Sanırım yazarlarımız arasında Gabriel García Marquez'in romanı Kırmızı Pazartesi'den (Chronicle of a Death Foretold) en az bir kez alıntı yapmayan yoktur.
Bu hikâye, her ne kadar birçok durumda kullanışlı olsa da Kolombiya'da yayımlanan bir günlük gazetenin haberinden ibaretti.
Haberde, romanın sonunda değil, hemen başında öldürülen Lübnan kökenli kahraman Santiago Bin İbrahim Nassar'ın intikamını almak için işlenen cinayetler anlatılıyor.
Bundan sonra olaylar beklendiği gibi adım adım gelişiyor.
Lübnan'da neredeyse her gün yaşanan olaylar, kötü şöhretli bu cinayeti andırıyor.
Katil, suçunu önceden duyuruyor ve köy halkı bunu engelleyemiyor, kapalı kapılar ardında kınamakla yetiniyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İsrail her zaman öldürme kurallarına ve suç işleme adabına uymaya özen gösteriyor.
Kurbanın adını ve adresini önceden açıklıyor, öldürme gerekçelerini sıralıyor ve Lübnan'ı paniğe sürüklüyor.
Başkentinin dış mahallelerinden geçerek doğudan güneye uzun bir cenaze alayı oluşmasını sağlıyor. Kim bilir belki ölüm haritası korkularla birlikte daha da genişleyebilir.
Lübnanlılar, başka hiç kimsenin sahip olmadığı bir ayrıcalığa sahipler.
Öyle ki balkonlarından ya da suç mahalline bizzat giderek savaşları ve cinayetleri izleyebiliyorlar.
Her patlamadan sonra seyircilerin, sanki heyecan verici bir film izlemek için sıraya girmiş gibi toplandıklarını görmediniz mi?
Suç zirvesine ulaştığında, Marquez için her şey anlamsız hale geliyor.
Roman, suçtan ziyade, köylülerin suça karşı tutumlarını öne çıkarıyor.
Kimse bu işe karışmak ya da suç ortaklığı yapmak istemiyor.
Cinayet işleyen ikizler ise hangi cezayı alacaklarını zaten biliyorlardı.
Derhal çıkacak bir af umuduyla üç yıl hapis alacaklardı.
Kolombiya'daki adalet sistemi, hukuk, adalet ve diğer tüm eş anlamlıları gibi, işleri yönetmek ve insanların davalarını kolaylaştırmak için resmi bir araçtan ibaretti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bir cinayetin tüm insani kurallarına uymaya özen gösteriyor.
Kurbanlarını içinde bulundukları binaları başlarına yıkmadan önce uyarıyor.
Onlara sığınacak başka yerler bulmaları için zaman tanıyor.
Lübnan şimdiye kadar Gazze'deki kemik kırıcıya benzer özel bir muamele gördü.
İşgalciler taktik değiştirip üslerine geri dönerken bize gece gündüz sirenlerin çaldığı tatbikatlar bırakarak, küçük ülkelerin kaderini hatırlatıyorlar.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
