2035'te elektrikli arabalar yollara egemen olur mu?

Petrol endüstrisinde yaklaşan bu değişiklikleri, ülkelerimizde arzu edilen ekonomik gelişmeyi gözden geçirmeleri için toplumlarımıza yönelik bir uyarı olarak görmeliyiz

Fotoğraf: AFP

Kaliforniya valisi eylül ayı sonunda, 2035 yılından itibaren eyalette içten yanmalı (dizel veya benzinli) araçların satışını ya da kullanımını yasaklayan bir idari emir yayımladı.

Bu karar, küresel endüstride önemli bir geçiş aşamasına işaret ediyor çünkü 20'inci yüzyılın başlarında keşfedilen içten yanmalı motorlu araçların üretimini tehdit ediyor.

Kaliforniya'nın ekonomisi, dünyanın en büyük beşinci ekonomisidir. Kendisi aynı zamanda ekonomik ve sosyal girişimlerde ABD'de öncü bir eyalettir.

Dahası, otomotiv şirketleri ile bazı ABD eyaletlerinde geniş desteğe sahip olan, iklim ile çevreye yönelik politikalara hala şüpheyle yaklaşan Cumhuriyetçi Parti içindeki muhafazakar sağdan beklenen muhalefete rağmen, bu fenomenin kademeli olarak genişleyerek çeşitli ABD eyaletlerine yayılması bekleniyor.

Bu muhalefet, içten yanmalı motorlu araçlardan elektrikli araçlara geçişi bir süre geciktirebilir, ancak, tamamen durdurması pek olası değil.


Kaliforniya eyaletinin, konutların bulunduğu banliyöler ile şehir merkezinde yer alan alışveriş merkezleri ve ofisler arasında geniş mesafelerin bulunduğu şehir planlaması göz önüne alındığında, diğer birçok eyalette olduğu gibi burada da araçların kullanımı, sosyal yaşamın önemli bir parçasını teşkil ediyor.

Her ne kadar yerleşim yerlerinin çoğunun şehir merkezlerinden uzak olması, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yaygınlaşmaya başlayan bir Amerikan fenomeni olsa da orta sınıfların banliyölere kayması ile bu sosyal ve kentsel dönüşüm küresel bir fenomene dönüştü.


Peki, Kaliforniya eyaleti neden böyle bir girişim başlattı?

İşin aslı, bu karar Kaliforniya ile sınırlı değil. Avrupa Birliği (AB) de aynı tarihten itibaren geçerli olacak benzer bir karar aldı.

Kaliforniya'nın çevre ve iklim değişikliği konularına diğer ABD eyaletlerinden daha fazla önem verdiği biliniyor.

Bunun yanında eyalet, son yıllarda, özellikle bu yıl, binlerce dönümlük alana yayılan ağaçlık alanlarda neredeyse art arda çıkan büyük yangınlardan oldukça zarar gördü.

Bu yangınların nedeni olarak da iklim değişikliği gösterildi. Eyalet sakinleri ayrıca, eyalette kullanılan araçların sayısının çokluğu göz önüne alındığında, araç egzozlarından kaynaklanan karbondioksit emisyonlarından ve yol açtıkları çevre kirliliğinden de şikayetçi.


Benzin ve dizelin alternatifleri nedir?

Büyük uluslararası otomotiv şirketleri ve bazı uzman şirketler yıllardır çeşitli elektrikli, güneş enerjisi ile çalışan veya hibrit otomobil modelleri üretmeye başladılar.

Nitekim şimdiden yollarda binlerce elektrikli araba var ve sayıları yavaş yavaş artıyor. Benzin ve dizel yerine hidrojen yakıt kullanma seçeneği de var, ancak fosil yakıtlardan (gaz ve kömür) üretildiği için karbondioksit emisyonlarını azaltmaya yönelik araştırmalar devam ediyor.


Alternatif otomobil endüstrisinin şu ana kadar karşı karşıya olduğu en önemli zorluklar, yeni bataryaların enerji depolama kapasitesi ve bu araçların yüksek fiyatlarıydı.

Bu iki sorun da kademeli olarak çözüldü. Alternatif araçların fiyatları neredeyse geleneksel araçların fiyatlarıyla eşit hale geldi.

Yeni bataryaların depolama kapasitesi iyileştirildi ve artırıldı, tekrar şarj edilmeye gerek kalmadan uzun mesafelerde kullanılabilir duruma geldi. Depolama kapasitesini artırmaya yönelik araştırmalar devam ediyor.


Öte yandan AB Komisyonu, kısa süre önce 2030 iklim hedeflerine yönelik bir planı kabul etti. Karbondioksit emisyonlarını 2021 oranlarına kıyasla yarı yarıya düşürmek için içten yanmalı motor kullanımını kademeli olarak azaltma, kirletici emisyon üretmeyen yeni arabaların kullanımı ile 2035'de emisyonları tamamen bitirme kararı aldı.       

Bu önemli endüstriyel gelişmenin petrol tüketimine ve ardından petrol endüstrisinin en büyük sanayi dalı olduğu Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin ekonomilerine etkisi olacağı açıktır.

Zira bazı ihracatçı ülkelerin, yıllık bütçelerinin yaklaşık yüzde 85-95'i petrol gelirlerine bağlıdır. Bu dönüşüm aynı zamanda yeni petrol alanları keşfetme ve geliştirme yatırımlarını da kademeli olarak azaltacaktır. Talebin azalması da petrol fiyatlarını olumsuz etkileyecektir.

Kaliforniya'nın kabul ettiği yasa 2035 yılında yürürlüğe girse de, yeni model araçların ABD'nin genelinde kullanımının yaygınlaşmasından önce sağcı çoğunluğa sahip veya petrol üreticisi bazı ABD eyaletlerinin bu tür kararları ertelemeye çalışacakları veya buna karşı çıkacakları tahmin ediliyor.

Nitekim bugün, AB'de Avrupa otomotiv endüstrisi derneklerinin, özellikle de otomotiv endüstrisi, ülkedeki en büyük sanayi endüstrisini oluşturduğu için Almanya Otomotiv Endüstrisi Derneği'nin güçlü ve önemli muhalefetine tanık oluyoruz.

Gelişmekte olan ülkelerin 2035 yılına kadar tüm geleneksel araçlarını yeni ve karbon emisyonu daha az araçlarla, istasyonlarını da hızlı bir şekilde yeni yakıta uygun istasyonlarla değiştirebileceklerine dair şüpheler olduğunu söylemeye gerek yok.

Bu, gerek özel gerekse kamu sektörlerinden dev yatırımlar gerektirmektedir. Şu ana kadar üçüncü dünya ülkelerinin çoğunda araçlarda bu kapsamlı değişikliğe gidileceğine dair ciddi bir gösterge yoktur.

Dolayısıyla Kaliforniya ve Avrupa geleneksel araçlarını yeni model araçlarla -ki büyük olasılıkla bunlar elektrikli olacaktır- değiştirmeyi başarsa bile, dünyanın geri kalan ülkelerinin çoğu, onlara yetişmeden önce birkaç yıl daha geleneksel araçları kullanmaya devam edecektir.


Ford Model T'nin geçen yüzyılın başlarında at arabalarını hızla ortadan kaldırdığı doğru ama bugün farklı bir endüstriyel ve tüketim değişkeniyle karşı karşıyayız.

İlk olarak, bir milyardan fazla aracın kullanıldığı ve bunların bazılarının ortalama beş yıllık bir ömre sahip olduğu büyük bir dünya var.

Ayrıca, bazı ülkelerin kapasiteleri sınırlı ve hükümetlerin vatandaşları eski araçlarla aynı hizmeti veren yeni araçlar satın almaya zorlaması zordur.

Üçüncü dünya ülkelerindeki vatandaşları, kaç yaşında olursa olsun araçlarını değiştirmeye ve bir elektrikli veya diğer alternatif enerjileri kullanan araçları satın almaya teşvik etmenin ana yolu, yeni ürünü teşvik etmek için vergi yasalarının çıkarılması, mali destek veya teşviklerin sağlanması yoluyla olacaktır.


2035'e kadar hala 15 yıl var. Keza modern otomobilleri yaygınlaştırma kararlarının bu tarihten birkaç yıl sonraya ertelenme olasılığı da var. Ancak, Ortadoğu ekonomileri için önemli olan son tarih değil, şu andan itibaren neler yapılabilecekleridir. Sorumluluk hem hükümetlere hem de vatandaşlara düşmektedir.

Madem ki yeni nesil otomotiv endüstrisi bir gerçeğe dönüştü ve er ya da geç petrol tüketimine, ardından da petrol fiyatlarına, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ekonomilerine etkisi olacak, ülkelerimizde yaygın olan bazı lüks tüketim kalıplarını gözden geçirmeli ve değiştirmeliyiz. Vatandaşlarımızı tüketim konusunda bilinçlendirmeye başlamalıyız.

Bunun yanında resmi kurumlar, son yıllarda petrol gelirlerinin büyük bir bölümünü tüketen muslukları kapatmalıdır. Bazı ülkelerde yılda milyarlarca dolara ulaşan yolsuzluklara bir sınır koymalıdır. Ayrıca küresel değişkenlerin gereklilikleriyle başa çıkmak için eğitimin kalitesini ve düzeyini de gözden geçirmeye ihtiyaç vardır.

Başka bir deyişle, petrol endüstrisinde yaklaşan bu değişiklikleri, ülkelerimizde arzu edilen ekonomik gelişmeyi gözden geçirmeleri için toplumlarımıza yönelik bir uyarı olarak görmeliyiz.

Tüketim yöntemleri, şeffaflık, kontrol ve denetim eksikliği, eğitim müfredatlarının kalitesi, devlet dairelerini üretken olmak bir yana engelleyici memurluklarla doldurmak gibi 20'inci yüzyılın ortalarından beri alışık olduğumuzdan farklı bir geleceğe hazırlanmaya gerekli önemi vermemiz için bir alarm olarak kabul etmeliyiz.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Beyan İshakoğlu

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU