Kılıçdaroğlu: Muhafazakar genç kadın kardeşlerim, CHP eski CHP değil, siz de eski siz değilsiniz

"Artık beraberiz, artık birlikteyiz. Aynı değerleri savunuyoruz. Buna da inanmanızı isterim"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu. Konuşmasında Erdoğan'ın Gezi eylemleri ile ilgili sözlerini eleştiren ve muhafazakâr fwnç kadınlara seslenen Kılıçdaroğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin enflayon hakkındaki açıklamasının dagerçeğin itirafı olduğunu söyledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kılıçdaroğlu konuşmasına, "Hiç kimse şunu unutmasın. Bu topraklarda umutsuzluğun yeşermesine asla izin vermeyeceğiz. Bu topraklar bereketli topraklar, alın teri gören topraklar, şehit kanı gören topraklar. Bu toprakların ruhunda umut vardır, gelecek vardır, helalleşme vardır, kucaklaşma vardır. Bunu yapacağız" sözleriyle başladı.

"Allah'ın yarattığı en değerli varlık olarak bakacağız"

Salondaki heyecanın alanlara da taşınmasını isteyen CHP lideri, "Alanda heyecan var. Vatandaşlarımız sizleri bekliyor. Birimiz iki, ikimiz dört olacağız. Dördümüz altı olacağız, onumuz yirmi olacağız. Birimiz binlerce olacağız. Bu ülkenin geleceğini inşa edeceğiz. Bu ülkede demokrasiyi inşa edeceğiz. Hiç kimsenin kimliğini, inancını, yaşam tarzını siyasete alet etmeyeceğiz. İnsana insan olarak bakacağız, Allah'ın yarattığı en değerli varlık olarak bakacağız ve ona hizmet etmekten onur duyacağız, gurur duyacağız" diye konuştu.

 Diyabet hastalarının sorunlarına değinen Kılıçdaroğlu, diyabet hastalarının sağlık harcamaları ile ilgili düzenlemelerin kendi iktidarları döneminde yapılacağını söyledi.

"Bütün çiftçilere elektriği bedava vereceğiz"

Konya ziyaretinde vatandaşların sorunlarını dinlediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, tüm Türkiye'de çiftçilere elektriği ücretsiz vereceklerini söyledi.

Kılıçdaroğlu, "Allah'ın güneşi bedava. Petrol yok, kömür yok. Güneş var o da bedava. Kooperatif şeklinde örgütleneceksiniz, kooperatif size bedava elektrik verecek artan elektriği de satarak gelir elde edeceksiniz" dedi.

"SADAT ve benzerlerinden asla çekinmeyin"

SADAT ve seçim güvenliği konusunda vatandaşların kaygılarını dile getirdiklerini söyleyen CHP lideri, "Biz hayatta olduğumuz sürece, son CHP'li hayatta olduğu sürece, SADAT ve benzerlerinden asla çekinmeyin, asla korkmayın. Çünkü biz Kuvayi Milliyeciyiz" diye konuştu.

Milliye4tçi ve ülkücü seçmenlere de seslenen Kemal Kılıçdaroğlu, "Sizin desteklediğiniz kişi, geçmişte ‘Türk bayrağını kaldıracağım' diyen kişinin yanında biz onun karşısındayız. ‘Ben Türkçeyi kaldıracağım, Arapçayı getireceğim' diyen adam onların yanında. Biz Türkçemizi kendi bayrağımız yapacağız. Onlar ‘Türkiye Cumhuriyeti devletini kaldıracak, yerine ‘Asrika' diye bir devlet kuracağız' diyorlar, biz Türkiye Cumhuriyeti devletini sonuna kadar savunacağız. Görkemli bir devlet yapacağız" dedi.

"Onu (SADAT Başkanı) o toplantılara çağıran adamdan bu ülkeye bir fayda gelmez"

Bunları söyleyen kişinin devletin en mahrem sırlarının tartışıldığı toplantıda MİT Müsteşarı'nın yanında oturduğunu kaydeden CHP lideri, "Erdoğan'ın danışmanı olarak oturuyor. Bunları söyleyen adamın o masada ne işi var. Erdoğan, ‘tanımıyorum' demişti. Masadaki fotoğrafı yayınladım. Onu o toplantılara davet eden adamdan bu ülkeye zarar dışında hiç bir fayda gelmez. Bunların tamamını bitireceğiz" şeklinde konuştu.

"Artık hiçbir yer kale değil"

Kayseri'de aralarında daha önce farklı partilerde siyaset yapmış kişilerin de olduğu 700 kişinin CHP'ye  üye olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, "Artık hiçbir yer kale değil. Artık her yerde, her ortamda CHP vardır. Göreceksiniz, Kayseri'de de olacak, Konya'da da olacak. 81 ilde de olacak. Bütün vatandaşlarınızla kucaklaşacağız. Onlar vatandaşa gidemiyor, biz gidiyoruz. Biz bu ülkede var olan bütün sorunları çözmeye talibiz. Biz bunlar gibi zenginleşmek için değil, bu milletin hizmetkarı olmak için iktidarı istiyoruz" dedi.

"İzlerken gözlerim yaşardı"

Erciyes Üniversitesi'nin bahar şenliğinde binlerce öğrencinin bir ağızdan İzmir Marşı'nı söylediği görüntüleri izlerken gözlerinin yaşardığını söyleyen CHP Genel Başkanı, "O evlatlarımızın bu ülkede umudu nasıl büyüttükleriniz gösterdi bize. O şenliğe katılıp İzmir Marşı'nı okuyan bütün gençlerin tek tek alınlarından öpüyorum. Sizi iyi  ki varsınız. Onlar Türkiye Cumhuriyeti'ni büyütecek, itibar kazandıracak olanlardır" diye konuştu.

Gençlere seslenen Kılıçdaroğlu, "İktidar değiştiğinde tweet atarsam acaba başım derde girer mi?' diye sakın düşünmeyin. Bizim iktidarımızda, rahatlıkla bizleri eleştirebileceksiniz. Bizi eleştirdiniz diye sabahın 6'sında asla kapınız çalınmayacak ve gözaltına alınmayacak. Bütün gençlerimiz düşüncelerini özgürce ifade edebilecek. Bunun da sözünü veriyorum" dedi.

"Bize katılın, nehir olup okyanusa akacağız"

Aydın'dan grup toplantısına katılan çiftçilerin büyün sorunları bildiğini ve hepsini çözeceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Yalnız bize katılacaksınız. Biz bir nehir olup okyanusa, yani Türkiye'ye akacağız. Bu ülkeye kim hizmet ediyorsa onun yanında olacağız. Bize katılın, beraber havamızı, suyumuzu ve toprağımızı koruyalım" diye seslendi.

"Burunlarından fitil, fitil getirmezsem bana da Kemal demesinler"

Türkiye'de her gelir grubuna göre uyuşturucu ticareti yapan uyuşturucu baronları olduğunu ve en büyük desteği saraydan ve iktidardan aldığını savunan CHP lideri, "Onlarla fotoğraflar çektiriyorlar. Evlatlarımızı zehirleyen bu uyuşturucu baronlarına da sözümdür. İktidarımızda bütün uyuşturucu baronlarının saltanatına son vereceğim. Onların burunlarından fitil, fitil getirmezsem bana da Kemal demesinler" ifadelerini kullandı.

"Bunlarda evlat sevgisi bile yok"

Sivas'ın Yakupoğlan köyünde 2019 yılında yıkılan okulun yeniden yapılacağı sözü verilmesine rağmen hala yapılmadığını ve 450 öğrencinin 30 kilometre uzaklıktaki köye taşımalı sitemle taşındığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Yakupoğlan köyü muhtarına sesleniyorum. Sen o okulun arsasını bize tahsis et, ben o okulu bir yılda yapıp size teslim edeceğim. Bunların yapamayacağını yapacağız. Bunlarda evlat sevgisi bile yok" dedi.

"Hakkınızın yenmesini istemiyorsanız bize katılacaksınız"

Devlet kurumlarına siyasetin müdahale etmemesi ve liyakatli kişilerce yönetilmesi gerektiğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, TÜİK'e müdahale edilerek enflasyonu düşük göstermesinin sağlandığını savundu. Çalışanlara ve emeklilere düşük maaş vermek için iktidarın bu baskıyı yaptığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Namuslu, ahlaklı olanlar işi bıraktılar. Kişinin hakkını elinden alırsanız, bir yönetici yasalarla kendisine verilen görevi yerine getirmezse suç işlemiş olur. Buna karşıyız, bunu da düzelteceğiz. Memurlara, emekliler, işçiler, dul ve yetimlere sesleniyorum. Hakkınızın yenmesini istemiyorsanız bize katılacaksınız" diye konuştu.

 "Kim çözecek peki devlet çözmeyecekse?"

İktidarın enflasyon için sürekli bahane ürettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Ukrayna ile Rusya savaş halinde. Ukrayna'da enflasyon yüzde 16,4, Rusya'da 17,8. Savaş halindeki iki ülkede enflasyon. TÜİK'in bütün baskılardan sonra kamuoyuna açıkladığı enflasyon ise yüzde 73,50. ENAG'a göre gerçek tüketici enflasyonu ise yüzde 160,76. TÜİK'in açıkladığı Üretici Enflasyonu (ÜFE) yüzde 132,16" dedi.

Hazne ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin ‘enflasyonu sadece devletin çözeceği bir sorun olarak görmüyoruz' dediğini hatırlatan CHP lideri, "Kim çözecek peki devlet çözmeyecekse? Devletin ne olduğunu, nasıl oluştuğunu bilmiyorlar. Enflasyonla mücadelede, fiyat istikrarını sağlamada hangi kurumun yetkili olduğunu da bilmiyorlar. TBMM'nin bu yetkiyi hangi kuruma verdiğini de bilmiyorlar. Bu kadar bilgisiz insanların yönettiği bir ülke maalesef bu durumda. Fiyat istikrarını sağlama görevi Merkez Bankası'nın görevi. Ancak bu yetki elinden alındı" diye konuştu.

"Şimdi de vatandaşı suçlar hale geldiler"

İktidarın yaşanan ekonomik kriz için vatandaşı suçlar duruma geldiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın ‘Sorunun bir tarafında vatandaşlarımızın bir kısmının tasarruflarını hala döviz cinsinden yapmaktaki ısrarları var' sözlerini hatırlatarak, şöyle konuştu:

Bir devlet böyle yönetilemez. Devleti bu kadar bilgisiz, irfansız yönetemezsiniz. Yönetirseniz bu noktaya gelir Türkiye. Acaba Erdoğan hiç bu vatandaşların neden tasarruflarını döviz olarak tuttuklarını düşünüyor mu? Senin yarattığın tablo yüzünden. ‘Tasarrufumu koruyayım' diye. Sen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından neden dolarla borçlandın? Sen Türkiye'deki ihalelere, dolar bazında, euro bazında garantileri nasıl verdin? Kendisini suçlayacağına vatandaşı suçluyor. Türkiye'nin buradan çıkması lazım

"CHP eski CHP değil"

Muhafazakar genç kadınların da CHP'ye katılmasını isteyen Kemal Kılıçdaroğlu, muhafazakar genç kadınlara şu sözlerle seslendi:

Bunların ne yaptığını biliyorsunuz. Gezi olayları dolayısıyla bu ülkenin annelerine, kadınlarına nasıl hakaret edildiğini biliyorsunuz. Yarın döner bunlar size de hakaret eder. Ama biz şuna inanıyoruz;  cennet anaların ayakları altındadır ve kadına saygı duyarız. Size durmadan CHP'yi kötüleyecekler. Şuna inanmanızı isterim. CHP eski CHP değil, siz de eski siz değilsiniz. Artık beraberiz, artık birlikteyiz. Aynı değerleri savunuyoruz. Buna da inanmanızı isterim

Nebati'nin sözleri: Gerçeği ifade ediyor

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin "Bu sitemden sadece dar gelirliler zarar görüyor" şeklinde bir açıklama yaptığını anımsatan Kemal Kılıçdaroğlu, "Kutlamak lazım. Gerçeği ifade ediyor.  Bir ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı ar olan sitemden dar gelirlilerin zarar gördüğünü, onun dışındaki kesimlerin zarar görmediğini itiraf ediyorsa ve bu zarar aynen devam ediyorsa , fakirin, fukaranın korunması konusunda hiçbir önlem alınmıyorsa, bu iktidar kendi kuyusunu kazıyor demektir. Bu iktidarı hep birlikte göndereceğiz ve tepedekini de emekli edeceğiz inşallah" dedi.

Erdoğan'ın artık sarayda yaşadığını ve fakirden aldığını etrafındaki bir avuç zengine verdiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Senin artık bu ülkeye bir faydan olamaz. Hele hele evlatların buradan alıp Amerika'ya götürüyorsa, gökdelenler yapıp çiftlikler alıyorsa, senin bu ülkeye hiçbir faydan olmaz" diye konuştu.

"Cumhuriyet tarihinin en büyük kaynak transferi"

Alt gelir gruplarından tepedeki bir avuç kişiye servet transferi yapıldığını ve bu azınlığın izlenen politikalarla zenginleştirildiğini belirten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinin en büyük kaynak transferinin yaşandığını belirterek şöyle konuştu:

Büyük ihaleleri çağırıp istedikleri kişiye veriyorlar. Biz bunlara beşli çete diyoruz. Sonra bu oligarklara, saray beslemelerine aynı zamanda Hazine'yi garanti ediyorlar. Üçüncüsü, gelir garantisi veriyorlar. Bunların zarar etme şansı sıfır ve olağanüstü karlar elde ediyorlar. Ballı kaymak. Dördüncüsü; Amerika ve Almanya'daki enflasyonu da vatandaşın sırtına yıkıyorlar. Aldıkları parayı paylaşıyorlar. Rüşvet dağıtan adamlar bunlar aynı zamanda. ‘Ya iktidar değişirse ne olacak?' diyorlar.  ‘İktidar değişirse yetkili İngiliz mahkemeleri olsun' diyorlar, onu da kabul ediyorlar. Ama hepinizin huzurunda söz veriyorum; ister İngiliz mahkemelerini, ister Amerikan mahkemelerini… Nereyi yetkili kılarsanız kılın. Geleceğimi, burnunuzdan fitil, fitil getireceğim ve o hakkı alıp bu millete teslim edeceğim

"Bunlarla helalleşmeyeceğiz, hesaplaşacağız"

Siyasetçileri rüşvetle besleyen bu yapıya ayrıca sözleşme sürelerinin uzatılarak ek gelir garantisi de verildiğini savunan Kılıçdaroğlu, Kuzey Marmara otoyolunun Kurtköy-Akyazı kesiminim işletme süresinin 2 bin 222 gün uzatıldığını söyledi.

Yap,İşlet-Devet (YİD) modeliyle yapılan 8 karayolunun maliyetinin 22 milyar dolar, verilen garantin ise 59 milyar dolar olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlwerini şöyle tamamladı:

Atatürk Havalimanı'nı çalıştırmama sözü almışlar. Sözleşmeye hüküm koymuşlar: 'İstanbul'un Trakya yakasında ikinci bir havalimanı çalıştırılmayacak' diye. Orada duruyor, boş. Çalıştırmıyorlar, beyler kazanacak. 22 milyara mal et, 59 milyar dolar elde et. Böyle bir soygun dünyanın hiçbir yerinde görülmedi. Hastaneler, 13 şehir hastanesinin yatırım maliyeti 6 milyar dolar, verilen garanti 57 milyar dolar. Gayet açık ve net söylüyorum. Verdiğim rakamlar doğru, bunlar gizliyorlar. Çıkış desinler, "Bu rakamlar yanlıştır" diye. Bütün bunlara izin veren kişi; sarayda oturan zattır. O süre uzatımı vardı ya. 2 bin 222 gün süreyi uzatan. Altında Erdoğan2ın imzası var. "Yoktur" desin bakayım, diyemez. Görecektir tabloyu. Kendi yazısıyla imzasını göstereceğim. Suç ortaklığı en  güçlü ortaklıktır. Buradaki suç ortaklığıdır. Bunlarla helalleşecek miyiz; yok efendim, bunlarla hesaplaşacağız. Ben tüyü bitmemiş yetimin hakkını sormuyorsam siyaseti niye yapıyorum?

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU