İmamoğlu, Rus basınına konuştu: Bugün iktidardalar ancak yarın orada olmayacaklar

İmamoğlu, TÜGVA örneği üzerinden yöneltilen "iktidarla yaşanan bu tür çatışmaların ne kadar ileri gidebileceği" sorusuna, "Bu iktidarın demokratik prosedürler dahilinde gidişini bekleyecek kadar sabrımız var" yanıtını verdi

Fotoğraf: Independent Türkçe

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Rus gazetesi Kommersant'tan Marianna Belenka'ya Türk-Rus ilişkilerine, TÜGVA ile yaşanan gerilime ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Sputnik Türkçe'de yer alan habere göre; İmamoğlu, TÜGVA örneği üzerinden yöneltilen "iktidarla yaşanan bu tür çatışmaların ne kadar ileri gidebileceği" sorusuna şu yanıtı verdi:

Bu periyodik olarak yaşanıyor. Biz özellikle çatışma arayışı içinde değiliz. Merkezi hükümetin bazı temsilcileri onları provoke ediyor. Onlar bunun kendileri için faydalı olacağını düşünürken biz her zaman hukukun tarafında yer alıyoruz ve çıkarlarımızı sonuna kadar koruyoruz. Bu kişilerin geçici olduğunu her zaman söylüyoruz. Bugün iktidardalar ancak yarın orada olmayacaklar. Bir zamanlar mevcut Cumhurbaşkanı'nın söylediği "İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder" sözünü hatırlatmak istiyorum. İktidarı kaybetmekte olduklarını ve az zamanlarının kaldığını anlıyorlar. Bu iktidarın demokratik prosedürler dahilinde gidişini bekleyecek kadar sabrımız var.

"Mevcut durumda kişisel hırslarımızdan söz edemeyiz"

Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili soruya ise, Türkiye'deki durumda kişisel tercihler ve hırslarından söz edemeyeceklerini yanıtını veren İmamoğlu, "İstanbul belediye başkanlığına nasıl aday olduğumu hatırlıyor musunuz? Bana teklif ettiler ve ben de kabul ettim. Muhalif ittifakın bu konu üzerinde çalışacağını ve en iyi adayı öne çıkaracağını düşünüyorum" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"İktidar değişirse Rus-Türk ilişkilerinde yeni fırsatlar doğabilir"

İBB Başkanı'na yöneltilen bir diğer soru "Rusya ve Türkiye ilişkilerinin büyük oranda Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kişisel sempatilerine bağlı olduğu düşünülüyor. Türkiye'de iktidarın değişmesi halinde Ankara ile Moskova arasındaki işbirliği perspektifi nasıl olur?" oldu.

Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerin yalnızca bu ülkelerin liderleriyle sınırlandırılamayacağını belirten İmamoğlu şöyle devam etti:

İlişkilerimiz 500 yıldan ötesine uzanıyor. Şu anda iki ülkenin devlet başkanı ve cumhurbaşkanı arasında iyi kişisel ilişkiler varsa, bu faydalı. Ancak cumhurbaşkanlarının değişmesinden hiçbir şey kaybetmeyiz, hatta yeni fırsatlar bile doğabilir. Her halükarda bizler komşuyuz ve her iki ülke de bu bölgede önemli aktörler. Bu nedenle iyi ilişkilerimiz olması ve iyi ilişkilerimiz var ve ancak eğer iki ülkenin devlet başkanı ve cumhurbaşkanı arasında iyi kişisel olursa bu ilişkiler daha iyi olabilir. Ancak eğer kişisel ilişkiler iyi değilse, bu yine de ikili ilişkilere engel teşkil etmez.
Daha önce iş insanı sıfatıyla Moskova'yı iki, Soçi'yi bir kez ziyaret ettiğini anlatan İmamoğlu, deneyim alışverişi yapmak ve işbirliğini geliştirmek için İstanbul Belediye Başkanı olarak Rusya'yı ziyaret etmekten memnuniyet duyacağını belirtti.

"Kanal İstanbul projesini kabul edemeyiz"

Kanal İstanbul'un kabul edemeyecekleri bir proje olduğunu kaydeden İmamoğlu, başladığı duyurulan bu projeyi durdurup durduramayacakları sorusuna "Merkezi hükümet sadece proje başlamış gibi yapıyor ama durum öyle değil. Temel atma töreni olarak ilan ettikleri şey, sadece kanalın inşa edilmesinin planlandığı bölgede bulunan bir çevre yolunun yapılmasıyla ilgili. Aslında bu projenin teknik dayanağı bile yok, proje hazır değil" cevabını verdi.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU