kazandıracak oy almayı istediğini belirtti.
Gazetenin haberine göre Likud Partisi’nden kaynaklar, Arap seçmenden alınacak her oyun karşı tarafın kaybettiği bir oy anlamına geleceğini, böylece kazancın ikiye katlanacağını aktardılar. Gazeteye göre Likud Partisi’nin Arap seçmenlere yönelik seçim kampanyası, Ortak Arap Listesi Bloku’na karşı ‘seçmenlerine faydası olmayan başarısız siyasetçiler’ şeklindeki eleştirileri merkeze alacak. Seçim listelerinin sunulmasının ardından Likud Partisi’ne ait Arapça seçim afişleri sokaklara ve caddelere asıldı. Ayrıca Netanyahu'nun 23 Mart’taki seçim öncesinde birçok Arap kentinde mitinglere katılması bekleniyor.
İsrail’in önde gelen gazetelerin Haaretz’in yazarlarından Yossi Verter, Netanyahu'nun Araplara yönelik seçim kampanyasını ‘çıplak bir ironi örneği’ olarak nitelendirdi. Verter yazısındas “Netanyahu’nun dokunulmazlık veya yargılanmasını önleyecek düzenlemeler elde etmek için ihtiyaç duyduğu koltuklar olmasaydı Arap şehirlerine gitmeyeceği açıktır” ifadelerini kullandı.
Verter ayrıca Arapların ‘şiddet belasıyla mücadele edememesi, Arapların evlerini yıkma politikasını sürdürmesi, ırkçı olarak nitelendirilen İsrail’in Yahudi devleti olduğuna ilişkin yasayı çıkarması ve Kovid-19 salgınının yayılmasını engellemedeki başarısızlığı’ nedeniyle öfkeli oldukları Netanyahu’ya oy verdiklerini hayal etmenin zor olduğunu vurguladı.
Diğer yandan Arap şehirlerindeki bazı belediye başkanları, Ortak Arap Listesi Bloku’nun sürdürülmesi amacıyla çalışma raporu ve tavsiyeler yayınladı. Girişimin öncü isimlerden Kefer Kara Belediye Başkanı avukat Firas Bedhi, Ortak Arap Listesi Bloku Başkanı ve Milletvekili Mansur Abbas ve Barış ve Eşitlik için Demokratik Cephe (HADAŞ) Genel Sekreteri Mansur Dehamişe ile taraflar arasındaki anlaşmazlıkların çözümü için görüşmelerde bulunduğunu duyurdu.
Bedhi açıklamasında şunları söyledi:
“Araplara yönelik suç terörü, şiddetin yarattığı zorlu koşullar ve devam eden Kovid-19 salgını çerçevesinde toplumumuzun karşılaştığı ekonomik ve sosyal güçlükler göz önüne alındığında Arap partilerinin bir arada kalmalarına yönelik girişimde bulunmak oldukça acı vericidir.”
Blokta yer alan dört Arap partisinin de Filistin halkının meşru haklarını elde etmek için 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurularak işgalin sona erdirilmesi ve mücadelenin barışçıl bir şekilde sürdürülmesi konusunda hemfikir olduklarını belirten Bedhi, Ortak Arap Listesi Bloku bileşenlerinin Filistin’deki tüm mezheplerin kutsallarını ve dini özgürlüklerini korumanın yanı sıra Filistin halkının geri dönüş hakkını savunduklarını vurguladı. İslamiyet, Hristiyanlık ve Dürzilik inançlarına saygının Blok’un siyasi sabiteleri arasında yer aldığını belirten Bedhi, Arap azınlığın, ulusal ve sivil haklarının yanı sıra Araplar ve Yahudiler arasında eşitlik için mücadele ettiğini kaydetti.
Seçim çalışmalarının Ortak Arap Listesi Bloku çerçevesinde sürdürülmesine yönelik girişim, kararların oybirliğiyle alınmasını, tüm tarafların alınan kararlara saygı göstermesini ve fikir birliğinin oluşmaması halinde ise çoğunluğa uyulmasını şart koşuyor. Ayrıca girişim uyarınca Ortak Arap Listesi’nin bütünlüğünün korunması, her bileşenin özelliklerinin dikkate alınması, dini inançlara zarar verilmemesi, toplumsal yapının korunması ve ortak çalışmalarda aksaklıkların yaşanmasının engellemesi de öngörülüyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Şarku'l Avsat
