Feyzioğlu: Yürüyüşe katılmayacağım, TBB’nin yöntemi yürümek değil

Feyzioğlu, “'Çoklu Baro' yöntemi doğru değildir. Bu konuda takdir Meclis'indir. Benim görevim de Meclis'e anlatmaktır" dedi

Fotoğraf: AA

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, bazı baro başkanlarının düzenlediği yürüyüşe ilişkin açıklamalarda bulundu.

TBMM çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Feyzioğlu, yürüyüş başlatan bazı baro başkanlarının Ankara girişinde engellenmesi üzerine Meclis Başkanı Şentop ile görüştüğünü belirtti.   

Sabah saatlerinde bazı baro başkanları ve TBB Yönetim Kurulu üyeleriyle Anıtkabir'i ziyaret ettikleri sırada yürüyüş yapan baro yöneticilerinin Ankara girişinde engellendiğine dair haber aldığını anlatan Feyzioğlu, bunun üzerine Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı, Ankara Valisi, Emniyet Genel Müdürü ve son olarak Meclis Başkanı Şentop ile görüştüğünü de aktardı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Karşılıklı adımlar çerçevesinde bu sorunun çözüleceğine inandığını belirten Feyzioğlu, sorunlara diyalogla çözüm üretmeden yana olduğunu söyledi.

Baro başkanlarının 200 metre kadar bir mesafeyi yürüdükten sonra otobüslerle Anıtkabir'e gitmeyi talep ettiklerini bildiren Feyzioğlu, yürüyüş yapan grubun sosyal mesafeye uygun hareket ettiğine, kamu düzenini bozacak bir girişimde bulunmadığına dikkati çekti.

“TBB'nin seçtiği yöntem yürümek değil"

Feyzioğlu, baroların yapısına ilişkin değişikliğin gündeme geldiği günden beri Meclis'te mesai harcadığını, bu kapsamda milletvekilleri, grup başkanvekilleriyle görüştüğünü aktararak, "Asıl yapmamız gereken kanunun içeriğini konuşmak olmalıdır. Onu da görüşeceğimiz yer Meclis'tir. Geçen hafta biz burdaydık, çalıştık bu konuyu. Meclis'i ikna etmek için görüştük” ifadelerini kullandı.

Baroların yapısına ilişkin değişikliği içeren kanun teklifinin kendilerine ulaştığında görüşlerinin daha somutlaşacağını belirten Feyzioğlu, şöyle devam etti:

Bizim, barolarla 1 Haziran'daki mutabakatımız da bu yöndeydi. Ancak bir kısım baromuz, önceden yürüyüş yapmak istedi, saygı duyuyoruz. Biz yapmıyoruz, yürüyüş yapan yapmayana saygı duysun, yürüyüş yapmayan da yapana saygı duysun. Ülkenin ihtiyacı olan da bu değil mi? Hepimiz birlikte silahsız, şiddetsiz, saldırısız yürüyüş hakkına saygı duyalım.

Feyzioğlu, yürüyüşe katılıp katılmayacağına ilişkin gazetecilerin sorusuna şu yanıtı verdi:

Hayır yürüyüşe katılmayacağım çünkü benim ve Türkiye Barolar Birliği'nin seçtiği yöntem yürümek değil. Ancak bu, yürümenin temel bir hak olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Biz yürüyüş değil, Meclis’teki çalışmanın etkili olacağını düşünüyoruz. Çünkü buradaki kapılar bize kapalı değil, görüşebiliyoruz.

TBB'nin çoklu baro yöntemine en başından beri karşı çıktığını ancak takdir ve yetkinin Meclis'te olduğunu hatırlatan Feyzioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

Bizim görüşümüz çok net, 'çoklu baro' yöntemi doğru değildir. Bu konuda takdir kimindir? Meclis'indir. Benim görevim nedir? Meclis'e anlatmaktır. Milli iradenin tecelli ettiği yer Meclis'tir. Biz Meclisi yok saymayız, baştacıdır. Burada her şeyi anlatabiliriz, hiç kimse de bize 'Neden Meclis'e anlatıyorsunuz' diye kızmasın. Ben, 'Neden yürüyorsunuz' deme hakkına sahip değilsem, hiç kimse de 'Neden Meclis'i ikna etmeye çalışıyorsunuz, neden Meclis'e derdinizi anlatıyorsunuz' diye kızmasın. Demokratik uzlaşı bu değil midir? Demokratik uzlaşı, hepimizin aynı şeyi düşünmesi değildir, temel hak ve hürriyetlere saygı göstermektir.

 

Independent Türkçe, Ajanslar

DAHA FAZLA HABER OKU