İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu hakkında “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası ve siyasi yasak talep etti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İmamoğlu, İBB’ye yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmaları kapsamında tutuklanarak görevden uzaklaştırılmıştı. Kamuoyuna yansıyan bir diğer süreç ise, Kıbrıs’taki University College of Northern Cyprus’tan İstanbul Üniversitesi’ne yaptığı yatay geçişin usulsüz olduğu iddiasıydı. Bu iddiaya ilişkin diploma iptal edilmiş, İmamoğlu ise yürütmenin durdurulması ve kararın iptali için dava açmıştı. Dava halen İdare Mahkemesi’nde devam ediyor.
İddianamenin detayları
Hazırlanan 20 sayfalık iddianamede olay tarihi olarak İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde yüksek lisansa başladığı 10 Eylül 2014 ile 18 Ocak 2024 arasındaki süreç gösterildi. Savcılık, delil olarak Yükseköğretim Denetleme Kurulu’nun raporu, İstanbul Üniversitesi ve İstanbul İl Seçim Kurulu yazışmaları, okul belgeleri ve tanık beyanlarına yer verdi.
Soruşturmanın, 18 Eylül 2024’te CİMER’e yapılan bir ihbarla başladığı kaydedildi. İhbarda, İmamoğlu’nun yatay geçişinin gerekli puanlara sahip olmadan ve özel üniversiteden devlet üniversitesine geçişin mümkün olmadığı bir dönemde yapıldığı iddia edildi. 1 Ekim 2024’te yapılan ikinci ihbarda ise, bir YouTube yayınında İmamoğlu’nun diplomasının sahte olduğuna ilişkin iddiaların soruşturulması istendi.
“Kontenjanlar usulsüz artırıldı” iddiası
İddianamede, Yükseköğretim Kurulu’nun o dönemde yalnızca Doğu Akdeniz Üniversitesi’ni tanıdığı belirtilerek, İmamoğlu’nun mezun olduğunu beyan ettiği University College of Northern Cyprus’un YÖK tarafından tanınmadığı ifade edildi. Fakülte yönetim kurulunun yatay geçiş başvurularını süresinden önce değerlendirdiği ve bazı öğrencilerin listeden silinip yeni kişilerin eklendiği iddia edildi.
Savcılık, bölüm kontenjanının 3 kişi olmasına rağmen 54 öğrencinin kabul edildiğini ileri sürdü. Aynı süreçte, dönemin fakülte yöneticilerinden birinin oğlunun da usulsüz geçiş yaptığına dikkat çekildi.
“Sistemde İmamoğlu’na dair kayıt yok”
Kuzey Kıbrıs’ta yer alan Doğu Akdeniz Üniversitesi’nden alınan bilgiye göre, İmamoğlu’nun öğrenci kayıtları sistemde bulunmuyor. Öğrenci İşleri Müdürü Yağmur Tümer’in beyanına göre, sınavsız öğrenci alımı 1986’dan itibaren kaldırılmıştı ve belgeler 10 yıl saklanıyordu. Ancak İmamoğlu’na ait herhangi bir kayıt bulunamadı.
Savcılık: “Sahteciliğe uğramış belge düzenlendi”
İddianamede, yatay geçişin İstanbul Üniversitesi tarafından kabul edilmesinde, gerçeğe aykırı belgelerin kullanıldığı öne sürüldü. Transkriptin, University College of Northern Cyprus’a ait olduğu halde İmamoğlu, Doğu Akdeniz Üniversitesi öğrencisiymiş gibi İstanbul Üniversitesi’ne kaydedildi. Savcılık bu durumun “şeklen doğru ancak içerik bakımından sahte” belge yaratılması anlamına geldiğini belirtti.
İddianamede, İmamoğlu’nun bir konuşmasında “geçiş yapanları duyduğumda şok oldum” sözlerine atıf yapılarak, o dönemde kendisinin de geçişin mümkün olmadığını bildiği iddia edildi. Buna rağmen kamuoyunda farklı bir algı oluşturduğu öne sürüldü.
“Zincirleme şekilde sahtecilik” suçlaması
Savcı, İmamoğlu’nun usulsüz alınan diplomayı yüksek lisans başvurularında, askerlik işlemlerinde ve seçim sürecinde kullandığını belirterek, bu eylemlerle zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğini iddia etti.
İddianamede ayrıca, diploma düzenleme sürecine dahil olduğu düşünülen birçok kişiyle ilgili ayrı bir soruşturma dosyasının yürütüldüğü bilgisine yer verildi.
Ne olmuştu?
Ekrem İmamoğlu’nun diploması, kamu kurumlarında yıllardır geçerli sayılmış; seçimlerde aday olmasına, askerlik yapmasına ve yüksek lisansa kabulüne engel teşkil etmemişti. Ancak 2025 yılı başında diploma iptal edilmiş, ardından ceza soruşturması açılmıştı.
Independent Türkçe