Bir pandemi nasıl biter: İspanyol Gribi'nden öğrendiklerimiz

Bu pandemi 20. yüzyılın en ölümcülüydü, yaklaşık 500 milyon insana bulaştı ve en az 50 milyon kişiyi öldürdü

ABD'de 1918'deki İspanyol Gribi sürecinde görev yapan Washington Kızılhaç hemşireleri, bir hastayı sedyeyle taşıyor (REUTERS)

Dünya Sağlık Örgütü'nün Kovid-19'u pandemi ilan etmesinden 6 aydan fazla bir süre sonra, yeni tip koronavirüsle ilgili bilimsel anlayış gelişmeye devam ederken bir soru kesinlikle cevapsız kaldı: Bu pandemi nasıl sona erecek?

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şu anki bilimsel anlayış sadece bir aşının bu pandemiye son verebileceği yönünde fakat o noktaya nasıl varacağımızı göreceğiz. Bununla birlikte bir gün bir şekilde biteceğini söylenebilir. Sonuçta diğer viral pandemiler bitti. Örneğin 1918-1919 grip pandemisini (İspanyol Gribi) ele alalım.

Bu pandemi 20. yüzyılın en ölümcülüydü. Yaklaşık 500 milyon insana bulaştı ve 675 bini Birleşik Devletler'de olmak üzere en az 50 milyon kişiyi öldürdü. Virüsler ve aşı hakkındaki bilimsel bilgi o dönemden bu yana önemli ölçüde gelişse de, bugün dünya çapında hissedilen belirsizlik bir asır önceden tanıdık geliyor.

Virüs yok olup gittikten sonra bile bilim insanlarının ne olduğunu daha iyi anlamaları yıllar alabilir ve hâlâ bazı şeyler gizemli kalabilir. İşte bildiklerimiz: bir pandeminin sona ermesi için, söz konusu hastalık onu barındıracak ve daha sonra yayacak yeterli sayıda konak bulmayı başaramadığı bir noktaya gelmeli.

1918 pandemisi örneğinde, dünya ilk başta yayılmanın 1919 baharında durdurulduğuna inanmış ancak pandemi 1920 başlarında yeniden pik yapmıştı. Michigan Üniversitesi Tıp Tarihi Merkezi’nden doktor ve direktör Howard Markel, diğer grip türlerinde olduğu gibi bu gribin de kış aylarında daha aktif hale gelmiş olabileceğini, çünkü  insanların iç mekanlarda birbirlerine yakın yerlerde daha fazla zaman geçirdiğini, yapay ısıtıcıların ağız derisi ve burunu kurutarak çatlaklar oluşturduğunu ve bu çatlakların da “virüsler için harika giriş noktaları” olduğunu söylüyor.

Markel, "Soğuk hava azaldığında grip yavaşlama eğilimine giriyor ama kimse nedenini bilmiyor" diyor.

Ancak 1920'in ortalarına gelindiğinde, pandeminin son bulduğuna ilişkin dramatik veya unutulmaz bir açıklama olmamasına rağmen bu ölümcül grip türü aslında pek çok yerde pandeminin sona erdiğini söylemeye yetecek kadar gerilemişti.

Markel'in meslektaşı, Tıp Tarihi Merkezi Direktör Yardımcısı ve tıp tarihçisi J. Alexander Navarro, “Pandeminin sona ermesinin nedeni, virüsün dünya çapında yayılarak yeterince insanı enfekte etmesi, dünya nüfusunda aynı gribin bir kez daha pandemi haline gelmesi için yeterli sayıda hastalığa duyarlı insan bulunmamasıydı” diyor.

Bağışıklığı bulunan yeterli sayıda insan olduğunda, enfeksiyon yavaş yavaş yok olur çünkü virüsün yeni hassas konakçılar bulması daha da zorlaşır.

Navarro, eninde sonunda, "daha az sayıda virüse duyarlı insanın belirli bir aradan sonra dışarıya çıkarak birbirine karıştığını, bugün konuşulan "sürü bağışıklığı" sonucu virüsün gidecek hiçbir yeri kalmadığını söylüyor. Pandeminin sonunda, dünya nüfusunun üçte biri virüse yakalanmıştı (şu anda küresel nüfusun yaklaşık binde 5’inin yeni tip Kovid-19 ile enfekte olduğu biliniyor).
 


Ancak, 1918 pandemisinin sonunu getiren sadece ona yakalanan insanların geliştirdiği bağışıklığın yaygınlaşması değildi. Sosyal mesafe de önemliydi. Virüsün yayılmasını önlemeye yönelik halk sağlığı tavsiyesi, ürkütücü bir şekilde bugünkü tavsiyeye benziyor: vatandaşlar maske takmayı, sık sık el yıkamayı, hastaların karantinaya alınarak izole edilmesini ve okulların, kamusal alanların ve gerekli olmayan işletmelerin kapatılmasını sağlayan kampanyalarla sağlıklı kalmaya teşvik edildi. Tüm adımlar virüs yayılımını kesmek üzere tasarlanmıştı.

Aslında, Markel ve Navarro'nun Journal of the American Medical Association'da 2007'de yayımlanan çalışmalarında, yukarıda bahsedilen kontrol önlemlerinden birden fazlasını daha önce uygulayan ve bunları uzun süre kaldırmayan ABD şehirlerinin diğerlerine kıyasla daha az ölümcül sonuçlarla karşılaştığı bulunmuş.

Halk sağlığı yetkilileri, tüm bu önlemleri virüsle mi yoksa bakteriyel bir enfeksiyonla mı uğraştıklarını kesin olarak bilmemelerine rağmen aldılar. Gribin bakteriden değil bir virüsten kaynaklandığını kanıtlayan araştırma 1930'lara kadar ortaya çıkmadı. 2005’e kadar Science&Nature’daki makaleler, 1918 pandemisine neden olan grip türünün genomunu haritalamak için yaklaşık 10 yıl süren bir süreci kapsadı.

Yüzyıl sonra dünya, farklı bir virüsün neden olduğu başka bir pandemiyle karşı karşıya. Kovid-19 bir influenzadan değil de yeni tip koronavirusten kaynaklandığı için bilim insanları hâlâ virüsün nasıl davrandığını öğrenmeye çalışıyor. Kış mevsiminde grip daha aktifken, Kovid-19 yaz boyunca ABD'de etkindi (Markel'in işaret ettiği gibi 1918 gribi bugün mevsimsel gripten “bekleyeceğimiz” şekilde yok oldu). Doktorlar, hem bir aşı hem de küresel popülasyonda belirli bir maruz kalma düzeyi ortaya çıkana kadar Kovid-19 pandemisinin gerçekten sona ermeyeceğini düşünüyor. Markel, "Kesin değil ama büyük ölçüde eminiz” diyor.

Ancak bu sırada insanlar pandeminin etkisini sınırlama çabalarına yardımcı olabilir. Bir asır önce halk sağlığı konusunda proaktif olmak hayat kurtardıysa, bugün yeniden hayat kurtarabilir.

 

* Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

time.com/5894403

Independent Türkçe için çeviren: Ahmet Delal Tüy

DAHA FAZLA HABER OKU