İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) bugün yayımladığı bir raporda, IŞİD’in Suriye’nin bazı bölgelerini kontrolü altında tuttuğu dönemde kaybolan kişilerin akıbetleri sorununun Suriyeli yetkililer tarafından öncelikli olarak ele alınması gerektiğini belirtti.

Kuruluş, daha önce IŞİD’in kontrolü altındaki bölgelerin fiili denetimini ele geçiren yetkililere, “ailelerle bilgi paylaşımını bir öncelik haline getirerek, kayıplar sorununu ele alacak ve ailelerin vakalarını kaydettirmelerine olanak sağlayacak resmi bir sistemin oluşturulmasına yardımcı olma” çağrısı yaptı.

HRW, bir dönem IŞİD hakimiyetinde bulunan ancak daha sonra SDG kontrolüne geçen bazı bölgelerde kayıp yakınlarının taleplerineyse “çok nadir” yanıt verildiğini kaydetti.

Kendileriyle görüşen kayıp yakınlarının yaşadıklarını aktaran HRW’nin yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

Suriye’nin kuzeydoğusunda yaşayan insanlar, Kürt güvenlik gücü olan Asayiş’ten, yerel sivil konseylerden, yetkili makamlardaki kişilerden, hastanelerden, toplu mezarları açan ilk yardım çalışanlarından bilgi edinmeye çalışmış ancak sorularına nadiren yanıt alabilmiş (…) Yakınları halen Suriye hükümetine bağlı güçlerin kontrolü altında olan bölgelerde bulunan insanlar da benzer şekilde, kendilerine ya hiç bir bilgi verilmediğini ya da sorularının IŞİD’in bütün esirlerini öldürdüğüne ilişkin spekülasyonlarla yanıtlandığını anlattı. Aileler İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne, yakınları öldürülmüş olsa bile yaslarını tutabilmek için cenazeleri teslim almak ve uygun şekilde defnetmek istediklerini belirtti.

Kuruluş şu an Suriye’nin kuzeydoğusundaki fiili yetkililerin hepsinin “IŞİD’in hüküm sürdüğü dönemde kaybolan insanların akıbetleriyle ilgili bilgi toplamak amacıyla kendi kontrol ettikleri bölgelerde merkezi bir birim ya da sivil bir yapı oluşturması” gerektiğini kaydetti.

Yetkililerin ayrıca “toplu mezarları, en iyi adli tıp uygulamalarını ölçü alarak korumak için kaynak ayırması ve IŞİD tarafından zorla alıkonan insanların akıbetleriyle ilgili bilgileri gözetimleri altındaki IŞİD şüphelilerinden hukuksuz sorgulama tekniklerine başvurmadan toplamayı bir öncelik haline getirmesi gerektiği” ifade edildi.

Açıklamada, “Başta Suriye hükümeti olmak üzere, Suriye’deki ihtilafın tüm tarafları on binlerce insanın keyfi olarak zorla alıkonmasına ve zorla kaybedilmesine katkıda bulundular” iddialarına yer verildi.

HRW Ortadoğu Direktör Yardımcısı Joe Stork, “IŞİD’in askeri yenilgiye uğratılmasının üzerinden neredeyse bir yıla yakın zaman geçmiş olmasına rağmen, yetkililerin bu kişilerin akıbetlerinin ne olduğuna ilişkin bilgileri açığa çıkarmayı hala bir öncelik olarak görmemesi, ailelerinin ıstıraplarını daha da artırıyor” dedi.

“IŞİD Tarafından Kaçırıldılar: Suriye’nin Kayıpları Ortaya Çıkarılamıyor” başlıklı 57 sayfalık rapor, IŞİD yenilgiye uğratılmadan önce örgüt tarafından yakalanmış ve son olarak bu grubun gözetimi altındayken kendilerinden haber alınmış kişi veya gruplara ait 27 vakaya odaklanıyor.

Bu kişi ve gruplar arasında aktivistler, insani yardım çalışanları, gazeteciler ve IŞİD karşıtı değişik gruplardan savaşçılar bulunduğu belirtiliyor.

Kayıp kişilerin tam sayısı bilinmemekle birlikte, Suriye İnsan Hakları Ağı’nın (SNHR) IŞİD tarafından alıkonmuş ve akıbetleri bilinmeyen kişilere ait 8 bin 143 vakayı belgelediği ifade ediliyor.

Independent Türkçe