Pandemi, engellileri hayattan iyice izole etti: Evden 15 aydır bir kere çıkan, sağlık hizmeti ve yardım almakta zorlananlar var

Normal zamanda bile gündelik hayata karışmakta birçok sorunla karşılaşan engelliler, pandemide adeta yaşamdan izole oldu. Sağlık hizmetleri aksayan, yardım almakta zorlanan engelliler, aşıda kendilerine öncelik gösterilmemesine de tepkili

Pandemi süreci, engelliler açısından yeni sorunları ortaya çıkardı / Fotoğraf: AA

Pandemi toplum her kesimini yordu. Ancak belli kesimler yaşanan süreçten daha fazla etkileniyor.

Bunların arasında engelliler de var. Engelli vatandaşlar zaten kentlerin fiziki koşullarının uygun olmaması ya da maddi yetersizliklerden dolayı pandemi öncesinde günlük yaşama katılmakta zorlanıyordu.

Pandemi onların yaşamın içine karışmasını iyice zorlaştırdı.

Seslerini duyurmakta da güçlük çeken bu insanlar, kimi zaman son çare olarak sosyal medyadan kamuoyuna ve yetkililere sesleniyor.

Bunlardan biri olan Celal Karadoğan, dün Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı etiketleyerek şöyle seslendi:

Yüzde 86 engelliyim. 13 aydır yarı açık cezaevi hayatı yaşıyorum. Aşı önceliği olan kişiler arasında görünmüyorum. Sayın Bakan bir yanıt verin. Ne olacak engelli yurttaşların hali?

celal.jpg
Celal Karadoğan / Fotoğraf: Twitter@celalkaradogan2

 

Engelli mülteci çocuklar için de çalıştı

Paylaşımının ardından Karadoğan'a ulaştık. Karaodoğan, 41 yaşında olan evli ve bir erkek çocuğu sahibi.

Bebeklik döneminde geçirdiği çocuk felci nedeniyle yüzde 86 oranında engelli. Uzun yıllar tekerlekli sandalye basketbolu ve masa tenisi branşlarında milli takımlar düzeyinde paralimpik alanda spor yapmış ve 4 Avrupa Şampiyonası'na katılmış biri.

2005 yılında arkadaşlarıyla birlikte Genç Engelliler Gençlik ve Spor Kulübü'nü kuran Karadoğan, 2015 yılından bu yana savaş dolayısıyla Türkiye'ye gelen mülteci engelli çocuklarla paralimpik çalışmalar yürütüyor.

"Engelli yurttaşlar yok hükmünde sayılıyor"

"Pandemi sürecini nasıl geçiriyorsunuz?" sorusunu Karadoğan, şu sözlerle cevapladı:

Pandemi geçmiyor, geçemiyor. Artık akli melekelerimi yitirmek üzereyim. Bu konuda tıbbi destek de almaya başladım. Pandemi dönemi bir kez daha gösterdi ki bu ülkede yaşayan engelli yurttaşlar devlet tarafından yok hükmünde sayılmaktadır.  Eğitimsizliğe, yoksulluğa mahkum edilen hayatın her alanında hem devlet tarafından hem toplum tarafından sistematik ayrımcılığa uğrayan biz engelli yurttaşlar hiç kimsenin umurunda değiliz.

"Birçok arkadaşımızın hareketsizlikten vücudunda yaralar çıktı"

Pandeminin başlamasıyla atletizm antrenörü olan eşinin çalıştığı halk eğitim merkezinden işten çıkarıldığını, bin bir emekle ortaya koyduğu sosyal projesinin de başlayamadan bittiğini söyleyen Karadoğan, "Meselenin ekonomik boyutu bir yana sosyal olarak artık dayanılmaz bir duruma dönüştü pandemi. Sokağa çıktığımda kendimi güvende hissetmiyorum. Birçok engelli arkadaşımızın vücudunda hareketsizlikten dolayı yaralar çıktığını biliyoruz" dedi.

"Aşı önceliğimizin olması lazım"

Karadoğan, devletin ödediği engelli maaşı ve evde bakım maaşı ile pandeminin bitmesini beklediklerini dile getirerek, "Parasız yaşanır ama sağlıksız yaşanmaz. Aşı olmak ve yaşamıma devam etmek istiyorum. Bu yaşıma kadar devletten hiçbir talebim olmadı ilk kez bir şey istiyorum" ifadelerini kullandı.

Karadoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

Engelli yurttaşlar için aşı sıralaması dahi yok.  E-devlette 'Önceliğiniz bulunmamaktadır' diyor. Önceliğim olması için ne gerekiyor ki? Yüzde 86 ağır engelli raporuna sahip olmak yetmiyor mu? İngiltere, başta olmak üzere birçok ülkede can kayıplarının ciddi bir kısmı engelli insanlardan oluşuyor.

ersinata.jpg
Ersin Ata / Fotoğraf: Twitter@ErsinAta

 

"15 aydır sadece bir kere dışarı çıktım"

Üç kitabı bulunan 38 yaşındaki Ersin Ata, Serebral Palsi (beyinde oluşan bir hasar yüzünden belirli kasların kullanılmakta güçlük çekilmesi) nedeniyle yatağa bağımlı olarak yaşamını sürdürüyor.

Ata da pandeminin engelli insanlar için iki kat daha zor geçtiğini söyleyerek, şöyle konuştu:

Çünkü hem sağlık bakımından çok zor hem de psikolojik olarak çok zor bir süreçten geçiyoruz. Yaklaşık 15 aydır sadece bir kere sağlık raporum için dışarı çıktım. Onun dışında bahçeye bile inmiyorum. Bu da bende psikolojik olarak çok yıprattı. Bir an önce aşı olmak istiyorum buradan senim aracılığınla da duyuru yapalım.

cemal.jpg
Cemaletin Gürsoy / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Pandemide en büyük ceremeyi engelliler çekiyor"

Engelli Hakları Federasyonu Başkanı Cemalettin Gürsoy de pandemi sürecinde engellilerin hayattan izole olduğunu belirtti. 

"Riske açık en büyük grup engelliler" diyen Gürsoy, "Her zaman olduğu gibi en büyük ceremeyi biz engelliler çekiyoruz. Çoğu evde tıkılı kaldı. Sosyal hayattan izole edildi. Yardıma ulaşmada büyük sorunlar yaşıyor. Sağlık kurulu raporları bu süreçte durduruldu. Erken ya da malulen yeni emekli olan engelliler maaş alamıyor. Kronik ve ağır olan engelliler aşı yapılacak dendi, bazısına yapıldı ama diğer engelli grupları aşı bekliyor" şeklinde konuştu. 

"Rapor bekleme sürecinde ne maaş ne yardım alabiliyorlar"

Gürsoy, 25 Şubat 2019'da engelli çocukların hizmetten daha iyi faydalanması için sağlık kurulu rapor yönetmeliğinde bir değişiklik yapıldığını kaydederek,  yaşanan bir sorunu da şöyle anlattı:

Ancak içine yetişkinler için her kurum gerektiğinde rapor isteyebilir süreli süresiz diye belirtmişler. O tarihten itibaren emekli olan engellilerden kontrol adı altında rapor isteniyor. Bu raporların onaylanması yedi sekiz ayı bulabiliyor. Bu süre zarfında yardıma ihtiyacı olan engelliler sistemde aktif emekli göründüğünden yardım da alamıyor. Çok büyük mağduriyetler oluşuyor. Dışarı da çıkamıyorlar.

Yardımlarda iktidar partisi üyelerine öncelik gösteriliyor iddiası

Kaymakamlıkların engellilere yardım ederken iktidar partisine üye olanlara öncelik tanıyıp, diğerlerini görmezden geldiğine dair sahadan şikayetler aldıklarını öne süren Gürsoy, iddialarını şöyle sürdürdü:

İnsanlar kan ağlıyor. Bana gelen mesajları yayınlasam ağlarsınız. Ancak biz devlet değiliz ki kime yardım edelim. Yardım isteyenlerin bazısına diyorlar ki evin var. Tamam kadının evi var da iki de engelli çocuğu var. Duvarları mı yiyecek bu insanlar. Sosyal demokratız diyen bazı CHP'li belediyeler de bu tür insanlar gelince yardım etmiyor. Oysa ayrım yapılmadan geliri var yok demeden yardıma muhtaç olanlara yardım edilmeli.

"Aynı gemide değil, geminin arkasına bağlanmış filikadayız" 

Engellilerin ne sağlık hizmetlerinden ne de yardımlardan doğru dürüst faydalanamadığını öne süren Gürsoy, sözlerini şöyle tamamladı:

Hepimiz aynı gemideyiz deniyor. Ne aynı gemisi. Bizi geminin arkasına bir filikaya bağlamışlar, hayatta kalmak için cebelleşiyoruz.

ademkuyumcu.jpg
Adem Kuyumcu / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Evde sıkılan otizmli çocuklar öfke nöbetleri geçiriyor"

Engelsiz Hayat Dayanışma Derneği Başkanı Adem Kuyumcu, da pandemi sürecinde bütün engelli gruplarında sorun yaşandığını aktardı.

Kuyumcu'ya göre, özellikle otizmliler için kötü geçiyor hayat. "Rutini bozulmuş, sürekli evde olan otizmli çocuklar çok sıkılıyor" diyen Kuyumcu, "Dışarı çıkamadığı için de öfke nöbetleri geçiyor kimi zaman annelerine, kardeşlerine zarar verebiliyorlar. Otizmli çocukların öfke nöbeti geçirmeleri halinde destek olacak bir merkez de olmadığından otizmli bireyler ve aileleri için süreç çok sıkıntılı geçiyor" dedi. 

18 yaş altı kısıtlaması rehabilitasyona gidenlerde sorun oluyor

Down sendromlulara aşı yapıldığı halde otizmlilere yapılmadığını öne süren Kuyumcu, sokağa çıkma yasağının zihinsel engelliler için olmamasına karşın yaşanan başka bir soruna şu sözlerle dikkati çekti:

Rehabilitasyon merkezleri açık. Buralara gitmek için aileleriyle birlikte toplu ulaşıma binmesi gereken çocuklar var. Ancak bu çocuklar da 18 yaş altındakilere toplu ulaşım yasağı ile karşılaşmaya başladı. Oysa onların kartlarının özel olarak kayıtlı olması gerekiyor. Bu olmadığından toplu taşımalarda sıkıntı yaşandığını duyuyoruz.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU