Cumhuriyet kararıyla başlayan tartışma... 5 yıl 1 gün ceza alan temyize gidiyor da daha az ceza alan neden gidemiyor?

Cumhuriyet çalışanları hakkındaki onama kararı, istinaf mahkemelerinin 5 yıl ve altında hükmedilen cezalarda son temyiz merci olmasını tartışmaya açtı

Cumhuriyet gazetesi eski çalışan ve yöneticilerinden 8'i yeniden cezaevine girecek

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Cumhuriyet gazetesi çalışanı ve yöneticileri hakkında verdiği mahkumiyeti açıklayıcı bir gerekçe göstermeden onamış, kararlar kesinleşmişti.

Hukukçular Fikret İlkiz ve Cüneyt Toraman ile bu kararla beraber yeniden cezaevine girecek avukat Mustafa Kemal Güngör istinaf mahkemesinin kararını Independent Türkçe'ye değerlendirdi. 

 

 

Av. İlkiz: Bu bir çelişki ve adil yargılanma hakkına aykırı

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286. maddesine atıfta bulunan avukat İlkiz, ilk derece mahkemesinin kararının istinaf mahkemesine gittiğinde, 5 yıldan az olan hapis cezaları ve buna bağlı para cezalarının temyize tabi olmadığını hatırlattı. 

5 yılın altında verilen bir mahkumiyet kararı ya da 4 yıl olarak verilmiş bir kararın istinaf tarafından onanması halinde temyiz yolunun kapalı olduğunu vurgulayan İlkiz, AYM'nin aynı yasanın bir bendini yakın zamanda iptal ettiğini belirtti ve şöyle dedi: 

"İptal edilen madde bendi 'ilk derece mahkemeleri tarafından verilen 2 yılın altı ve 2 yıl dahil olmak üzere verilen hapis cezalarının temyizi yoktur' diyordu. Fakat aynı maddede 5 yıl ve altındaki cezalar bakımından temyiz edilemez hükmü yürürlüğünü sürdürüyor. Maddenin kendi içindeki bütünlüğü bozulmuş oluyor. Bir başka deyişle 2 yıl için verilen hapis cezalarının temyize tabi olduğunu kabul ediyorsunuz ama buna karşılık 5 yıl ve altında bulunan cezaların temyize tabi olmadığı düzenlemesini sürdürüyorsunuz. Bu açıkça ceza sınırına bakılmak suretiyle yaratılan çelişkidir ve adil yargılanma hakkına aykırıdır."

Avukat Fikret İlkiz, Cumhuriyet çalışanları içinde temyize tabi olanlar için ise şu tespiti yapıyor:

"Yargıtay hukuki değerlendirme ve içtihat bakımından ‘suç olmaz, beraatları gerekir’ diye bir karar verirse ve kararı bozarsa, o zaman aynı davada yargılanan, aynı deliller nedeniyle haklarında mahkumiyet kararı verilen ve yüksek ceza alan, 5 yılın üstünde alan insanlar beraat etmiş olacak, bu kararın verildiği sırada 5 yılın altında ceza aldıkları için hükümleri kesinleşmiş olanlar cezaevinde bulunacak”

 

Avukat Cüneyt Toraman da hafif cezalar için temyiz yolu olması gerektiğini ama bunun ikincisi, üçüncüsü, dördüncüsüne karşı olduğunu söylüyor.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kapsamında olan 2 yılın altı cezalar için, 6 aylık cezalar için belli bir limit konulabileceğini savunan Toraman, "Ama 2 yıl, 5 yıl çok uzun süreler ve Yargıtay’a denetime gitmesi lazım bu cezaların" diyor. Av. Toraman'ın konuyla ilgili yaptığı değerlendirme şöyle:

"Bu istinaf sistemi yeni geldi bize, iyi işlemiyor. Üç satırla kararı reddediyor, delil tartışması yapılmıyor, yargılama yetkisi var ama çok istisnai hallerde bu yetkisini kullanıyor. Zaten istinaf mahkemesini düzenleyen maddenin bir bendi iptal edildi. Bu sistem oturuncaya kadar, 5 yıla kadar verilen cezaların da temyiz yolunun açık olması lazım. Bin kişi içinde bir kişi dahi mağdur olacaksa, bunu önlemek için temyiz yolu açık olmalı. Devletin görevi adalet dağıtmaktır. Bu konuda bir yasal düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum.”

 

   

        Av. Güngör: Bu hiç adil değil

Cumhuriyet gazetesi davasında verilen 3 yıl 9 ay hapis cezası onanan ve kalan 1 yıl 16 günlük hapis için yeniden cezaevine girecek isimlerden biri de gazetenin eski yönetim kurulu üyesi Av. Mustafa Kemal Güngör. Av. Güngör şu değerlendirmeyi yaptı:

“Ortada hukuki bir garabet var. Şimdi 5 yıl ve altı ceza verilen kişiler temyiz yerine cezaevine gidiyor. 5 yılın üstünde ceza verilen arkadaşlarımız Yargıtay’da temyize gidebiliyor. Bu temyiz sürecinde Yargıtay arkadaşlarımız lehine kararı bozarsa, bu lehte hukuki durum bizi de kapsayacak ama biz o süreçte cezaevine girmiş olacağız. Üstelik AYM bu maddenin bir bendini iptal edip temyiz yolu açmasına rağmen. Bu hiç adil değil.”

Cumhuriyet çalışanları davasında "Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına ve anayasal düzene karşı suç işlemek” iddiasıyla yargılanan Akın Atalay hakkında “örgüte yardım” suçlamasından 7 yıl, 3 ay, 15 gün; Orhan Erinç hakkında 6 yıl 3 ay; Murat Sabuncu ve Ahmet Şık hakkında 7 yıl 6 ay; Kadri Gürsel hakkında 2 yıl 6 ay; Aydın Engin hakkında 7 yıl 6 ay; Hikmet Çetinkaya hakkında 6 yıl 3 ay; Önder Çelik, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör hakkında 3 yıl 9’ar ay hapis cezası verilmişti. 

Mahkeme Turhan Günay, Bülent Yener ve Günseli Özaltay'ın beraatına karar vermişti. Davada beş yılın üzerinde ağır hapis cezası alan isimlerin temyiz incelemesi ise Yargıtay'da yapılıyor. Temyiz dosyası Yargıtay'da süren isimler ise Hikmet Çetinkaya ve Orhan Erinç. Akın Atalay, Murat Sabuncu, Aydın Engin ve Ahmet Şık 5 yılın üstünde ceza aldıkları için Yargıtay'a başvurabilecek.

Mahkumiyetleri 5 yılın altında kalanlar cezaevine girecek

336 gün cezaevinde kaldıktan sonra 2 yıl 6 ay ceza alan Kadri Gürsel dışında kalanlar mahkumiyet süreleri 5 yılın altında kaldığı için tekrar cezaevine girecek. Musa Kart, Hakan Kara, Güray Öz, Önder Çelik, Mustafa Kemal Güngör 1 yıl 16 gün; Emre İper 3 yıl 1 ay 15 gün, Bülent Utku 4 yıl 6 ay hapse mahkum edilmişti.

DAHA FAZLA HABER OKU