Bugün başlayan yürüyüş Tekirdağ, Batman, Hatay ve Aydın olmak üzere dört koldan başladı. Eş genel başkanlardan Bakırhan yürüyüşün Tekirdağ kolunda yürüyüşe katılırken, Hatimoğulları ise Batman'da başlayan yürüyüşe dahil oldu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Tülay Hatimoğulları, Batman’da yaptığı açıklamada ekonomik krizin derinleştiğini, emekçilerin, işçilerin ve yoksulların temel taleplerini Meclis’e taşıyacaklarını söyledi. Türkiye’de enflasyon ve hayat pahalılığının ağırlaştığını belirten Hatimoğulları, kamu çalışanlarının dahi kira ödeyemez hale geldiğini, Batman’da 26 bin icra dosyası bulunduğunu ifade etti.
"Asgari ücret talebimiz 46 bin lira"
Hatimoğulları, DEM Parti’nin asgari ücret talebinin 46 bin TL olduğunu vurgulayarak, asgari ücretin işçiler masada yokken patron ve iktidar tarafından belirlendiğini söyledi. Açlık sınırının 30 bin, yoksulluk sınırının 90 bin lirayı aştığını hatırlattı.
Batman’daki ekonomik kriz ve işsizliğin artmasıyla tekstil sektöründe çalışan sayısının 50 binden 20 bine düştüğünü söyleyen Hatimoğulları, bunun gençleri göçe zorladığını belirtti. Ayrıca Batman’a kayyum atanmasını eleştirerek, “Atanmış tüm kayyumların geri çekilmesini acilen istiyoruz” dedi.
AK Parti’nin bütçe sunumunu eleştiren Hatimoğulları, iktidarın ülkeyi “cennet gibi gösterdiğini” ancak gerçeğin 50 milyon insanın yoksulluk sınırının altında yaşadığı bir tablo olduğunu belirtti.
Hatimoğulları, “Savaşa değil, barışa bütçe” çağrısı yaparak Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrının önemine vurgu yaptı. DEM Parti’nin, demokratik toplum ve barış için hazırlanan bir bütçeyi savunduğunu, iktidarın bütçesine ise “hayır” oyu vereceklerini açıkladı. Hatimoğulları şunları söyledi:
27 Şubat'ta Sayın Abdullah Öcalan'ın yapmış olduğu barış ve demokratik toplum çağrısı son derece tarihi, son derece önemli bir çağrıdır. Biz parlamentoda da, alanlarda da, meydanlarda da şu haykırışımızdan hiçbir zaman vazgeçmedik. Savaşa değil, barışa bütçe. Biz Türkiye'de barışın tesis edilmesi için demokratik bir toplumun tesis edilmesi için bütçenin önemli olduğunu düşünüyoruz. Bizim için bütçe demek bizim anlayışımıza göre bütçe demek sadece para, sadece rakam demek değildir. Bütçe demek bir ülkenin demokratik bir şekilde yönetilmesi demektir aynı zamanda. Bütçede demek, kadınların şiddet görmediği, eşit işe eşit ücret alabildiği bir bütçeleme sistemi demektir. Bütçe demek, işçinin, emekçinin onurlu bir şekilde hayatını yaşayabilmesi demektir. Bizim için bütçe demek, Kürt halkının kendi ana diliyle eğitim görmesi ve Kürt halkının kendi ana diliyle her yerde kendini özgürce ifade etmesi demektir. Bütçe demek bir yönetim anlayışıdır. Planlama, bütçeleme yönetim anlayışına göre yapılır. Bu nedenle biz iktidarın bütçesine, son gün yapılacak oylamada hep beraber savaşa, ranta ayrılan bütçeye hayır diyeceğiz, hayır diyeceğiz, hayır diyeceğiz.
"Bütçenin büyük kısmı silahlanmaya ayrılıyor"
Marmara kolu Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde, Eş Genel Başkan Tuncer Bakırhan’ın katılımıyla Kızılpınar semtinden yola çıktı. Sabah erken saatlerde bir araya gelen kalabalık, “Ekmek, barış, özgürlük”, “Jin, jiyan, azadî” ve “Nan, aşitî, azadî” sloganları eşliğinde Mezopotamyalılar Derneği’ne kadar yürüdü.
Yürüyüşün ardından kitleye seslenen Bakırhan, Türkiye’nin birçok noktasından Ankara’ya doğru yürüyen DEM Parti’lilerin ortak talebinin “adaletli bir bütçe” olduğunu vurguladı. Meclis’te görüşülen 2026 bütçesinin “emekçilerin, kadınların, gençlerin, asgari ücretlilerin, çiftçilerin ve küçük esnafın sorunlarını görmezden geldiğini” dile getiren Bakırhan, hükümeti sert sözlerle eleştirdi. “İktidarın bütçesinde emekçiler yok, emekliler yok, öğrenciler yok” diyen Bakırhan, Meclis’te yürüttükleri mücadelenin bu kesimlerin sesi olmak için sürdüğünü belirtti.
Bakırhan, bütçenin büyük kısmının “faiz lobilerine, sermayeye ve silahlanmaya” ayrıldığını söyleyerek, öğrenciler ve kadınlar için yeterli kaynak bulunmadığını, asgari ücretli ve emeklilerin ise geçinemediğini ifade etti. Türkiye’de artan yoksulluğa, beslenme sorunları nedeniyle eğitimde yaşanan aksamalara ve birçok hanenin kira ve temel ihtiyaçlarını karşılayamadığına dikkat çekti.
Bakırhan şöyle konuştu:
Meclis’te bütçe konuşmalarında çok önemli bir şey söyledik. Dedik ki ne güzel Sayın Öcalan bir eşik açtı, bir kapı araladı. Türkiye'de barışın olması için çok büyük bir sorumluluk üstlendi. Ne güzel PKK kendini feshetti. Silahlar bırakılıyor, bırakılacak. Türkiye iç barışını sağlayacak. Bu sermaye silaha, faiz lobilerine vermiş olduğunuz milyarlarca doları emekçiye ezilene asgari ücretliye verin dedik. Biz öyle dedik ama onlar tam tersine bütçede silah milli savunma giderleri için yüzde 34 artış yaptılar. Ya barışın tartışıldığı bir yerde sen silahlanmaya niye yüzde 34 bütçeden pay ayırırsın? Değil mi? Çatışma olmayacak. Şiddet olmayacak. Şiddetin ve çatışmanın olmayacağı bir Türkiye'de bütçe kime ayrılır? Emekçiye ayrılır. Ezilene ayrılır. Onlar tersini yapıyorlar. Yani sizi yok sayıyorlar. Sizin geçiminizi düşünmüyorlar. Sizin o zorla okullara gönderdiğiniz çocuklarınızın ne yediği, ne içtiği ile ilgili değiller. Var yok kendileriyle ilgileniyorlar. Gelecekleriyle ilgileniyorlar. Koltukları ve iktidarları İle ilgileniyorlar.
Asgari ücret ve emekli maaşlarına ilişkin taleplerini de yineleyen Bakırhan, DEM Parti’nin en düşük maaşların 46 bin TL olması gerektiğini savunduğunu, yoksul ailelere gelir desteği sağlanmasını ve öğrencilere günde bir öğün ücretsiz yemek verilmesini talep ettiklerini söyledi. “CEO’lara, faiz lobilerine, operasyonlara para var ama öğrenciye bir öğün yemek için yok deniliyor” diyerek hükümeti eleştirdi.
Ekonomik adalet sağlanmadan toplumsal barışın mümkün olmayacağını söyleyen Bakırhan, özellikle yoksul bölgelerde artan intihar vakalarına dikkat çekti. Çatışmasızlık ve barış ortamı konuşulurken savunma harcamalarına bütçede yüzde 34 artış yapılmasını eleştiren Bakırhan, kaynakların silah yerine emekçilere ayrılması gerektiğini ifade etti.
Birleşik mücadele çağrısı yapan Bakırhan, emeklilerin, asgari ücretlilerin, öğrencilerin ve kadınların bir araya gelmesiyle iktidarın bu talepleri görmezden gelemeyeceğini belirtti. DEM Parti’nin emekçilerin yanında olmaya devam edeceğini vurguladı.
Konuşmaların ardından kitle halay çekerek eylemi sürdürdü ve Bakırhan ile birlikte yürüyüşün bir sonraki durağı olan İstanbul Esenyurt’a doğru yola çıktı.
ANKA, Independent Türkçe