Tarım ve Orman Bakanlığı: Bakanlığımızın THK ile herhangi bir sorunu bulunmamaktadır

Tarım ve Orman Bakanlığı, yangın söndürmede uçakların neden kullanılmadığına ilişkin gelen eleştirilere yanıt verdi. Bakanlığın Twitter hesabından yapılan açıklamada ''Havada ne kullandığınız değil, yere ne kadar su attığınız önemlidir" denildi

THK bünyesinde bulunan ve "Ateş Kuşu" adı verilen CL-215 tipi yangın söndürme uçağı / Fotoğraf: AA

Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan yangın söndürmede uçakların neden kullanılmadığına ilişkin gelen eleştirilere ilgili bir açıklama yapıldı.

Bakanlık, "Kamuoyunda tartışılan uçaklar, THK'ya ait CL-215 tipi eski teknolojiye sahip uçaklardır. Bu eski tip uçaklar yangınlarda etkili ver verimli olarak çalışmadığından dolayı yangınlara etkili şekilde müdahale edilebilen Turboprop veya Turbofan motorlu uçaklar kullanıyoruz" açıklamasında bulundu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bakanlığın Twitter hesabından yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

Son 3 günde 24 ilimizde meydana gelen 84 orman yangınına 6 uçak, 45 helikopter, 9 İHA1 insansız helikopter, 1 yangın söndürme tankı, 1080 arazöz, 55 iş makinesi ve 4 binin üzerinde personel ile müdahale ediyoruz.

Bakanlığımızın THK ile herhangi bir sorunu bulunmamaktadır. 2020 yılında 2 uçak, 2021 yılında 3 uçak ve 18 helikopter orman yangınlarıyla mücadele kullanılmak üzere THK Gökçen Havacılık İktisadi İşletmesinin içinde bulunduğu ortalıklardan kiralanmıştır.

Kamuoyunda tartışılan uçaklar, THK'ya ait CL-215 tipi eski teknolojiye sahip uçaklardır. Bu eski tip uçaklar yangınlarda etkili ver verimli olarak çalışmadığından dolayı yangınlara etkili şekilde müdahale edilebilen Turboprop veya Turbofan motorlu uçaklar kullanıyoruz.

Şu an kullanılan son teknoloji amfibik uçakların su taşıma kapasitesi 12 tondur. Manavgat yangınında uçaklar etkili şekilde kullanılmıştır. Yangına müdahalede kullanılan helikopterlerin su taşıma kapasitesi de 10 tona kadar çıkmaktadır. Yani bizdeki 1 helikopter, 1 uçak potansiyelinde su atabilmektedir. Esasen havada ne kullandığınız değil, yere ne kadar su attığınız önemlidir. Böyle bakıldığında "45 uçağımız var" diyebiliriz.

Coğrafyamıza göre helikopterlerin daha faydalı olacağı düşünülmüş ve helikopter sayısı artırılarak, nokta atışı müdahaleler seri hale getirilmiştir. Zamanla filomuza katılan uçaklar, ihtiyaçlar doğrultusunda kullanılmaktadır.

Medyada helikopter pervanesinin yarattığı rüzgarın yanan çam kozalaklarını uzaklara fırlatarak, oralarda da yangına neden olduğuna ilişkin görüşler dolaşmaktadır. Ancak işin aslı öyle değil. Ülkemizde kullanılan yangın söndürme helikopterleri, gövde dışı Bambi Bucket diye adlandırılan su taşıma haznelerindeki su ile yangına müdahale etmektedir. Bambi Bucket'ker helikopterden sarkan bir ipin ucunda palm etkisi yapmayacak bir mesafede bulunduğundan iddia edildiği gibi bir rüzgar etkisi yaratmamaktadır.

Diğer yandan yine yangında kullandığımız uçakların çok büyük olduğunu, bu yüzden vadilere giremediğini iddia edenler var. Yangın söndürmede dünyada değişik boyutlarda uçaklar kullanılmaktadır. Orman yangınlarıyla mücadelede kullanılan uçaklar hangi boyut ve kapasitede olursa olsun bu amaç için üretildiğinden bu tür yorumlara da itibar edilmemesi gerektiğini belirtmek isteriz.

 

 

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU