İsmailağa’nın “TOKİ fetvası” böyle verildi: Yetkilileri çapraz sorguya aldık

İsmailağa'nın tartışılan TOKİ fetvasını nasıl verdiği ortaya çıktı. TOKİ yetkilileriyle konuştuğunu söyleyen İsmailağa Fıkıh Kurulu Üyesi Ahmed Polat, bilgi aldığı kişilerin üst düzey yöneticiler olduğuna dikkat çekerek "Çapraz sorguya aldık" dedi

Diyanet İşleri Başkanlığı ve İsmailağa Cemaati’nin TOKİ projesiyle ilgili verdiği fetvalar tartışılmaya devam ediyor.

İnsanları faize yönlendirmekle suçlanan her iki yapı da başka cemaatler tarafından eleştiriliyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Faizin 1 kuruşu bile caiz değil"

İsmailağa Cemaati, kendisine yöneltilen eleştirilere cevap verdi.

TOKİ projesiyle ilgili fetvayı veren isimlerden biri olan İsmailağa Fıkıh Kurulu Üyesi Ahmet Polat, projenin faizli olmadığını belirterek fetvasının arkasında durdu ve söz konusu fetvayı hangi yöntemi kullanarak verdiklerini açıkladı.

Faizin bir kuruşuna bile helal diyemeyeceklerini belirten Polat, “Kim yaparsa yapsın faizin 1 kuruşu asla ve katta caiz olmayacaktır. Bu faizi veren ister devlet olsun, ister vakıflar olsun, ister başka kurumlar olsun… Kim olursa olsun, 0.49 bile değil 0.0001 bile olsa eğer bu faiz talebi varsa kesinlikle caiz değildir ve hiç kimsenin bu noktada helal deme lüksü olamayacaktır” dedi. 

"Diyanet'in fetva gerekçesi garip, meseleyi etraflıca tahlil etmemişler"

Konuyla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı’nın verdiği fetvada öne sürdüğü gerekçelere katılmadıklarını ifade eden Polat, “Hiçbir zaman enflasyonun altında da olsa üstünde de olsa akit anında şart koşulan bir fazlalık helal olmayacak. Diyanet fetva verirken enflasyonun altında olmasından dolayı ‘Bu reel faiz değildir’ anlayışıyla hareket ediyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Diyanet’in izahlarını doğru kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu. 

 

Polat’a göre Diyanet bu meseleyi etraflıca tahlil etmedi. Kurumun gerekçesini “garip” olarak nitelendiren Polat, “Faiz olduğunu kabul ediyor. Halbuki bu sistemi yetkililerden detaylı bir şekilde irdeleyerek sorsalardı aynı cevabı vereceklerdi” ifadelerini kullandı.

Polat, bağlı olduğu cemaatin daha önce TOKİ’ye fetva vermediği halde Sosyal Konut Projesi’ne neden fetva verdiğini şu sözlerle anlattı:

"Bilgileri işi dizayn edenlerden aldık"

Çok soru geldiği için bu meselemizi gündeme aldık ve bununla ilgili araştırmalar yaptık. Bununla ilgili yetkili mercilerle görüştük ve 3 farklı noktadan teyitlendirilecek şekilde bilgiler aldık. Bu, falanca noktadaki bir alt seviyedeki bir memur değil. Direkt gerek TOKİ gerek Emlak Konut olsun, yönetim kurulu seviyesindeki insanlarla veya onların özel kalemleriyle bilgi alışverişinde bulunduk. Türkiye’deki vatandaş olarak, bilgi edinme hakkımızı kullanarak bu noktada kendilerinden bilgiler talep ettik ve bu bilgiler neticesinde onlara bir takım sorular sorduk.

Alt seviyelerden, işi hiç bilmeyen falanca noktadaki bir memur veya bir veznedar değil bizatihi işi ortaya koyan, işin dizaynını tertip eden kimseler tarafından verilen bilgiler neticesinde hareket ediyoruz. Hiçbir fetvamızda zayıf, birincilliği olmayan kaynaklarla amel etmemekteyiz. 

"Yetkilileri sıkıştırdık, çapraz sorguya aldık"

Yetkililerle görüşenlerden birinin kendisi olduğunu söyleyen Polat, “Sıkıştırdık, tabiri caizse bu konuda sistemi daha iyi anlamak için bir çarpraz sorguya tabi tuttuk karşımızdaki muhatapları. Ve bu noktada bize cevaplar verdiler” dedi.

“Bu kadar bilgiyle yetinmedik, her zaman onları bir çapraz sorguda tutmaya çalıştık” ifadelerini kullanan Polat, “Belki söylediğini yanlışlıkla söylemiştir, başka noktadan yakın misal sorarak acaba teyitli bilgi veriyor mu, üzerine basa basa bu bilgileri aldık” şeklinde konuştu.

 

TOKİ ve Emlak Konut yetkilelilerine sorulan sorular

İsmailağa, TOKİ yetkililerine 10 soru sordu. 

Sorular arasında, hak sahiplerini neden bankaya yönlendirdikleri, banka tarafından sağlanan bir kredi olup olmadığı, belirtilen 0.49 oranının ne olduğu, neden faiz ve kredi ifadesi kullanıldığı, bankanın ne karşılığı ücret alacağı, proje finansmanının nereden sağlanacağı, hak sahiplerinin bankaya yatırdığı taksitlerin hangi hesaba aktarılacağı, taksit gecikmesi durumunda ne olacağı, kaç sözleşme yapılacağı gibi sorular vardı.

"Gitmeden önyargı içindeydik"

Yetkililere “Faiz ibaresini lütfen kaldırın diye tembihte bulunduk” diyen Polat, “TOKİ’nin bu ismi kullanması yanlıştır ama işleyiş helal bir model. Biz bu sistemi yetkililerle görüştüğümüz zaman ‘Eski sistemleri gibi illa bir sıkıntı vardır’ önyargısı içindeydik. Ama sorduğumuz sorular o kadar açık bir cevapla döndü ki bize, hoşumuza gitti ve sevindik. Biz bunu senelerce TOKİ’ye söylüyoruz. Dikkat ettiklerini görünce çok hoşumuza gitti. Bunu bilerek veya bilmeyerek yaptılar ama burada kesinlikle faize girme gibi bir durum yok” ifadelerini kullandı.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU