Libya genel seçimleri ertelenme riskiyle karşı karşıya

BM, ABD’li diplomat Stephanie Williams’ın görevine geri döndüğünü açıkladı

Fotoğraf: turkish.aawsat.com

24 Aralık olarak belirlenen tarihe yaklaşık 20 gün kala Libyalı bazı tarafların seçimleri erteleme niyetleri artık açıkça görülüyor. Zira ilk belirti, Temsilciler Meclisi’nden geldi. Meclis, Seçim Komisyonu ve Yüksek Yargı Konseyi başkanlarını, ‘cumhurbaşkanlığı adaylarını kabul etme prosedürlerine ilişkin ihlalleri’ sorgulamak için acil bir oturum düzenlemeye çağırdı.

Seçim sürecinin kaderini belirleyebilecek oturum öncesinde milletvekilleri, komisyonu kendi meclisleri tarafından çıkarılan seçim yasalarını uygulamamakla suçladılar. Bu durum, adayların kabulü için alınan tüm tedbirlerin iptal edilmesi ve başa dönülmesi anlamına gelirken, bu da zaman yetersizliğinden dolayı seçimlerin ileri bir tarihe ertelenmesine kapı aralıyor.

Kritik bir durumda şekillenmeye başlayan bu yeni siyasi krizin ortasında Birleşmiş Milletler (BM), Libya Siyasi Anlaşması’nın mimarı ABD’li Stephanie Williams’ın BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Özel Temsilcisi görevine geri döndüğünü duyurdu. Gözlemciler, bu hamleyi seçim sürecini kurtarmak üzere uluslararası bir girişim olarak nitelendirdi.

 

Parlamentoda olağanüstü oturum

Temsilciler Meclisi Başkanlığı, 7 Aralık’ta seçim sürecindeki son gelişmeleri görüşmek üzere Tobruk’taki meclis binasında resmi bir oturum çağrısında bulundu. Oturuma, Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Muhammed el-Hafi ve Seçim Komisyonu Başkanı İmad es-Sayeh davet edildi.

Temsilciler Meclisi üyesi Cibril Ouhayde, “Yüksek Seçim Komisyonu’nun ve seçim sürecini denetleyen yargı mercilerinin soruşturulması amacıyla toplantı yapılması talebi, Temsilciler Meclisi’ndeki 70 milletvekili tarafından geldi. Milletvekilleri, cumhurbaşkanlığına komisyonun ve Yüksek Yargı Konseyi başkanlarının ‘yasaların uygulanmasında ihlal olarak gördükleri noktalar hususunda’ sorgulanması için bir oturum düzenlemesi çağrısı yaptı” dedi.

Temsilciler Meclisi üyesi Asmahan el-Avn, “Oturumun gündemi, seçim süreci ve bazı medya ve sosyal paylaşım siteleri aracılığıyla komisyon, Yüksek Yargı Kurulu ve bazı hükümler hakkında konuşmak olacak” dedi. Avn, “Oturum, seçim sürecinin şeffaflığı ve doğruluğu ile seçmene ve adaya güvence mesajları göndermeyi amaçlıyor. Mesajlar, komisyona sağlanan standartlar ve görevler, teknik çalışma mekanizması ve Temsilciler Meclisi tarafından onaylanan kararlar uyarınca verilecek” şeklinde konuştu. “İyi bilinen mevcut veriler, istikrarı artırmaktan ziyade bölünmeyi ve tartışmayı artıracaktır” diyen meclis üyesi, sözlerinin devamında ise “Seçimler için, ülkenin içinde bulunduğu krizden çıkış yolunda asıl çıkış noktası olacak bir anayasa ile proaktif adımlar atılmalıdır” ifadelerini kullandı.

 

Yasaların uygulanmasında eksiklik

Öte yandan oturumun düzenlenmesi talebine imza atanlardan biri olan Temsilciler Meclisi üyesi İsa el-Aribi, “Bu talep, komisyon başkanı İmad es-Sayeh’in, Temsilciler Meclisi tarafından ‘kanunen aday olması yasal bazı isimlere’ ilişkin yayınlanan seçim yasası maddelerine uymamasından kaynaklanmaktadır. Bu durum, yasal bir ihlal ve büyük bir sorun teşkil etmektedir” dedi.

Parlamento üyesi Ziyad Dağim ise Temsilciler Meclisi Başkanı ve cumhurbaşkanlığı adayı Akile Salih ile Sayeh arasındaki görüşmeyi eleştirirken, “Sayeh’in bir adayla Temsilciler Meclisi üyelerinin üçte birinden fazlasının davetine yanıt vermeden görüşmesi açık bir ihlaldir” şeklinde konuştu. Oturum sırasında ele alınacak diğer ihlalleri de sıralayan Dağim, “Dağıtılan seçim kartlarının sayısına dair büyük bir şüphe var. Kartların teslim alınması, süreci siyasallaştırma hususunda oldukça şüpheli ve kafa karıştırıcı. Komisyondan ve Yüksek Yargı Konseyi’nden hesap sorma oturumu herkese açık olmalıdır. Böylece halk, yabancıların ülkedeki seçim sürecine müdahalelerinden haber olur” dedi.

 

Kısa yorum

Yüksek Seçim Komisyonu veya ona yakın herhangi bir kaynak, başkanı İmad al-Sayeh’in kısa açıklamaları dışında, yöneltilen bu suçlamalar hakkında yorum yapmadı. Sayeh, seçim sürecinin yürütülmesine ilişkin değerlendirme ve hesap verme amacıyla Temsilciler Meclisi Başkanlığı’ndan oturuma katılmak üzere herhangi bir resmi davet almadığını söyledi. Sayeh ayrıca, düzenlediği bir basın toplantısında “Komisyonun, yalnızca kamuoyunu yanıltmak ve seçmenlerin oylarını alabilmek amacıyla belirli bir adaya itiraz ettiği söyleniyor. Bu, bir tür kara seçim propagandasıdır” dedi.

 

Hafter’in adaylığına yönelik itiraz reddedildi

Seçim süreci ve adaylara karşı yargısal itirazlar kapsamında Trablus Temyiz Mahkemesi, Zaviye Asliye Hukuk Mahkemesi’nin cumhurbaşkanlığı adayı Halife Hafter aleyhindeki temyiz kararını reddetti. Bu duruma ise ‘davayı inceleyecek mekânsal yargı yetkisi olmadığı’ gerekçe gösterildi.

30 Kasım’da Zaviye Mahkemesi, Hafter’e ve Yüksek Seçim Kurulu’na karşı yapılan itirazı kabul ettikten sonra, Hafter’in isminin cumhurbaşkanlığı seçimleri aday listesinden çıkarılmasına karar verdi. Mahkeme, duruşmada Abdullah el-Mugirhi’nin Hafter’in adaylığına ilişkin yaptığı itirazın kabulüne, isminin cumhurbaşkanlığı seçimleri aday listesinden çıkarılmasına ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ön aday listesine ilişkin Yüksek Seçim Komisyonu’nun 80 sayılı kararının iptaline karar verdi.

 

Williams geri döndü

Bu karışıklığın ve Libya seçim sürecini çevreleyen sisli sahnenin ortasında, seçimlere günler kala BM, ABD’li diplomat Stephanie Williams’ı geçen yıl geçici bir süreliğine üstlendiği göreve yeniden atayarak, Libya temsilciliğindeki boşluğu doldurdu. Libyalı taraflar arasında askeri ve siyasi düzeyde iki önemli anlaşmaya varma başarısıyla Williams’ın görevde kaldığı dönem, bir BM temsilcisi açısından ülkedeki en iyi dönem olarak kabul ediliyor. Ayrıca kendisi, genel seçimlerin yapılmasıyla Libya krizinden çıkılan bir yol haritası geliştirdi. BM sözcüsü Stephane Dujarric, “ABD’li diplomat Stephanie Williams, BM Genel Sekreteri’nin Libya Özel Temsilcisi olarak birkaç gün içinde Trablus’ta görevine başlayacak” açıklamasında bulundu. Dujarric, “Williams’ın Özel Temsilci olarak atanması, çok hassas bir dönem olan Aralık ayı boyunca BM liderliğin mevcudiyetine olanak sağlıyor” dedi.

Öte yandan Guterres’in resmi sözcüsünün ofisinden yayınlanan bir bildiride, “Williams, Libya diyalog sürecinin uygulanmasını takip etmek için Libyalı, bölgesel ve uluslararası aktörlerle iyi niyet, arabuluculuk ve iletişim çabalarına öncülük edecek” şeklinde konuştu.

Slovakyalı diplomat Jan Kubis, 17 Kasım’da Antonio Guterres’e sürpriz şekilde istifasını sundu. Söz konusu istifa, Genel Sekreter 23 Kasım’da bunu kabul edene kadar gizli tutuldu. Fransız Haber Ajansı’na (AFP) göre diplomatlar, “Kubis, yazdan beri makamını Cenevre’den Trablus’a taşımayı reddediyordu. Kendisi, bunu 2022 için planlıyordu. Onunla Guterres arasındaki ilişki kopma noktasına gelmişti ve artık birlikte çalışamazlardı” şeklinde konuştu.

 

Memnuniyet

İlk tepkiler çerçevesinde yerel ve uluslararası taraflar, Lübnanlı Özel Temsilci Gassan Selame’nin geçen yılın başlarında istifasını takiben vekillik dönemindeki önceki başarıları göz önüne alındığında Williams’ın Libya’da görevine geri dönmesini memnuniyetle karşıladı.

Bu çerçevede Avrupa Birliği (BM) Libya Misyonu, Williams’ın Libya’daki BM Misyonu’na (UNSMIL) Özel Temsilci olarak atanmasını tebrik etti. Misyon, yaptığı açıklamada ‘Libya’nın istikrarını destekleme konusunda kararlılığını ve bağlılığını gösteren’ Williams ile çalışma arzusunu belirtirken, varlığının Libya halkının yararına siyasi sürecin başarısının anahtarı olacağına olan güvenini dile getirdi.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Kübra Şahin Örel

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU