TES fonlarının yönetimi İşsizlik Fonu'ndaki gibi devlette değil, özel sektörde olacak

Detayları henüz netleşmeyen Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, çalışan, işveren ve devlet tarafından, çalışanın bireysel hesabına yapılacak nakdi katkıları, emeklilik yatırım fonlarında yatırıma dönüştürüyor. Fonların yönetimi ise devlette değil

Fotoğraf: Unsplash.com/@huntersrace

İlk kez Ekim 2019’da açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nda duyurulan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir hafta önceki kabine toplantısı sonrası yeniden gündeme getirdiği Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES), en basit tabirle, SGK emeklilik sistemi ile birlikte yürüyecek bir fon oluşturma düzenlemesi. 

Uygulamanın detayları henüz kesinleşmedi. Ancak 2022’de devreye alınacağının söylendiği sistemle ilgili en net bilgi, çalışan, işveren ve devlet tarafından, çalışanın bireysel hesabına yapılacak nakdi katkıların emeklilik yatırım fonlarında yatırıma yönlendirilecek olması.  

TES, 2017’de duyurulan zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi’nden de farklı. BES’te çalışanlar, maaşlarından kesilerek sisteme aktarılan katkı paylarına karşılık, devlet katkısı almaya da hak kazanıyordu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

TES’te ise devlet katkısı devam ederken, çalışanlar gibi işverenlerin de katkıda bulunması sağlanarak üç paydaştan toplanan katkıların, çalışanlar adına bireysel hesaplarda biriktirileceği planlandı.

TES’teki fonların seçimi ve birikimlerin fonlar arasındaki dağılımı çalışan tarafından belirlenecek ancak fonların yönetimi, İşsizlik Fonu'ndaki gibi devlette değil, özel sektörde olacak.

Söz konusu özel sektör ise Bireysel Emeklilik Sistemi’nin fonlarını da yöneten sigorta şirketleri olarak öne çıkıyor. 

Dünya Gazetesi’ne açıklama yapan sektör temsilcileri, her ne kadar kendileriyle direk iletişime geçilmemiş olsa da, dünyadaki örneklerini de inceleyerek şimdiden çalışmaya başladıklarını, önümüzdeki 1,5 yıllık süreçte altyapı hazırlıklarını ve pilot çalışmaları tamamlayacaklarını aktardılar.

BES ve TES’i en önemli yapısal reformlardan biri olarak gördüğünü aktaran AvivaSA Genel Müdürü Fırat, Türkiye’nin sık sık ekonomik krize girmesinin ana sebeplerinden birini, “tasarrufların ülkeye yetmemesi” olarak görüyor ve ekliyor: 

Gelişmiş ülkeler benzer sistemlerle devasa fonlar kurdular ve trilyon dolarlar yönetiyorlar. Ama Türkiye'de böyle bir şey yok. Bu tarz fonların büyümesi, sermaye piyasalarının derinleşmesi için de çok önemli. 

Diğer taraftan, kıdem tazminatı toplumsal bir konu. Çalışanların belli bir kısmı alıyor, ama yüzde 90'lık büyük kesim buna ulaşamıyor. Bu haliyle baktığımızda 1 taşta 2 kuş vurulabilir gibi görünüyor" açıklamasında bulundu.

Henüz düzenleyici kurumlar ile bir görüşmelerinin olmadığını aktaran Kuruca, "Paydaşların hepsi yüzde 100 mutlu olabilir mi, bilmiyorum. Sanırım, komple kıdem tazminatını fona aktarmak yerine ara yol bularak hibrit bir model üzerinden ilerleniyor” dedi. 

"'Tamamlayıcı emeklilik’ demek doğru değil”

Tamamlayıcı emeklilik sistemi adı altında halen var olan çok sayıda uygulamanın birlikte düşünülmesi, tasarlanması denetim ve düzenleme altyapısının oluşturulması gerektiğini aktaran Adendum Aktüerya Emeklilik Danışmanlık Yönetici Ortağı Ali Haydar Elveren, bu şekilde etkinliğin artacağını söyledi. 

Ali Haydar Elveren’e göre tamamlayıcı emeklilik sistemi, diğer emeklilik uygulamalarına ilişkin herhangi bir bütünleşik yapı öngörmüyor. 

“Konu, kıdem tazminatının kısmen veya tamamen fonlu hale getirilmesi şeklinde lanse ediliyor” diyen Elveren, “Ülkemizde kıdem tazminatı sisteminin oldukça büyük eksiklikleri ve sorunları var. Bu konu çok taraflı hem politik, hem idari hem finansal hem de aktüeryal birçok konunun çok fazla paydaş ile birlikte çözüm üretilmesini zorunlu kılmaktadır” açıklamasında bulundu.

Önerilen sisteminin tamamlayıcı emeklilik olarak lanse edilmesinin doğru olmadığını vurgulayan Elveren, verdiği röportajda şunları söyledi: 

“Onun yerine fonlu kıdem tazminatı hesabı denebilir. Halen bireysel emeklilik sistemi, vakıf ve sandıklar tamamlayıcı emeklilik sunuyor ve milyonlarca kişi bu sistemlere katkıda bulunuyor. Burada yaratılacak kavram kargaşası yeni sistemin getireceği ek kazançların bazılarını yok edebilir.” 

"Vatandaş fonun nerede değerlendirildiğini bilecek"

Dünya Gazetesi’ne konuşan ancak haberde isminin açıklanmasını istemeyen bir kaynak, "Kamu resmi bir taslak paylaşmadı, biz de gelişmeleri basından öğreniyoruz. Ancak, fonlu sistemlerin doğru sistemler olduğunu düşünüyoruz. Devletimiz bize çalışın derse, çalışırız" dedi.

Hazırlığın boyutundan haberdar olmadıklarını aktaran sektör temsilcisi, vatandaşın doğru bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi:

“İşsizlik Fonu'nda yönetim devlette ve kimse nerede değerlendirildiğini bilmiyor. Fakat bu çalışmada fonları özel şirketlerin yöneteceği söyleniyor. Böyle olunca vatandaş fonun nerede değerlendirildiğini bilecek. 

Birikimlerin fonda toplanması ve çalışanların kendi tercihleri ile yön vermesi önemli. Yani her bir çalışan emekliliğe dair birikimlerini kendisi dizayn edecek. 

Getirisinden memnun değilse, birikimini başka bir tarafta değerlendirecek. Biz sadece operasyonel işlemleri yapacağız."

Sigorta şirketlerinin bugün itibariyle BES tarafında 6,8 milyon kişinin 130 milyar liradan fazla birikimini değerlendirdiğini hatırlatan ve bunu çok başarılı bir şekilde gerçekleştirerek rüştünü ispat ettiğini kaydeden sektör temsilcisi, "Kıdem tazminatları için oluşturulacak fonlar da aynı BES fonları gibi yönetilecek" dedi.


Independent Türkçe, Dünya

DAHA FAZLA HABER OKU