TÜRGEV’in Kılıçdaroğlu’ndan kazandığı tazminata Yargıtay’dan ret kararı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜRGEV, vakıf için “rüşvetin merkezi” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan 100 bin lira manevi tazminat istemiş, yerel mahkeme 10 bin lira tazminata hükmetmişti

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun TÜRGEV'e yönelik dava konusu sözleri için Yargıtay, "polemik, siyasi üslubun bir parçasıdır" dedi

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı’na (TÜRGEV) 10 bin lira tazminat ödemesine hükmeden yerel mahkeme kararını bozdu.

Kılıçdaroğlu’nun, “TÜRGEV rüşvetin merkezi” sözleri mahkemeye taşındı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 11 Aralık 2014 günü gazetecilerin, hakkında açılan tazminat davasıyla ilgili sorularına şu yanıtı verdi:

“TÜRGEV rüşvetin merkezidir. Devletten ihale alanlar, ihale almadan önce TÜRGEV’e para veriyorlar, bunun adı nüfuz ticaretidir. Adımın Kemal olduğunu bildiğim kadar TÜRGEV’in rüşvetin merkezi olduğunu biliyorum, bunu da yargıda ortaya çıkartacağım, rüşvetle beslenen bir yapı var orada… ”

 

 

Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) bu sözlerle ilgili ertesi gün İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’nde Kılıçdaroğlu hakkında 100 bin liralık manevi tazminat davası açtı.

Dava dilekçesinde Kılıçdaroğlu’nun sözlerinin, “ifade özgürlüğünü, eleştiri ve yorum sınırlarını aşarak vakfın itibarını, kişilik haklarını zedelediği” öne sürüldü.

Mahkeme 10 bin lira tazminata hükmetti

İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi 15 Ekim 2015 tarihli kararında TÜRGEV’in açtığı davayı kısmen kabul ederek, 100 bin lira yerine 10 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Kılıçdaroğlu kararı temyiz etti.

Kılıçdaroğlu’nun avukatları, müvekkillerinin CHP genel başkanı sıfatıyla yaptığı açıklamaların odağında davacı vakfın bulunmadığını, kamu yararı gözetilerek kamuyu bilgilendirmek amacıyla açıklamalar yaptığını savundu.

 

 

Yargıtay: İddialar, elgelere dayanıyor

Yargıtay 4. Dairesi yerel mahkemenin kararını bozdu. Yargıtay kararında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Yargıtay içtihatlarına gönderme yapıldı. 

İfade özgürlüğünün, demokratik toplumun temelini oluşturduğu vurgulanan kararda, “Bu özgürlük, sadece toplum tarafından kabul gören, zararsız veya ilgisiz kabul edilen bilgi ve fikirler için değil; incitici, şoke edici ya da endişelendirici bilgi ve düşünceler için de geçerlidir” denildi.

Polemik çıkarmak, siyasi üslubun bir parçasıdır
 

Kemal Kılıçdaroğlu’nun TBMM Genel Kurulu ve çeşitli platformlarda öne sürdüğü iddiaların, davacı Vakıf ve yöneticilerini ilgilendiren soruşturmalardaki bilgi ve belgelere dayandırıldığı belirtilen kararda şu tespitler yapıldı:

“Davalının konuşmasında kullandığı, ‘rüşvetin toplandığı yer’ ifadelerinin suçlayıcı ve rahatsız edici olduğu açıktır. Ancak, konuşmanın bütününe bakıldığında, bu ibare ile özellikle yurt dışından yapıldığı anlaşılan döviz transferi olmak üzere, kabul edilen bağışların kastedildiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki siyasetçilerin kullandıkları bazı sözler açıkça polemik çıkarmaya, şiddetli tepkiler yaratmaya ve taraftarlarını konsolide etmeye yönelik siyaset üsluplarının bir parçası olarak kabul edilmelidir”

Yargıtay, Kılıçdaroğlu’nun sözlerinin, Yargıtay, AYM ve AİHM içtihatlarına göre ifade özgürlüğü sınırları içerisinde kaldığı ve davacı TÜRGEV’in şöhret ve itibarına saldırı oluşturmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını bozdu. Dava yeniden görülecek.

 

DAHA FAZLA HABER OKU