Sakız çiğnemek enerji tüketimini yüzde 15 artırıyor

Yumuşak ve sert sakız arasında fark var

Araştırmacılara göre boş durmak yerine sakız çiğnemek iyi bir seçenek olabilir (Unsplash)

Birleşik Krallık'taki Manchester Üniversitesi'nden Adam van Casteren ve meslektaşları, sakız çiğnemenin ne kadar enerjiye mâl olduğunu ortaya çıkardı.

Sakızın enerji kullanımını ne kadar artırdığını öğrenmeye yönelik bir deney tasarlayan araştırmacılar, vücudun enerji tüketiminin sakız çiğnerken yüzde 15 kadar arttığını keşfetti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Deneye katılan 15 ila 45 yaşındaki 21 kişi, 15 dakika boyunca sakız çiğnedi. Bu esnada başlarına yerleştirilen kubbe şeklindeki bir cihazla enerji tüketimleri ölçüldü.

Kubbenin içindeki bir monitör, oksijen alımını ve salınan karbondioksit miktarını ölçüyordu. Van Casteren, "Bu bilgiyi ne kadar enerji harcandığını hesaplamak için kullanabilirsiniz" dedi.

Sakızların tatsız, kalorisiz ve kokusuz olmasına özen gösterildi.

Van Casteren, "Bu sayede sindirim sistemi, normalde olduğu kadar aktif hale gelmedi" ifadelerini kullandı:

Sadece çiğnemeyi veya bu eyleme elimizden geldiğince yakın olanı ölçmek istedik.

Her katılımcıdan, biri yumuşak ve diğeri sert olmak üzere iki tür sakız çiğnemesi istendi. Ekip bununla sakızın özelliklerinin enerji tüketimi üzerindeki etkilerini karşılaştırmayı amaçladı.

Hakemli bilimsel dergi Science Advances'ta yayımlanan bulgular, yumuşak sakızı çiğnemenin enerji tüketimini yaklaşık yüzde 10, sert sakızı çiğnemeninse yüzde 15 artırdığını gösterdi.

Ekip, sakızın özelliklerindeki küçük bir değişikliğin enerji harcaması üzerinde böyle kayda değer bir etki yaratmasını ilginç bulduklarını belirtti.

Biftek ve kuruyemiş gibi birçok yiyeceğin parçalanması daha çaba gerektirdiğinden, gerçek yiyecekleri çiğnemek için kullanılan enerji daha da fazla olabilir.

Van Casteren, "Bir sonraki adımda fındık ve tohum çiğnemenin ne kadar enerji harcattığına bakmak istiyorum" diye konuştu.

Birleşik Krallık'taki Bath Üniversitesi'nden Dylan Thompson ise bu artışın genel enerji tüketimi içerisinde küçük bir miktara tekabül ettiğini vurguladı:

Gün içerisinde çiğneme süresi nispeten kısa. Bu nedenle toplam günlük enerji harcamasının yüzde 1'inden daha azına katkıda bulunur.

Bu tür araştırmalar insanın evrimsel tarihinin daha iyi anlaşılmasında da rol oynayabilir.

Çiğneme söz konusu olduğunda insanlar epey aykırı bir tür. Bazı araştırmalar, günde sadece 7 dakikayı çiğnemek için harcadığımızı gösteriyor.

Buna karşılık, dağ gorilleri, keçi ve inek gibi geviş getiren hayvanlar uyanık oldukları zamanın yüzde 90'ını çiğneyerek geçirebilir.

Çiğnemeye ayrılan enerji miktarını azaltmak için insanlar daha az lifli veya çiğnenebilir gıdalara yönelmiş olabilir.

 

Independent Türkçe, New Scientist, Science.org

Derleyen: Çağla Üren

DAHA FAZLA HABER OKU