Eski demir perde ülkelerine neden seyahat etmeli?

“Bugün Chisinau Hotel, bir diğer davetkar sloganla Sovyet tarzını kararlılıkla koruyor: ‘Büyükannenizi ziyaret eder gibi, modern değil ama temiz, sıcak ve huzurlu’”

Sergey Ayzenştayn'ın 1925 yapımı filminde ölümsüzleşen Potemkin Merdivenleri / Fotoğraf: The Independent

Bundan 30 yıl önce, mayısın ilk hafta sonu muhtemelen tarihin en zamansız gezi rehberi yayımlandı.

Gezginin Hayatta Kalma Rehberi: Sovyetler Birliği & Doğu Avrupa, Macaristan vizesini nasıl alacağınıza dair istemediğiniz kadar detaylı bilgiler içeriyordu. Ancak kitap raflarda yerini aldıktan yalnızca üç ay sonra, Macaristan Avusturya’yla sınırı açtı ve artık Sopron kasabasının biraz dışında düzenlenen “Birleşik Avrupa Pikniği”ne katılmak üzere hududu zorlanmadan geçebiliyordunuz.

Buna karşılık Macaristan’daki Doğu Almanyalılar çetrefilli bir şekilde Sopron’daki Lenin Bulvarı’nın etrafından dolaşıp, Avusturya’dan geçerek vatandaşlık bekledikleri Batı Almanya’ya ulaşabiliyorlardı.

 

sovietunion.jpg
Fotoğraf: The Independent

 

Kremlin, Varşova Paktı ülkeleri üzerindeki etkisini hızla kaybetti. Bundan sonra da Demir Perde’nin ardında ucuza tatil kurnazlığı kavramı (Pek çok Batılı tatilci, seyahatlerini mallarını satarak ya da yasa dışı döviz bozdurarak finanse eder) karanlık karaborsacılar gibi aynı hızla, Bulgaristan’dan Çekoslovakya’ya ülkeler kendi paralarının dünyada sanılandan 5-10 kat daha değerliymiş gibi davranmaktan vazgeçerken yok oluverdi.

Turizm sektörü çok heyecanlandı: komünizmin çöküşü Potsdam’dan Vladivostok’a tüm Doğu Bloku’nu muhakkak açacaktı. Richard Branson, Kırım’ın sayfiye yeri Yalta’da plaj tatillerinin eli kulağında olduğunu duyurdu.

Pek az şehir – Prag, Budapeşte ve Krakov – turizm merkezi olarak canlandı. Yine de son 30 yılda bu geniş coğrafyanın büyük bölümü turist potansiyeline ulaşmayı bir türlü başaramadı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bölge, bürokratik engellerin ortadan kalkmasıyla birlikte 2019’da maceranın kalbi haline geldi. Şimdi müsaadenizle sizlere gözlerinizi açacak bir zamanda yolculuk tarifi vereceğim.

Artık bir “karanlık ve belalı şehir” değil, Luton ve Liverpool’dan Yaş’a haftada 14 kez yapılan uçuşlarla saçma bir şekilde kolay ulaşılan Romanya’nın güney doğusundan başlayın. Resimli manastırlar halen “çarpıcı bir manzara, Romanya’nın mükemmelliğe en yakın yerleri” ve ne yazık ki halen keşfedilmemiş.

Eski bir bankerin malikanesiyken komünist rejim döneminde konaklama yerine dönüştürülmüş olan, “turistler ve yerliler, kültür meraklıları, tarihçiler, diplomatlar ve iş insanlarının bayıldıkları” iddia edilen Hotel Select’te kalın.

Yüzyıllarca “tüm felaketlerin uğrak noktası” olarak bilinen Moldova sınırına oldukça sık kalkan aşırı ucuz otobüsler var. Chisinau (eski Kişinev) bölgenin bir sabah SSCB’nin 15 cumhuriyetinden birinin başkenti olarak uyanan eski metruk şehirlerinden biriydi.

Bugün Chisinau Hotel, bir diğer davetkar sloganla Sovyet tarzını kararlılıkla koruyor: “Büyükannenizi ziyaret eder gibi, modern değil, ama temiz, sıcak ve huzurlu.”

Ülke hududu görünümündeki yerde bir yolculuk için kalabalık bir minibüse atlayın. Chisinau Havaalanı’ndan fazla uzak değil, az ötede, dikenli tel ve silahlar bağımsız Transdinyester Cumhuriyeti sınırını işaret eder.

 

 

Derdinizi, tüm gün mü yoksa birkaç saat mi kalacağınıza karar verip pasaportunuzu buna göre damgalayacak olan sınır memurlarına açıklamanız gerekiyor.

Damga pullarından söz açılmışken, bu kendinden menkul memleketin kendinden menkul başkentinde bu pullardan postanede satılıyor. Ancak bu satılan pulları yalnızca Transdinyester’de yaşayan arkadaşlarınıza göndereceğiniz kartpostallar için kullanabilirsiniz; “ülke”nin kendisi gibi posta servisi de dünyanın hiçbir yerinde tanınmıyor.

Bayrağında halen orak-çekiç bulunan tek ülke

Bayrağında halen orak ve çekiç bulunan bu tek ülkede, Ulusal Birleşik Müze’de Lenin’e hala selam duruluyor, Stalin’e ise epey mesafeli duruluyor (arka bahçedeki heykelini görmek için danışın).

Transdinyester, bastırılmış Sovyet canlanmasında arada kalmış bir durumda. Yeni açılan turizm ofisinde müdür neşeyle “Biz pek öyle turist ülkesi değiliz” diye itiraf etti.

Bir diğer sınırın ötesinde, son derece turistik bir ülke olması gerekirken hiç de öyle olmayan bir ülke uzanıyor; Ukrayna. Rusya, Kırım sayfiyelerini ilhak etmiş olsa da, Karadeniz sahilinin incisi Odessa hala ulaşılabilir.

Şehir 1989’da yayınlanan rehberde “Dost canlısı, sakin ve neredeyse güney Avrupa iklimine sahip” olarak tarif ediliyor. Sarayları, plajları ve – Sergey Ayzenştayn'ın 1925 yapımı filminde ölümsüzleşen– Potemkin Merdivenleri, Rus ve Beyaz Rus birlikleri Kırım’a yönelmelerinden beri, SSCB günlerinden bile daha az ziyaret edilmiş olabilir.

“Ön yargılarınızın yıkılmasına ve sizi Berlin Duvarı’nın doğusunda her şeyin hüzünlü ve sefil olmadığına ikna edecek birileriyle tanışmaya hazır olun.” 1989’dan en azından bir tavsiye hala geçerliliğini koruyor.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

https://www.independent.co.uk/travel/news-and-advice

Independent Türkçe için çeviren: Sena Çenkoğlu

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU