Açıklamada Öcalan’ın, Kürt halkının tarihi şahsiyetlerine hakaret ettiği öne sürülürken; PKK’nin tasfiyesinin desteklendiği belirtildi.

DBP ise bu açıklamaya sert tepki vererek HAK-PAR’ı “tarihin yanlış tarafında durmakla” suçladı.

HAK-PAR: Öcalan hâlâ irade olarak görülmemeli

Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR), 7 Haziran 2025 tarihinde yaptığı yazılı açıklamada, Abdullah Öcalan’ın PKK’nin 12. Kongresi’ne gönderdiği ve 25 Nisan 2025 tarihini taşıyan mektubu sert sözlerle eleştirdi.

Açıklamada Öcalan’ın mektubunda, Kürt halkının özgürlük mücadelesine öncülük eden Şeyh Said, Said-i Kurdi, Seyit Rıza, Bedirxaniler ve Barzaniler gibi şahsiyetleri “Judenrat” benzetmesiyle aşağıladığı iddia edildi. HAK-PAR, bu ifadelerin “eşi görülmemiş bir teslimiyetin dışavurumu” olduğunu savundu. Açıklamada şu ifadeler öne çıktı:

Kürtleri ‘kültür kalıntısı’, Kürdistan’ı ise ‘çöplük’, ‘mezarlık’ olarak gösteren Abdullah Öcalan’ı hâlâ söz sahibi bir ‘irade’ olarak görenler artık uyanmalıdır.

HAK-PAR, Öcalan’ın Türkiye’nin güvenlik kurumlarıyla ilişkili olduğunu öne sürerek, PKK’nin kuruluşunun devlet destekli bir proje olduğunu savundu. Açıklamada ayrıca PKK’nin silah bırakması ve tasfiyesinin desteklendiği belirtilirken, Kürt halkına karşı “yeni tuzaklar” kurulduğu ifade edildi:

Devlet/Öcalan projesi, PKK’nin tasfiyesiyle son bulmayacak, yeni formatlarla Kürt hareketinin gelişimini engellemeye çalışacaktır. ‘Demokratik ulus’, ‘ortak vatan’, ‘komünalizm’ gibi kavramlarla Kürt halkı kolektif haklarından uzaklaştırılmak isteniyor.

HAK-PAR, bu sürecin ancak legal, demokratik ve kitlesel bir mücadele aracıyla aşılabileceğini belirtti ve farklı Kürt yurtsever çevreleri partileri çatısı altında birleşmeye çağırdı.

DBP: HAK-PAR, halkın değerlerine düşmanlık yapıyor

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ise HAK-PAR’ın açıklamasına 8 Haziran’da yaptığı yazılı bir açıklamayla yanıt verdi. DBP, HAK-PAR’ı “tarihin yanlış tarafında durmak” ve “Kürt halkının özgürlük mücadelesine zarar vermek”le suçladı. DBP açıklamasında, Abdullah Öcalan’ın PKK Kongresi’ne gönderdiği perspektif metninin derinliğini kavrayamayan HAK-PAR’ın, “ırkçı ve ulusalcı” bir üslupla hareket ettiğini savundu:

Bu köhne zihniyet, Sayın Öcalan üzerinden yürütülen kirli propagandada ırkçı, ulusalcı kesimlerle ortak bir dil, üslup ve ruh taşımaktadır.

DBP, HAK-PAR’ın politik tutumunu “özgürlük hareketinin karşıtlığı üzerine var olmaya çalışan bir çizgi” olarak tanımladı ve bu yaklaşımın halk nezdinde hiçbir karşılığı olmadığını vurguladı.

Açıklamada ayrıca şu ifadeler dikkat çekti:

Bu halk karşıtı çizginin dün olduğu gibi bugün de Kürt halkının nezdinde karşılığı yoktur. Kürt halkı özgürlüğe koşarken, bu zihniyetin bir kez daha kirli yüzünü göstermesi şaşırtıcı değildir.

Independent Türkçe