Dijital göçebeler kimler ve neden çoğu kadın?

Kısıtlamalardan uzak bir çalışma stili nedeniyle çok fazla tercih ediliyor

Dijital göçebe, teknoloji ve bilginin gelişmesiyle ortaya çıkan yeni bir terim / Fotoğraf: AFP

Hiç sahil kenarında uzanırken çalışmayı hayal ettiniz mi? Bu durum, kalabalık şehirlerdeki trafik ve iş yükü nedeniyle hayatın rutininden ve çoğu insanın can sıkıntısı nedeni olarak gördüğü ofis işi atmosferinden kurtulmak için bir rüya olarak kabul edilebilir. Ancak dijitalleşme ve teknoloji alanındaki çalışanlardan oluşan bir grup için çalışmak yer veya zamanla sınırlı değil. Bunlar farklı bir çalışma modeline sahip olmayı gönüllü olarak seçip, yaratıcılıklarını sınırlayan bir yönetim sistemine veya yöneticiye bağlı kalmadan çalışarak sevdikleri yerlere seyahat edebiliyorlar. Bilgisayar ve küçük dijital aletler taşıyan dijital göçebeler, hedeflerine ulaşmak ve yıllık 150 bin doları aşan kazançlarını sağlamak için internet bağlantısı dışında bir eksiklik yaşamıyor. Bu durum, her yıl artan dijital göçebe sayısındaki artışı açıklıyor.

'Dijital göçebe' kavramının ortaya çıkışı

Dijital göçebeler, teknoloji ve bilginin gelişmesiyle 2000'li yıllarda ortaya çıkan yeni bir kavram. Dijital göçebeler, görevlerini yerine getirmek için teknolojiyi kullanan ve farklı yerlerde serbest çalışanlar olarak biliniyorlar. Bunlar, ofislerde fiziksel olarak bulunmak yerine iletişim teknolojilerini kullanarak uzaktan çalışarak işlerini dünyanın herhangi bir yerinden veya seyahat ederken yürütüyor.

Springer Link'te yayınlanan bir araştırma, içinde bulunduğumuz dönemde dijital göçebelerle ve özellikle de yaşam tarzlarıyla ilgili çalışmalara ve araştırmalara dair yoğun bir ilginin olduğunu gösterdi. Dijital göçebeler terimi ilk olarak bilgisayar bilimcisi Tsugio Makimoto ve gazeteci David Manners tarafından 1997'de kullanıldı. Makimoto'nun belirttiği üzere, cep telefonu teknolojilerini, artan fazla mesai ve insanların zaman ve mekanın kısıtlamalarından daha özgür olacağı yeni bir yaşam tarzı için kullandılar.

Seyahat ve uzak çalışma sahası Nomad List sitesinin kurucusu Peter  Levels, 2035 yılına kadar dünya çapında bir milyardan fazla dijital göçebe olacağını tahmin ediyor. Dijital göçebeleri Batı ve Asya başkentleri gibi büyülü yerlerdeki çalışma imkanlarından ayıran şeylere rağmen, çalışmalarından yararlananlar yeteneklerini tam olarak hak ettiği karşılığı vermeyebilir. Bu nedenle, dijital göçebe yaşam tarzına geçiş, bir kişinin daha uzun saatler çalışmaya devam etmesine ve geleneksel ofis işlerine kıyasla daha az para kazanmak için daha fazla çaba göstermesine neden olabilir.

Rakamlar ve İstatistikler

MBO Partners şirketinin çalışmalarına göre 17 milyondan fazla serbest çalışan dijital göçebe olma yolunda ilerlerken, göçmen bir sistem üzerinde çalışan ve uzaktan, tam veya yarı zamanlı çalışan yaklaşık beş milyon Amerikalı var. Bu sistemle çalışma programcılar arasında yüzde 20 artarken, bunları danışmanlık çalışmaları ve veri girişleri takip etti.

Son zamanlarda yapılan bir araştırma, İngiltere'de teknoloji alanındaki çalışanların boş kadrolarının ayda yüzde 8 arttığını kaydetti. FlexJob tarafından derlenen bir ankete göre, dijital göçebelerin yüzde 70'i kadın ve haftada 40 saatten fazla çalışıyor. Bu özgür ve esnek sistemdeki çalışanların çoğu gençken, bilgi ekonomisi ve yönetimi ile ilgili çoğu iş imkanı pazarlama, tasarım, medya, eğitim, danışmanlık, bilgi ve satış alanında çalışıyor. Ayrıca bazıları için zorunlu çalışma saatleri de söz konusu.

Modern şirketler ve kurumlar, dijital göçebelere özel hizmetler sağlamak için çalışmalarını yeni çalışma sistemine uyarladılar. Gittikçe daha fazla seyahat sigortası şirketi, teknoloji alanında çalışanlara uzaktan fayda sağlayan paketler sunuyor. Bunlar arasında uluslararası sağlık sisteminden, dijital göçebeler için yüksek maliyetli ekipman ve seyahat sırasında veya ikamet ettikleri yerlerde yaşayacakları olası kazalar ve afetler için sigorta kapsama sistemlerine kadar imkanlar yer alıyor.

ASEAN, dijital göçebelerin merkezi

Güneydoğu Asya ülkeleri (ASEAN) dijital göçebeler için kolaylıklar sunarak bu ülkeleri onlar için bir merkez haline getiriyor. Endonezya'nın Bali adası, uzaktan çalışanlar için bir hedef haline geldi. Bu bölge, Güneydoğu Asya'daki şehirler ve adalar arasında ve dünya çapında ikinci en yüksek dijital göçebe oranına sahip. Nomad List'e göre, gezginlerin Bali'ye ilgisi düşük yaşam maliyeti, kolay devlet prosedürleri ve hızlı internetten kaynaklanıyor. Ayrıca Bali, kadınların işlerini yapmaları için çok güvenli ve kolay bir yer olarak biliniyor. Geçen yılın istatistiklerine göre dijital göçebe sayısının beş binden fazla kişiye ulaştığı tahmin ediliyor. Bunu, göçebe nüfusu yaklaşık 2 bin olan Tayland'ın Chiang Mai şehri izliyor. Serbest meslek konusunda uzmanlaşan Peopleperhour sitesine göre dünya çapında dijital göçebeler açısından Kuala Lumpur 11. sırada, Singapur 12. sırada yer alıyor ve onu Tayland'ın başkenti Bangkok takip ediyor.

The Asean Post gazetesi, dijital göçebelerin Tayland ve Vietnam gibi ASEAN ülkelerini tercih etmelerinin düşük yaşam maliyeti, teknoloji sistemi ve Güneydoğu Asya'daki gençlerin geçim kaynaklarının yanı sıra teknolojik gelişmelere hızlı adaptasyon, artan refah ve hükümetin bölge nüfusu arasındaki iletişimi artırma çabaları olduğunu aktardı. Ayrıca,  bölgelerdeki kültürel çeşitlilik, zengin mutfak kültürü ve sakinlerin misafirperverliği bu nedenlerin bir parçası olarak kabul ediliyor. Bu nedenler son yıllarda bölgedeki dijital göçebelerin sayısının artmasına katkıda bulundu.

Güneydoğu Asya'daki Dijital Profesyoneller Forumu, dijital göçebelerin uzaktan çalışmalarının yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ardından yayılmasını bekliyor. Ayrıca ASEAN'da birçok yerli ve yabancı şirketin merkezi yer alıyor.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Semra Yıldırım

https://www.independentarabia.com/node/166901

DAHA FAZLA HABER OKU