İktidardakiler ve muhalefettekiler karşıtlarını yok etme zihniyetini yok etmeliler

Yazar, düşünür Lütfü Oflaz Independent Türkçe için yazdı

Dünya koronavirüs denilen düşmana karşı topyekun bir savaş veriyor.

Bu savaşın öncesinde birbirinin can düşmanı olan ülkeler, şimdi birbirinin can dostu oluyor.

Eski düşmanlıkları bir kenara bırakıp birbirlerinin yardımına koşuyor.

Bu savaş öncesinde birbirlerinden nefret eden liderler, şimdi birbirlerine destek olmakta yarışıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Mesela Rusya daha düne kadar düşmanı olarak gördüğü ABD’ye nakliye uçaklarıyla tıbbi malzeme yolladı.

Örneğin Brezilya’nın faşist lideri, daha düne kadar komünist diye nefret kustuğu Küba’yı tıbbi yardıma çağırdı ve Küba bu çağrıyı karşılıksız bırakmayıp doktorlarını Brezilya’ya yolladı.

Kapitalist kapitalistliğini, komünist komünistliğini, faşist faşistliğini bir kenara bırakıp, birbirlerine yardımcı olmak için kolları sıvadı.

Kısacası, dünya ülkeleri birbirlerine yardımcı olmak için seferber oldu.

Koronavirüs denilen düşmanla savaşmak için bir dünya ittifakı kuruldu.

Peki dünyada bunlar olurken Türkiye’de ne oluyor?

Maalesef iktidar partileri ile muhalefet partileri ve onların liderleri birbirlerine karşı hâlâ nefret kusuyor.

Koronavirüs denilen düşmana karşı güçlerini birleştirip savaşmaları gerekirken, birbirlerine karşı savaşıyor.

Koronavirüs denilen düşmanın iktidar partilerinden mi yana, muhalefet partilerinden mi yana demeden insanları öldürmesi bile, onları birbirleriyle savaşmaktan vazgeçiremiyor.

Koronavirüs denilen can düşmanı varken, iktidardaki Cumhur İttifakı ile muhalefetteki Millet İttifakı birbirlerini hâlâ can düşmanı gibi görüyor.

Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı cepheleşmesi, eskiden olduğu gibi yine hız kesmeden sürüyor.

Oysa Türkiye’nin iktidarıyla muhalefetiyle aynı safta birleşip, koronavirüs denilen düşmana karşı tek vücut olarak savaşması gerekiyor.

Türkiye’yi iktidarıyla muhalefetiyle aynı safta birleştirecek olan da Türkiye İttifakı.

Öyleyse Türkiye’yi iki cepheye bölen Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı sonlandırılmalı.

Onun yerine Türkiye İttifakı kurulmalı.

Tıpkı 2000 yılındaki gibi Türkiye İttifakı kurulmalı.

2000 yılında kurulan Türkiye İttifakı, en sağdan en sola kadar siyasi fikirleri, yaşam tarzları birbirlerinden çok farklı olan tüm kesimleri bir araya getirmiştir.

Muhafazakârlardan Atatürkçülere kadar, liberallerden sosyalistlere kadar tüm kesimleri aynı safta buluşturabilmiştir.

Türkiye İttifakı’nın sembol ismi sıfatı da bana o zaman verilmiştir.

Kaldı ki bizim Kurtuluş Savaşımız da böyle bir ittifak kurularak kazanılabilmiştir.

Kurtuluş Savaşımızda dünya görüşleri, yaşam tarzları birbirlerinden çok farklı olan kesimler, aralarındaki anlaşmazlıklara rağmen bir araya gelmişlerdir.

Düşmana karşı aynı safta omuz omuza savaş vermişlerdir.

Düşmana karşı savaşırken birbirlerinin kollarında ölmüşlerdir.

Şu anda verilen de koronavirüs denilen düşmandan kurtuluş savaşı değil midir?

Öyleyse koronavirüsü yok etmek için çalışmak yerine birbirini yok etmek için çalışmak ölümcül bir yanlış değil midir?

Ne yazık ki ülkemizde iktidarıyla, muhalefetiyle karşıtlarını yok etme zihniyeti bir türlü yok edilememiştir.

Askeri vesayet dönemlerinde darbeci vesayetçiler, kendileri dışındaki her fikri, her kesimi yok etmeye çalıştılar.

Ancak bunda başarılı olamadılar.

Askeri vesayeti sonlandıran şimdiki iktidar yanlıları da kendileri dışındaki her fikri, her kesimi adeta yok sayıyorlar.

Maalesef bu ülkede karşıtlarını yok etme zihniyeti bir türlü yok olmuyor.

İktidar gücünü eline geçiren karşıtlarını yok etmeye çalışıyor.

Muhalefetteyken mazlum olanlar iktidar olunca zalimleşiyor.

Kardeşlerim; öncelikle şunu iyi kavramalısınız.

Ne yaparsanız yapın birbirinizi yok etmeyi asla başaramazsınız.

Bu ülkede muhafazakâr, Atatürkçü, liberal, sosyalist, milliyetçi, ümmetçi,  sunni, alevi, Türk, Kürt, dinli, dinsiz, inançlı, inançsız, kısacası her kesim yaşayacak.

Dünya görüşleri, yaşam tercihleri birbirlerinden çok farklı olan her kesim yaşayacak.

Bizlere düşen hoşgörü gösterip, birbirimize tahammül edip, bir arada yaşamayı başarmak.

Türkiye’yi her fikrin, her renkten çiçeğin bir arada özgürce yaşadığı bir demokrasi bahçesi yapmak.

Bunun için de ilk olarak yapılması gereken Türkiye’yi bölen Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nı sonlandırmak.

Onun yerine Türkiye’yi birleştirip bütünleştirecek olan Türkiye İttifakı’nı kurmak.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU