Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ikinci toplantısını bugün gerçekleştiren "Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu" hakkında ilk kez konuştu. Komisyona katılan siyasi parti temsilcilerine teşekkür eden Erdoğan, "iç cephe" ve "devlet aklı"na dikkat çekti.
Erdoğan, "Türk siyaseti psikolojik bir eşiği daha aştı, bir ön yargıyı daha kırdı. Hangi riske giriyorsak bunun için giriyoruz" dedi. Cumhur İttifakı olarak tüm gövdeleriyle taşın altına girdiklerini ifade etti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik çağrısıyla başlayan, ardından örgütün kendini feshetmesi ve silah bırakma töreniyle devam eden süreçte, Meclis’te kurulmasına karar verilen komisyon 5 Ağustos’ta ilk toplantısını gerçekleştirmişti. "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun ikinci toplantısı ise bugün yapıldı.
Komisyon oy birliğiyle “tam kapalılık” kararı aldı. Toplantı tutanaklarının 10 yıl boyunca kamuoyuyla paylaşılmaması benimsendi. Bugünkü toplantıya İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın da katılarak komisyona sunum yaptı.
"Siyasi desteğe çağrımız olumlu karşılık buldu"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, komisyona ilişkin ilk değerlendirmesini DEİK 38. Olağan Mali Genel Kurulu ve Ustalara Saygı Ödül Töreni’nde yaptı. Konuşmasında komisyonun Türk siyaseti açısından taşıdığı öneme vurgu yaptı.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
Turgut Özal mesajı
"DEİK 38. Genel Kurulu'nda sizlerle olmaktan, 40. yılınızı paylaşmaktan memnuniyet duyuyorum. Tüm iş adamlarımıza şükranlarımı sunuyorum. 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal'ı burada özellikle yad ediyorum. Kendisi çok farklı bir cumhurbaşkanıydı. Onca engele rağmen Türkiye önünde yeni ufuklar açmış, devrinin ötesinde hizmetler yapmış bir siyaset ve devlet adamıydı. DEİK Türk iş dünyasının lokomotif kuruluşu olarak 40. yılını kutluyor. DEİK bugün devasa bir çınara dönüştü. DEİK ailesine başarılarla dolu nice 40 yıllar diliyorum. Özal'ın yadigârı olan DEİK'i güçlü biçimde destekledik."
"Türkiye kendisine güveniyor, inanıyor, özgüvenli bir şekilde hedeflerine sağlam adımlarla ilerliyor"
"Gazze’deki soykırımla başlayan, ardından İsrail’in Lübnan’a, Yemen’e, İran ve Suriye’ye saldırmasıyla artan jeopolitik riskleri çok net okuyoruz. Türkiye için, 86 milyonun tamamı için, yüzünü ülkemize çevirmiş mazlumlar için en doğrusu neyse onu kararlılıkla hayata geçiriyoruz. Ne zulme sessiz kalıyoruz ne de macera peşinde koşuyoruz. Ne pısırık davranıyoruz ne de muhalefetin kışkırtmalarına prim veriyoruz. Kendi ülkesini Batılı televizyon kanallarına şikâyet eden ezik siyasetçiler gibi değil, hadiselere Ankara merkezli bakarak politikalarımızı belirledik. Türkiye barış masalarının aranan aktörü haline geliyor. Türkiye kendisine güveniyor, inanıyor, özgüvenli bir şekilde hedeflerine sağlam adımlarla ilerliyor."
"Türk siyaseti psikolojik bir eşiği daha aştı"
"İç cephemizin tahkimatına yönelik çabalarımızda da güzel haberler alıyoruz. Terörsüz Türkiye sürecimizde bu hafta yeni bir evreye daha geçildi. Sürece siyasi desteği çağrılarımız olumlu yanıt buldu. TBMM’de bir komisyon kuruldu. Böylece Türk siyaseti psikolojik bir eşiği daha aştı, bir ön yargıyı daha kırdı. Demokratik zeminde meseleleri konuşarak çözme yolunda kıymetli bir adım daha attık. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun başlamasından büyük memnuniyet duyuyoruz. Komisyona katılan siyasi partilerin temsilcilerinin ilk toplantıda verdikleri yapıcı mesajları takdirle karşılıyoruz. İlk güne hâkim olan müspet atmosferin ilerleyen günlerde daha da güçlenmesini ümit ediyoruz."
"Türkiye’nin yarım asırlık terörle mücadelesinin yaklaşık faturası 2 trilyon dolardır"
"Bugün de Milli Savunma Bakanımız, İçişleri Bakanımız ve MİT Başkanımız davet üzerine komisyona bilgi verdiler. Bölgemizde yeni oyunlar oynanırken Türkiye’nin bu oyunları bozacak adımları kararlılıkla atması devlet aklının bir gereğidir. Etrafımızı saran bu ateş çemberinden mevzi kazanımlarla değil, ancak stratejik bir yaklaşımla birbirimize güvenerek, inanarak, güçlü bir irade koyarak çıkabiliriz. Hangi riske giriyorsak bunun için giriyoruz. Cumhur İttifakı olarak yalnızca elimizi değil, tüm gövdemizi taşın altına bunun için koyuyoruz. Türkiye’nin yarım asırlık terörle mücadelesinin yaklaşık faturası 2 trilyon dolardır. Terör, sivil siyaseti de yıllarca baskı altında tuttu. Ülkemizde ve bölgemizde yeni bir dönemin kapılarını açmak istiyoruz. Zarfımız birlik, mazrufumuz kardeşliktir."
Independent Türkçe