Gazeteci Metin Göktepe mezarı başında anıldı

Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan da anmaya katılarak, "Metin aynı benim Berkinim" diye konuştu

Polislerce gözaltına alındıktan sonra dövülerek öldürülen Gazeteci Metin Göktepe ölümünün 25. yılında, mezarı başında anıldı.

Metin Göktepe’nin ailesi, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, Cumartesi İnsanları, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Berkin Elvan'ın ailesi, CHP ve HDP milletvekilleri, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, HDP İstanbul İl Eş Başkanı Erdal Avcı ve çok sayıda gazeteci katıldı.

Göktepe’nin ablası Meryem Göktepe konuşmasında Göktepe’nin annesinin mesajını okudu. Abla Göktepe "Metin’i unutmuyorsunuz. Hepiniz sağ olun. Ben nerede bir gazeteci görsem Metin’i görüyorum sanki. Hepiniz de benim için Metinsiniz. Metin hep insanlığın iyiliğini isterdi. Arkadaşlarını da çok severdi. 25 yıl oldu hiç unutmadım. Ben Metin’in acısını burnumun direği sızlayarak hatırlarım" diye konuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Metin aynı benim Berkinim"

Gezi direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeği nedeniyle hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan da, Metin Göktepe’ye röportaj vermeye geldiğini söyleyerek, "Metin aynı benim Berkinim. Metin biliyor musun Berkin vurulduğunda 14 yaşındaydı.  Toprağa düşerken 15 yaşında 16 kiloydu. 22 yaşına girdi. Berkin yargılanıyor. Gazetenin manşeti de bu olsun. Biz o günden bu yana hep adalet dedik, hep adalet diyeceğiz. Bugün Berkin'in haberini yapanlar ceza aldı ama vuranlar ceza almadı. Benim çocuğumun cezasını gazetecilere kesmeyin, gazetecileri değil vuranları yargılayın" dedi.

Metin Göktepe'nin ölümü

Metin Göktepe 8 Ocak 1996 tarihinde cezaevinde öldürülen iki tutuklunun cenazesini izlemek için görevi başındayken polislerce toplu halde gözaltına alınan bin kişinin arasındaydı. Bin kişiye yakın insanla gözaltına alınıp; "gazeteciye özel muamele" diyen polislerce dövülerek öldürülen Göktepe’nin ölümü büyük yankılar uyandırmıştı. Dönemin İçişleri Bakanı Teoman Ünüsan 11 Ocak 1996 günü 32. Gün programında, "Konuyla ilgili tam bilgim yok. Ancak son gelen bilgiler Metin Göktepe'nin duvardan düşerek öldüğü şeklindedir!" diye bir açıklama yaptı. Duvardan düştüğü iddia edilen gazetecinin -kamuoyu baskısıyla- gözaltında dövülerek öldürüldüğü kabul edilmek zorunda kalındı. Dönemin içişleri bakanı, savunduğu bu tez çürütülünce Fadime Göktepe'den özür dilemiş, ancak Göktepe'nin annesi bu özrü kabul etmeyerek sorumluların yargılanmasını talep etmiştir.

İlden ile 4 yıl süren dava şubat 1999 yılında yapılan mahkemeyle alınan kararla 11 memurdan altısına 7 yıl 6 ay hapis cezası verilmiş, usul yönünden bozulan dava kapsamında 5 Mayıs 1999'da Yargıtay tarafından, ceza alan altı memurdan beşinin cezası onanmış sanık emniyet amirine verilen ceza esastan bozulmuştur. Kamuoyunda Rahşan affı diye bilinen afla şartlı tahliyeden yararlanan polisler toplam 1 yıl 8 ay yattılar. Metin Göktepe gözaltında öldürülmüş gazeteciler içinde katilleri için mahkumiyet kararı verilmiş ilk gazetecidir.

 

Independent Türkçe, Evrensel

DAHA FAZLA HABER OKU