Eğlence robotunu bıraktı, sağlık çalışanları için siper maske üretimine başladı: Küresel virüs gibi iyilik de çok hızlı ilerliyor

Koronavirüs salgınıyla birlikte ihracatını yaptığı eğlence robot üretimini durduran DOF Robotics Başkanı Mertcan, ASKON’daki gönüllüler ile birlikte tedarik sıkıntısı yaşanan ve sağlık çalışanları için hayati önemdeki siper maskeyi ücretsiz üretiyor

Kolaj: Independent Türkçe

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkan Yardımcısı olan DOF Robotics Başkanı Mustafa Mertcan, yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) birlikte, ihracatını yaptığı eğlence robot üretimini durdurdu.

10 bini aşkın üyesi bulunan ASKON’daki gönüllüleri, örgütleyerek, “kolektif üretim hareketi”ne katılımlarını sağlayan Mertcan, Türkiye’de tedarik sıkıntısı yaşanan ve sağlık çalışanları için hayati önemdeki siper maskeyi ücretsiz üretmeye odaklandı.

Mertcan, "Elinde, 3D yazıcısı olan herkes, bu harekete katılabilir. Biz de çalışmalarımızı Dof Robotics üzerinden yürütüyoruz" dedi.
 


Günlük 15 bin adet siper maske üretim rakamına ulaşan kolektif üretim hareketi, ventilatör ve filtre grubu üretimine de başladı.

Gönüllülerin bir kısmı malzemeyi, bir kısmı dağıtımı ve kalanlar da üretimi üstlendi. Independent Türkçe’ye konuşan Mertcan, “Tıpkı küresel virüs gibi, iyilik de çok hızlı yayılıyor” dedi.
 

mustafa mercan.jpg
ASKON Genel Başkan Yardımcısı ve DOF Robotics Başkanı Mustafa Mertcan


"Eğlence sektörü tüm ülkelerde organize bir şekilde ilk reaksiyonu veren sektörlerden biri oldu"

- ABD, AB ve Çin’e eğlence robotları ihraç eden ödüllü bir firmasınız.  Firmanız özelinde, sektörde ve global ölçekte virüsten nasıl etkilendiniz? 

Virüs öncelikle çıkış noktası olan Çin ve Asya bölgesinde daha sonra gelişen süreçte tüm dünyadaki mevcut ve gelişmekte olan ticaretlerimizin durağanlaşmasına, virüsün bölgelerde yayılmasıyla anlaşmaların ertelenmesi ve iptallerine neden olmuştur.

Tabii ki bu noktada birey ve toplumun değişen öncelik sıralaması ve harcama değişikliklerinin payı büyüktür. 

Bu nedenlerle haklı olarak yeni yatırımlardan kaçınan yatırımcılar, mevcut operasyonlarını yürüttükleri eğlence parkları, tema park ve AVM içerisindeki eğlence parklarını virüsün yayılımına önlem olmak amacıyla geçici süre durdurma kararları aldılar.

Bu noktada dünya devi olan firmaların (Marvel, Disney, Wanda Grup vb.) finansal dayanıklılığı daha uzun soluklu olacak orta ve küçük ölçekli firmalara istinaden daha az zarar göreceklerdir.

Fakat tüm nakit akışı bozulan iş ortaklarımıza bu süreçte destek olmak amacıyla tüm yazılım güncelleme ve içerik lisanslamalarını herhangi bir ücret talep etmeden uzattık ve ticari anlaşmalarımızda onlar açısından gerekli kolaylıkları sağladık.

Bizim dışımızda ise ilgili ülkelerin ticaret bakanlıkları ve hükümetler; kira, faizsiz kredi, izin sürecinde personel maaş desteği gibi açıkladıkları destek paketleriyle sektöre önemli destekler verdi. 

Virüsün diğer coğrafyalara yayılımı ve ilk yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakalarının görülmesiyle beraber, eğlence sektörü tüm ülkelerde organize bir şekilde ilk reaksiyonu veren sektörlerden biri olmuştur.

Sektörün toplum sağlığı konusunda vermiş olduğu sağduyulu ve doğru kararıyla bir kez daha insanların mutluluğu, huzuru ve sağlığı için var olduğunu gösterdi. 

Mevcut gelişmeler doğrultusunda en iyi senaryoda sektörün yüzde 15-20 küçüleceğini düşünüyorum.

Fakat öncelikle şahsım ve firmam adına, ticari olarak ciddi zararlar görmüş olmamıza rağmen, yaşadığımız bu kritik süreçte önceliğimizi insan sağlığına odakladık.

İnanıyoruz ki virüs sonrası eğlence sektörü hızlı bir toparlanma süreci içerisine girecektir.


"18 Mart’ta üretimi durduk; ticari kaygılarımızı ikinci plana atıp, önce insan sağlığı dedik"

- Siz ve iş çevreniz ne gibi tedbirler aldınız? 

9 Mart’ta açıklanan ilk vakadan sonra, çalışanlarımızın, daha sonra toplum sağlığını korumak amacıyla tüm departmanlarımızdan birer nöbetçi arkadaşımızı ofiste çalıştırmaya, diğer ekip arkadaşlarımızı da evlerinden çalışmaya yönlendirdik. 

Bu süreçte fiziki çalışma gerektiren fabrikamızda da üretim personellerimizin yarısını evlerine yönlendirdik ve üretime devam eden personellerimizi Kovid-19 virüsünden nasıl korunacakları noktasında bilgilendirdik.

Çalışma ortamlarını uzmanların belirlediği normlara göre revize ettik. Ayrıca, yurt dışında bulunan personellerimizi ivedi bir şekilde Türkiye’ye dönmelerini tavsiye ettik ve yurda dönen tüm çalışanlarımızın evlerinde 14 günlük karantina sürecine girmelerini sağladık. 

Virüsün dünyada yayılım hızı ve özellikle Avrupa’daki etkilerini gözlemleyerek 18 Mart tarihinde tüm üretim ve ofis çalışmalarımızı durdurduk ve tüm ekiplerimizin çalışmalarını evlerinden devam ettirmesi kararını aldık. 

Bu kararları alırken ticari kaygılarımızı ikinci plana atıp, önce insan sağlığı dedik. Bu süreçte tüm personellerimizin sağlık durumunu yakından takip ediyor ve tüm yaşananlardan dolayı hiçbir personelimizi mağdur etmeyeceğimizi belirtmek isterim.
 


"Kadromuz, 3D siper maskeye odaklandı: Kovid-19'e karşı elbirliğiyle başarılı oluruz"

Büyük bir baskı altında canları pahasına hizmet veren sağlık kuruluş ve personellerine destek olma kararı aldık.

Koronavirus vakalarında sağlık personelinin en çok ihtiyaç duyduğu asetatlı koruyucu maskeleri tamamen ücretsiz 3D yazıcılarımızla üretimine başladık.

3D yazıcı sahibi diğer tüm kişi ve kuruluşları da bu çalışmaya dahil olmaya davet ediyoruz. Unutmamalıyız ki bu Kovid-19 virüsüne karşı elbirliğiyle başarılı oluruz. 3D yazıcıyla, tüm sağlık çalışanlarına, ücretsiz siper maske üretimine odaklandık.
 


3D yazıcı ile günde 15 adet maske üretebilirsiniz. Buna karşın, genel başkan yardımcısı olduğum ASKON'un Anadolu’da binlerce 3D yazıcısı olan üyemiz var.

Bizde de 3D printer var, nasıl destek olabiliriz” diyen, “Malzeme ihtiyacınız var mı, tedarik edelim” ya da “Dağıtım işini bize bırakın”, diyen gönüllülerle kolektif bir hareket başlattık.

Ve günde 10-15 bin adet siper maske üretim rakamına ulaştık.
 


Kolektif üretim hareketi: İyiliğin salgını da çok hızlı ilerliyor

Özellikle karantina bölgesi hastanelerinden olmak üzere, her gün binlerce sipariş alıyoruz. Sağlık personelinin talep ettiği nitelikteki maskeye parayla da ulaşamıyorsunuz. 

Elinde, 3D yazıcısı olan herkes, bu harekete katılabilir. Biz de çalışmalarımızı Dof Robotics üzerinden yürütüyoruz.

Karantina hastanelerinden sonra, aile sağlık merkezlerine de siper maske desteğine hazırlanıyoruz. ASKON'da 10 binden fazla üyemiz var. Datamıza gelen talep ve siparişleri üyelerimize iletiyoruz.

3D yazıcılarda kullandığımız ve filament dediğimiz pahalı bir malzeme var. Denizli’den bir firma, ücretsiz malzeme sağlarım, dedi. Başka bir firma ise ücretsiz dağıtırım, dedi.

İyiliğin salgını da çok hızlı ilerliyor. An itibariyle günlük 10-15 bin maske üretimi yapıyoruz. Bu kapasiteyi artıracağız.

Sağlık personelinin birinci derecede maruz kaldığı risklere karşı, virüs tehdidinden korunması lazım. 3D yazıcı ile askılık kısmı basılıyor. Jelâtin kısmı ise hazır alınıp, iple bağlanarak, koruyucu olarak kullanılıyor. 

Şu anda yurtdışından hiçbir şey alamazsınız. Hindistan’da ithalatı kapattı. Şimdilik filament stokumuz var. İlk aşama korunma.

Bugünlerde, ventilatör dediğimiz filtrelerin üretim sürecine başladık. Ve akabinde özel filtre grubunu da üreteceğiz. 
 


- Virüsten (Kovid-19) sonra, teknoloji endüstrisinin yükselişini mi bekliyorsunuz?

Bugün ve sonraki günlerde teknoloji gelişmeye ve geliştirilmeye devam edecektir. Burada dikkat edilecek husus insanlığın karşılaştığı durumlar noktasında ortaya çıkacak talep ve ihtiyaçların teknolojik gelişimdeki önceliğini belirleyecektir.

Önümüzdeki süreçte sağlık sektöründeki teknoloji gelişim ihtiyacı gün yüzüne çıkmış ve yakın gelecekte sağlık sektöründe yapılacak teknolojik yatırımları hep beraber duyacak ve takip edeceğiz. 

Burada en önemli gelişim; endüstri 4.0’ın gerekliliği olan yapay zeka vasıtasıyla sağlık alanında çalışan otonom cihazlara sektörün ihtiyacı artacaktır.

Bu noktada, özel sektörlerin medikal AR-GE ve ilaç sektörüne olan yatırımları artacak ve devlet teşviklerinin sağlık teknolojisi alanına ayırmış olduğu bütçe artacaktır. 


"Koronavirüsle ABD tahvilleri reğbet gördü"

- Virüs sonrası ekonomi değişip, dönüşecek mi? Virüsten sonra nasıl bir dünya düzeni öngörüyorsunuz?

Öncelikli olarak bir iş adamı gözüyle Kovid-19 virüsünün global ekonomiye etkilerine dair gözlem ve tespitlerimi belirtmem gerekirse; ilk başta Çin’den gelen haberlerle beraber ocak ayından itibaren bölgesel ve global ekonomik reaksiyonları incelemeye ve ilgili haberleri yakından takip etmeye başladım.

Global finansal piyasaları gözlemlediğimizde, ocak ayı sonu itibariyle yatırımcılar hisse senetlerini satıp yavaş yavaş güvenli gördükleri ülkelerin tahvillerini satın almaya başladılar.

Burada en çok talep gören tahviller ABD tahvilleriydi. Ayrıca yatırımcılar bir diğer güvenli liman gördükleri altına yatırım yapmaya başladılar. Fakat tahvillere olan talebin artmasıyla beraber, tahvillerin fiyatları artarken, faiz getirileri düşmeye başladı.

İlerleyen süreçte borsalardaki sert düşüşlerle beraber yatırımcıların güvenlik amacıyla tercih ettiği tahviller ve altının da fiyatı düşmeye başladı.

"Daha müdahaleci devlet düzenine geçiliyor"

Bu reaksiyonun birkaç nedeni olabilir fakat en önemli nedeni finansal ve reel piyasalarda yaşanan çöküş nedeniyle yatırımcıların yükselen tahvil ve altını satarak nakde dönmesi.

Nakde dönen yatırımcı ve girişimciler, mevcut ve yatırımdan kaynaklı borçlarını ödeyerek varlığını devam ettirme mücadelesi içerisine giriyor ve kısa vadede bu mücadeleyi kazanıyorlar.

Fakat sağlıklı nakit akışı olmadığı için orta ve uzun vadede başarılı olma oranları pek mümkün gibi gözükmüyor.

Bu nedenle başta ABD olmak üzere tüm dünya ülkeleri, ekonomideki tahribatı minimuma indirmek ve şirket iflaslarının önüne geçebilmek için destek paketleri hazırlıyor ve piyasaya ilk müdahalelerini yapmaya başladılar. 

Tüm yaşananlar doğrultusunda özel sektör ve devletlerin reaksiyonlarını gözlemlediğimizde, virüsten sonra zarar gören ekonomilerin toparlanması için devletlerin özel sektörü desteklediği ve daha müdahaleci rol üstleneceği bir dünya düzeni öngörüyorum.

 

 

Independent Türkçe

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU