Uzaylı yaşam arayışına katkı sunmayı amaçlayan bilim insanları, uzak gezegenlerin "uzay pusunu" oluşturdu.

Bu pus su açısından zengin ötegezegenlerde, yani Güneş sistemimizin dışındaki dünyalarda görülen puslu gökyüzünün simülasyonu. Bu puslu durum, bu gezegenlerin gözlemlenmesini engelleyerek orada neler olup bittiğini anlamayı zorlaştırabiliyor.

Pus, gezegenin koşullarını da etkileyebiliyor. Atmosferde pus veya başka parçacıkların olması sıcaklığı, ışık miktarını ve diğer faktörleri çarpıcı bir şekilde değiştirebilirken bu faktörlerden bazıları oradaki uzaylı yaşam açısından ölüm kalım etkisi yaratabiliyor.

Bilim insanları bu ev yapımı pusun diğer gezegenlerin atmosferlerini daha iyi anlamalarını ve gezegenlerin nasıl oluşup büyüdüğünü modellemelerini sağlayacağını umuyor. Bu modeller, pusun gezegenlere ilişkin elimizdeki resmi nasıl çarpıttığını daha iyi anlamamızı sağlayabilir; bu çarpıtmalar gezegenlerin atmosfer yapısına dair yanlış bir fikir verebiliyor.

Bunu yanlış anlamak, örneğin yaşanabilir olma potansiyeline sahip dünyaları kaçırmak anlamına gelebiliyor. Gözlemler yoluyla sıcaklık ve atmosferik koşullar hakkında tahmin yürütüldükten sonra bu tahminler, gezegenin uzaylı yaşama ev sahipliği yapıp yapmadığını belirlemede kullanılıyor.

Johns Hopkins Üniversitesi'nden, çalışmanın ortak yazarı Sarah Hörst, "Güneş Sistemi dışında yaşam olup olmadığı büyük resmi oluşturuyor fakat böyle bir soruyu yanıtlamaya çalışmak farklı türden tüm gezegenlerin, özellikle de çok fazla su içeren gezegenlerin gerçekten ayrıntılı bir şekilde modellenmesini gerektiriyor" diyor. 

Bunu yapabileceğimiz bir laboratuvar çalışması olmaması, muazzam bir zorluk teşkil ediyor ve bu yüzden tüm bu büyük, gösterişli teleskoplarla ulaştığımız verilerden daha fazlasını elde etmek için bu yeni laboratuvar tekniklerini kullanmaya çalışıyoruz.

Ekip, Hörst'ün laboratuvarında özel olarak tasarlanmış bir hazne kullanarak pusu oluşturdu. Yaptıkları pusun gaz içinde asılı duran katı parçacıklardan meydana gelmesi, ışığın gazla etkileşimini değiştiriyor.

Bilim insanları hazırladıkları pusu test etmek adına içinden ultraviyole ışık geçirerek bunları ne kadar emdiğini ve yansıttığını ölçtü. Araştırmacılar pusun, iyice incelenmiş bir ötegezegenin kimyasal imzalarıyla eşleştiğini buldu.

Araştırmacılar farklı gaz karışımlarıyla daha fazla pus üretmeyi ve bunun atmosferleri daha iyi anlamalarını sağlayacağını umuyor.

Çalışma, Nature Astronomy adlı bilimsel dergide yayımlanan "Optical properties of organic haze analogues in water-rich exoplanet atmospheres observable with JWST" (JWST'yle gözlemlenebilen ve su açısından zengin ötegezegenlerin atmosferlerindeki organik pus analoglarının optik özellikleri) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/space

Independent Türkçe için çeviren: Büşra Ağaç