Milli Gazete, "CHP ve HDP'liler Çamlıca Camii'nden rahatsız" diyen Yeni Şafak'ı kendi yazarıyla vurdu

SP Lideri Karamollaoğlu'nun Çamlıca Camii eleştirilerinin ardından başlayan tartışma büyüyor

Çamlıca Camii, Regaib Kandili'ne denk gelen 7 Mart günü ibadete açılmıştı

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun geçen ay ibadete açılan Çamlıca Camii’ne yönelik eleştirileri tartışılmaya devam ediyor.

Karamollaoğlu, Çamlıca Camii hakkında “Hangi akıllının aklına İstanbul’da Çamlıca’nın tepesine 60 bin kişilik cami yapma gelir? 60 bin kişilik yani… Bir kere doldursunlar ellerini öperim. 60 bin kişi oraya nasıl çıkacak? İçeriye giren dışarıya nasıl çıkacak” demişti.

Erdoğan'dan "Kanuni'ye sor" cevabı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bu hesabı kalk bir de Kanuni’ye sorsana, bu hesabı kalk bir de Fatih’e sorsana” şeklinde cevap vermiş, bu sözlerin ardından Karamollaoğlu’na yönelik tepkiler artmıştı.

SP Lideri ise Twitter hesabından eleştirilerine devam etti. 


Tartışmaya gazeteler de katıldı. 

Yeni Şafak gazetesi, “Temel Karamollaoğlu Çamlıca Camii’ni hedef aldı” başlığıyla yayınladığı haberde, “Çamlıca Camii yapım aşamasında CHP ve HDP başta olmak üzere belirli çevrelerin tepkisini çekmiş ve halkın böylesine büyük ve değerli bir camiye kavuşması kimi isimleri son derece rahatsız etmişti” cümlelerine yer verdi.
 


Milli Gazete, Cündioğlu'nun yazısını hatırlattı

Saadet Partisi’ne yakın çizgide yayın yapan Milli Gazete ise Yeni Şafak’ın “2012 yılında caminin yapımını çok daha sert eleştirdiğini” belirterek o dönem Yeni Şafak’ta yazan Dücane Cündioğlu’nun yazısını hatırlattı.

Milli Gazete şunları yazdı: Yandaş Yeni Şafak gazetesi, Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu'nun Çamlıca Camii'nin yapılmasına ilişkin israf tepkisini çarpıtarak okurlarını kandırdı. Aynı Yeni Şafak'ta 2012 yılında yayımlanan bir yazıda Çamlıca Camii'nin yapılması daha sert ifadelerle eleştirilmişti.

Cündioğlu'nun 22 Kasım 2012’de yayınlanan “Çamlıca İçin Yakarış” başlıklı yazısı Yeni Şafak'ın sürmanşetinden yayımlanmıştı.
 

 

Cündioğlu yazısında şunları söylemişti:

"Bu ülkenin, bu şehrin çocuklarını yıllarca başlarını öne eğdirecek bir ucubeyle sınamayınız."

“Mabed hakkında bir şeyler söylemek istiyorum, mabed ve mabud hakkında. Cami hakkında. Çamlıca'da inşa edilmeye karar verilmiş olduğu anlaşılan meş'um bir proje hakkında.

Tasannu olarak anlaşılmak korkusu bulunmasaydı yalvarırdım, yapmayınız derdim, kıymayınız. Bu ülkenin, bu şehrin çocuklarını yıllarca başlarını öne eğdirecek bir ucubeyle sınamayınız. Ya Kahhar! zikrine bizi muhtaç hale getirmeyiniz, bilakis bırakınız da o besmele'nin edasında bizlerin de sadası olsun, diye yakarırdım. Bizlerin, yani Türkiye'nin.

Ağa oğlu, beğ oğlu olsanız, susar, ima'yı bile zül addederdik. Firavunlar gibi gururdan gökleri delen sözde azametiniz secdelerde hak ile yeksan olacak nasılsa deyû akibetinizi sabırla beklerdik. Ama değilsiniz, iyi biliyoruz, oylarımızla bizleri yönetmenize bizler izin veriyoruz çünkü. Yanlış anlamayınız, sadece sizi seçen oylarımızla değil, bütün oylarımızla. Oylarımızla, yani bu ülkede yöneticilerin seçimle gelip gitmelerine olan inancımızla.”

Cündioğlu bu yazıyı yazdıktan 2 ay sonra 15 yıldır yazdığı gazeteden ayrılmıştı.
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU