BBP Genel Başkanı Destici: Barajı bu sistemde kaldıralım, hazine ve seçim yardımını birbirinden ayıralım

Destici, Siyasi Partiler Yasası’nın değiştirilmesini, Seçim Kanunu’nun ise demokratikleştirilmesini istedi

Fotoğraf: AA

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partilerinin, düşüncelerinin farklı olabileceğini ama demokrasiye ve milli iradeye hep birlikte sahip çıkmaları ve sandıkta yarışmaları gerektiğini belirterek, "Sandıkta millet kimi seçerse herkesin ona razı olması lazım. Onun için sandığa giden yolları daha demokratik hale getirmemiz lazım. Onun için diyoruz ki önce Siyasi Partiler Yasasını değiştirelim, Seçim Kanunu demokratikleştirelim, barajı bu sistemde kaldıralım, hazine ve seçim yardımını birbirinden ayıralım. Seçime katılmaya hak kazanan her partiye bir destek sağlayalım ama bu da ölçülü ve adil olsun" dedi.

AA'nın aktardığına göre Kocaeli Uluslararası Kongre Merkezi'nde düzenlenen partisinin 10. Olağan İl Kongresi'ne katılan Destici, İzmir'in Foça ilçesinde düşen KT-1 tipi eğitim uçağından sağ kurtarılan 2 pilota geçmiş olsun dileklerini iletti.

Destici, Osmanlı döneminde ilk Polis Nizamnamesi'nin yayınlandığı günden bu yana 10-17 Nisan haftasının Polis Haftası olarak kutlandığına işaret ederek, bu vesileyle tüm emniyet teşkilatının bu özel gün ve haftasını kutladığını dile getirdi.

Türk polisinin hem asayişin temininde hem terörle mücadelede hem de gençleri kötü alışkanlıklardan muhafaza etme noktasında çok üstün bir gayretle çalıştığını vurgulayan Destici, 3600 ek göstergenin polislere analarının ak sütü gibi helal olduğunu ve biran önce de verilmesi gerektiğini söyledi.

"Türkiye sadece kendi coğrafyasının değil bütün mazlum milletlerin umududur"

Destici, Türk milletinin sadece kendi coğrafyasının değil bütün dünyadaki mazlum milletlerin umudu olduğunu ve geçmişteki dik duruşunu bundan sonra da sürdüreceğini vurgulayarak, "Fransa Cumhurbaşkanının da İtalya Başbakanının da Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve onun şahsında Türk milletine hazımsızlıklarının ve hadsizliklerinin de sebebi budur. Ama onlar ne yaparsa yapsın ne derse desin büyük ve daha güçlü Türkiye idealine inşallah hep birlikte milletimizle birlikte ulaşacağız" diye konuştu.

"Fransa ve İtalya neden rahatsızlar?" diye soran Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:

Güya demokrasiyi bahane ediyorlar. Güya Türkiye'nin sistemini bahane ediyorlar. Güya Avrupa Konseyi temsilcisine yapılanı, aslında yapılan bir şey yok da onu bahane ediyorlar ama asıl dertleri Türkiye'nin büyümesi ve artık Türkiye'nin kendi çevresiyle, coğrafyasıyla dünyayla ilgileniyor olmasıdır. Fransa'nın ve İtalya'nın sadece Afrika kıtasından yıllık 500 milyar dolarlık sömürüleri var, gelirleri var. Şimdi Türkiye buraya çomak sokuyor. Diyor ki 'Herkes kendi gelirini kendisi alacak. Her ülke kendisi kendi zenginliğinden kendi öncelikle istifade edecek.' Türkiye bunun mücadelesini veriyor. Suriye'de de Irak'ta da Libya'da da Doğu Akdeniz'de de bunun mücadelesini veriyor. İşte hazımsızlıkları buradan kaynaklanıyor.

"Cumhur İttifakı 15 Temmuz hain darbe gecesi sokakta kuruldu"

Mustafa Destici, parti olarak kuruldukları günden bu yana hep milli iradeye sahip çıktıklarını söyleyerek, "Millet kimi seçtiyse devleti o yönetir demişiz. Darbe, muhtıra, e-bildiri kimden gelirse gelsin kime yapıldığına ve kime karşı yapıldığına bakmadan karşısında durmuşuz ve yine duracağız." ifadelerini kullandı.

Kurucu genel başkanları Muhsin Yazıcıoğlu'nun 28 Şubat döneminde, şöyle devam etti:

Ordumuz bizim göz bebeğimizdir, peygamber ocağıdır lakin namlusunu milletine döndürmüş tanka selam durmayız." diyerek duruşunu ortaya koyduğunu dile getiren Destici, "Aynı duruşu 27 Nisan e-bildirisinde de göstermiştir. Aynı duruşu bizler 15 Temmuz hain FETÖ darbesinde gösterdik. Zaten Cumhur İttifakı 15 Temmuz hain darbe gecesi sokakta kuruldu. Onun için bizim ittifakımız birilerinin kendi ağızlarından dökülen kelimelerle ifade ettiği gibi bir proje ittifakı değil milletin kendi seçtiklerine, değerlerine, vatanına sahip çıkan aziz Türk milletinin kurduğu bir ittifaktır.

"Türkiye bunun benzerlerinden çok çekti"

Destici, geçen hafta 104 emekli amiralin bir gece yarısı bildirisi yayınladığını belirterek, şöyle konuştu:

Şimdi birileri diyor ki 'Ne var canım bunda. Onlar da fikirlerini beyan etmişler. Bu bir düşünce hürriyetidir, ifade hürriyetidir.' Herkes ferden, böyle bir salonda bir sempozyum yaparak düşüncelerini fikirlerini söyleyebilir. Biz de sonuna kadar beğenmesek de karşı da olsak bizim fikirlerimizle uyuşmasa da terör ve şiddeti teşvik etmediği sürece sahip çıkarız ama 104 emekli asker bir araya geliyor ve gece yarısı bir muhtıra niteliğinde bir bildiri yayınlıyorsa elbette ki bunu reddederiz ve bunu lanetleriz çünkü Türkiye bunun benzerlerinden çok çekti, çok ağır bedeller ödedi. Biz ifade hürriyetinin sonuna kadar yanındayız, düşünce özgürlüğünün sonuna kadar yanındayız ama fikir ve düşünce özgürlüğü adı altında devlete, millete, Meclise ve milletin seçtiklerine meydan okunmasına asla razı olmayız, asla rıza göstermeyiz.

Partilerinin, düşüncelerinin farklı olabileceğini ama demokrasiye ve milli iradeye hep birlikte sahip çıkmaları ve sandıkta yarışmaları gerektiğini belirten Destici, "Sandıkta millet kimi seçerse herkesin ona razı olması lazım. Onun için sandığa giden yolları daha demokratik hale getirmemiz lazım. Onun için diyoruz ki önce Siyasi Partiler Yasasını değiştirelim, Seçim Kanunu demokratikleştirelim, barajı bu sistemde kaldıralım, hazine ve seçim yardımını birbirinden ayıralım. Seçime katılmaya hak kazanan her partiye bir destek sağlayalım ama bu da ölçülü ve adil olsun" dedi.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU